04.03.2021 - 17:21 | Son Güncellenme:
Dikili’de Akdeniz iklimi hakimdir. En ideal ziyaret dönemi İlkbahar aylarından Sonbahar aylarına kadar olan dönemdir. Yaz sezonunda yerli ve yabancı olarak gelen turistler ile birlikte nüfus artışı yaşayan ilçelerden birisidir. Yaklaşık olarak 40 km kadara uzunlukta bir sahil şeridine sahiptir. Çok sayıda mavi bayrağa sahip olan plajı bulunmaktadır. Coğrafi açıdan oldukça özel bir yerde bulunan Dikili şelale, volkanik göl, ılıca ve kaplıca gibi çok çeşitli olarak jeolojik oluşumları bulunur. Bunun yanı sıra ise dünyadaki en kaliteli olan ve en büyük olan granit taşlarının kaynağı Dikilide yer alır.Dikili hem coğrafi zenginlikler hem de tarihi olan yapıları ile bir cazibe merkezidir. Antik kentleri, jeotermal oluşumlar, volkanik bölgeler gibi çok sayıda coğrafi unsuru da barındırır. Balıkesir, Çanakkale, Midilli Adası ve İzmir’in diğer ilçelerine olan yakınlığı sebebi ile ulaşım mümkün oldukça bu bölgeleri de kapsayan oldukça geniş gezi planlarına imkan sunabilmektedir.Bölgede bulunan antik kentler, kaplıcalar, ılıcalar, ada ve koylar her biri görülmeye değer muhteşem yerlerdir. Dikili’de en az 4 -5 gün kadar ayrılacak vakitte her yer gezilebilir.
Bademli Köyü açıklarında yer alan ve tekne ile ulaşım sağlanan Kalem Adası Ege Denizinin Maldivleri olarak adlandırılmaktadır. İncecik kumu, tertemiz plajı, plajı çevreleyen yemyeşil ormanı ve turkuaz rengindeki denizi ile görenleri kendine hayran bırakan yerlerden birisidir. Günü birlik kalem adasında kalınabilirken aynı zamanda bir adet olan otelde de konaklanabilir.
Dikili’de bulunan Merdivenli Köy yakınında Karagöl bulunmaktadır. Ekolojik turizmin en önemli unsurlarından birini oluşturmaktadır. Volkanik hareketlerin sonucunda oluşan bir krater gölü olan Karagöl Karadağ üzerinde bulunur. Doğa yürüyüşü yapılarak varılan bölgede doğanın tadı çıkarılabilir.
Unesco’nun Geçici Dünya Mirasları Listesine girmiş olan bir kaledir. Tam olarak kim tarafından, ne zaman ve hangi amaç ile inşa edildiği bilinmeyen bir kaledir. Kale duvarlarına yapılmış olan onlarca defalık onarımlara rağmen kalede kalan M.Ö. 2. Yüzyıla ait olan taşlar ve kalenin bulunduğu bölgeye göre Pitaya Kentiyle bağlantılı bir kale olabileceği düşünülmektedir.
Dikilinin kuzey bölgesinde yer alan bir köy olan nebiler köyü doğasever herkesin mutlaka örmesi gereken bir köydür. Çok sayıda yürüyüş rotasının olması ile köy ve çevresindeki bu rotalarda ziyaretçileri ılıca, şelale, mağara, yaşlanmış ağaçlar, nehir ve eşsiz güzellikte doğa karşılamaktadır.
İzmir iline 100 km kadar uzaklıktaki Çandarlı, Dikili ziyaretinde görülmesi gereken yerlerden biridir. Geçmişte Pitane olarak isimlendirilen Amazonun kadın savaşçılarının hakimiyeti altında olan bir yer olduğu söylenir. Hem bir antik kent hem de bir kalesi bulunan Çandarlı’da tarih ve doğanın güzelliği bir aradadır.
Çandarlı’da bulunan bu antik kent bölgesinde bulunan çok sayıda su kaynağı ile Suyu bol anlamındaki Pitane ismini almıştır. Antik kentin tam olarak ne zaman kurulduğu hakkında kesin bilgi bulunmamaktadır. Fakat mevcut olan sınırlı bilgilere göre Pitane antik kenti Helen öncesi dönemde kurulduğu düşünülmektedir. Tarihi bazı kaynaklarda ismi M.Ö. 88 senelerinden sonra geçmektedir.
Milattan önce 4000 senesine kadar uzanan tarihi ile Atarneus Antik Kenti Akalılar tarafından kurulmuş olan bir kenttir. Bölge halkının kullandığı isimlere göre Ağıl Kale ya da Ağıl Tepe isimleri ile bilinen tepeninin üzerinde yer alır. Yapılan çalışmaların ardından elde edilen sikkeler ve kap kacak gibi çeşitli ürünlere bakıldığında oldukça zengin bir uygarlık olduğu anlaşılmaktadır.
Dikilide her yerden görünen Atatürk Botanik Bahçesi dünyada bilinen muhteşem güzelliğe sahip olan bir alandır. Türkiye’de uluslararası nitelikleri barındıran nadir yerlerden biridir. Bitki çeşitliliğinin çok olduğu bu botanik bahçesi halka açılan ilk botanik bahçesidir.
Bademli Köyü sınırlarında bulunan ılıca şifalı su kaynağıdır. Turistler genel olarak çamur banyosu yapmayı tercih etmektedirler. Havuzun dibindeki toprak ile bulaşan suyun çamur oluşturması sebebi ile ılıca Çamurlu ismini almıştır. Oldukça fazla faydalı mineral çeşidi içermektedir.
Bademli Köyünde bulunan bu ılıca Antik dönemlerde de kullanılmıştır. Bu ılıcanın çevresinde herhangi bir tesis bulunmaması ile birlikte denizin kıyısında bulunması ile oldukça özel bir ılıca olmaktadır. Yaz ve kış aylarında bu noktada ılıcaya ve denize girmek mümkündür. Sıcaklık her mevsim için uygundur.