Populer Bilim Doğa korumada tarihi başarı!

Doğa korumada tarihi başarı!

18.08.2008 - 13:04 | Son Güncellenme:

Doğa Derneği ve Çevre ve Orman Bakanlığı’nın ortak çalışmaları sonucunda 18 yıl aradan sonra Fırat ve Dicle isimli iki kelaynak geçtiğimiz yıl gönderildikleri göçten dönmeyi başardı.

Doğa korumada tarihi başarı

Fırat ve Dicle’nin hayatta kalması, 1990 yılında Türkiye’de tükendiği kabul edilen kelaynakların neslinin kurtulması anlamına geliyor.

Haberin Devamı

Doğa Derneği ve Çevre ve Orman Bakanlığı’nın çalışmaları ile sayıları yüze kadar çıkarak son 25 yılın en yüksek sayısına ulaşan kelaynaklar için vahşi yaşamlarını* yeniden sürdürme umudu doğdu.

2007 yılında Birecik’teki üreme alanından ayrılan kelaynaklardan iki bireyin göçü başarıyla tamamlayarak Birecik’e döndüğü ispatlandı. Geçtiğimiz günlerde Birecik’te kelaynakların halkalama çalışmasını yürüten Doğa Derneği ve Bakanlık uzmanları beklenmedik bir sürprizle karşılaştı. Halkalamak üzere yakalanan kelaynaklardan ikisi Eylül 2007’de koloniden ayrılan ve HX Sarı ile JPH Yeşil numaralı halkaları taşıyan Fırat ve Dicle isimli kuşlardı. Uzmanlar tarafından sevinçle karşılanan bu gelişme 1990 yılında nesli doğada tükendiği kabul edilen kelaynakların neslinin kurtulması anlamına geliyor.

Haberin Devamı

Göçe gönderilen kelaynaklardan iki genç birey Fırat ve Dicle’nin geri dönmesinin bu türün neslinin devamı için çok büyük bir önem taşıdığını belirten Doğa Derneği Genel Müdürü Güven Eken konuyla ilgili olarak şunları söyledi:

”Doğa Derneği ve Çevre ve Orman Bakanlığı kelaynaklar için ortaklaşa çalışmaya başladığı günden bu yana hep bu günün hayalini kuruyorduk. Birecik’ten gelen haber, kelaynakların neslinin devamı için çok önemli bir gelişme. İki genç kelaynak Fırat ve Dicle’nin bu göçü başarmış olması sadece Türkiye’de değil, uluslar arası ölçekte de büyük heyecan uyandırdı. Bu yıl iki kelaynağa verici takıldı. 2008’de Fırat ve Dicle’yle birlikte toplam beş kelaynağı uydudan takip edeceğiz. Bu beş kelaynak sayesinde elde edeceğimiz veriler kelaynakların doğadaki yaşamlarına devam edebilmesi için büyük önem taşıyor” dedi.