04.10.1998 - 00:00 | Son Güncellenme:
Popüler mizah dergisi L - Manyak'ta çizdiği "Robinson Crusoe ve Cuma" tiplemeleriyle dikkatleri üzerine çeken Gürcan Yurt, 1973 Ankara doğumlu. Anadolu Üniversitesi İletişim Fakültesi mezunu olan Gürcan beş yıldır Leman camiasının içinde.
Leman'da tek karikatürler çizerken iki üç kez Robinson Crusoe ve Cuma'yı çizen Gürcan, daha sonra L - Manyak'ın çıkmasıyla bunları öyküleştirmeye karar vermiş. Ardından da kitap haline getirmiş. Bu eserinin bir karikatür albümü olduğunu söyleyen Gürcan Yurt, karikatürün doğasında olan çabuk tüketilmenin bu albüm sayesinde üstesinden geleceğini ve kısmen de olsa çizimlerini kalıcılaştıracağını düşünüyor.
Çizimlerini yaparken konu sıkıntısı değil, çizgi sıkıntısı çektiğini söyleyen Yurt, bu yüzden diğer karikatürist arkadaşlarına göre kendini biraz şanssız buluyor. Çünkü onlar çizgilerinde rahatlıkla her türlü mekanı kullanabiliyorlar. Ama Gürcan ıssız bir ada dışında başka bir şey çizemiyor. O da bu yüzden olsa gerek son dönemlerde kahramanlarına ikinci bir ev, araba ve yol yaptırıyor.
Karikatürlerde cinselliğin ve küfürün fazla kullanılmasından dolayı çeşitli eleştirilere maruz kaldıklarını söyleyen Yurt, sözlerine şöyle devam ediyor: "Leman'ı ve L - Manyak'ı okumak isteyenler, beğenenler alıyor. İletişim Fakültesi mezunu olduğum için kitle iletişiminde mesaj verirken ister istemez nelere dikkat edilmesi gerektiğini biliyorum. Ama televizyonla mizah dergilerini aynı kefeye koymamak gerekiyor. Televizyon her evde ve her yaş gurubundan insan tarafından seyrediliyor. O yüzden dikkat etmek gerek. Ancak mizah dergilerini zaten belirli bir kitle okuyor. Hem Leman'da hem de L - Manyak'ta çizerle okuyucu arasında bir duvar yok. O yüzden de çok kaygılanmadan içimizden geldiği gibi mizah yapıyoruz. Sokakta bir simitçi nasıl bağırıyorsa balonlara da öyle yazmak gerekiyor. Orada Türkçe'yi bozmak, dili imla kurallarına göre kullanmak diye bir şey yok."
Sokaktaki pek çok adamın da küfürlü konuştuğunu söyleyen Yurt, çizdiği karakterin de küfürü seven bir karakter olduğunu vurguluyor.
Karikatürlerini çizerken çoğu kez sabahlıyor. Ancak çizimlerini teslim ettikten sonra gelecek tepkileri sükunetle bekliyor. Karikatürlerine bakan insanların neyi beğenip neye güldüğünü çok merak ediyor. Bu merakını da bir nebze olsun TÜYAP Kitap Fuarı'nda ve Anadolu'da düzenlenecek imza günlerinde gidermeyi umuyor. Aksatmadan çalışmalarını sürdürüp, önümüzdeki yaz aylarında ikinci albümünü çıkarmak istiyor.
Peki insanları çizimleriyle güldüren Gürcan Yurt, günlük hayata nasıl bakıyor? Cevabı çok net: "Bir sözü vardır, hiçbir şey gerçekler kadar komik olamaz, diye. Bu söze yüzde yüz katılıyorum. Çünkü hayatta öyle çok şeyler yaşanıyor ki bazen boşuna çalıştığımızı, hayatın daha komik olduğunu düşünüyorum. Bizim yazdıklarımız fantastik şeyler. Ama bir yandan bakıyorum gerçek olan şeyler daha komik. Leman'da abartılarak siyasi gündem karikatürleri çiziliyor ve bunlara çok gülünüyor. Ama bir bakıyorsun, o çizilen karikatürün daha abartılı biçimi gerçeğe dönüşüyor..."
Günlük hayatta komik birisinden çok, belki biraz somurtkan ve içine kapanık biri olarak tanımlıyor kendini usta karikatürist. Zaten insanları güldürme misyonunu da üstlenmek istemiyor. Kendisi daha çok dergideki arkadaşlarıyla günlük hayat üzerine yaptıkları geyiklere gülüyor. "Biz belki fantastik şeyler çizip insanları güldürüyoruz, ama biz en çok gerçeklere gülüyoruz," diyor son söz olarak.