The OthersYönetici önce kendini keşfetmeli
Yönetici önce kendini keşfetmeli
21.01.2001 - 00:00 | Son Güncellenme:
İnsanların içlerindeki gücü yönlendirebileceklerine inanan Ali Zafer Taciroğlu, buna en güzel örnek olarak Fatih Terim’i gösteriyor. Taciroğlu, ’’Terim, 5 yıl önce kendini keşfetmiş miydi? Gücünü tam değerlendirebiliyor muydu? Şimdi İtalya’da 65 milyonun yapamadığını yapıyor. Türkiye’yi herkese tanıtıyor’’ diyor
'İstanbul Üniversitesi İktisat mezunuyum. 1975 yılında aktif olarak İstanbul Ticaret Odası’nda göreve başladım. 1976 ve 1982 yılları arasında başkanvekilliği yaptım. 1988 yılına kadar Oda Meclislerinde ve Odalar Birliği’nde aktif görev yaptım. 1988 ve 1989 yılından itibaren TOBB Ticaret Konseyi Başkanı, daha sonra Odalar Birliği Başkanvekilliği yaptım. Ayrıca 5 yıl boyunca İktisadi Kalkınma Vakfı Başkanvekilliği, 10 yol boyunca da İhracatçılar Birliği Başkanlığı görevlerinde bulundum.'
Taciroğlu, şirketlerinin yönetiminden çok olaya geniş bir persfektiften bakmayı tercih etti. Tüm sorulara içtenlikle cevap verirken, yakın zamanda iş hayatına atılacak olan öğrenciler, yöneticiler ve patronlar hakkında da ilginç saptamalarda bulundu.
Sizce yönetici nasıl olmalıdır ve kararlar uygulamalarda kendini nasıl göstermektedir?
Önce geleceğin yöneticilerinden bahsedeyim. Gençler aktif ve istekli olmalıdırlar. Biz zamanında büyüklerimizin bize yol vermediğinden yakınırdık. Gençler yönetici derneklerinde yer almalılar. Parlamento içindeki çözümler yeterli olmuyor. Parlamento dışından yönlendirme ile destek olunmalıdır. Yönetici karar alan ve uygulayan adamdır. Bizim zamanımız yoklarla geçti. 24 Ocak kararlarıyla birdenbire önümüz açıldı. Net görmeye başladık. Burada demokratik kitle örgütlerinin önemi ortaya çıkmıştır. 1999 yılındaki tepe yönetimin aldığı ekonomik kararlar ve 2000’li yıllarda da sürecek olan uygulamalar, oldukça önemli bir gelişmedir. Şu sıralar tarihsel bir geçiş yaşıyoruz diyebilirim.
Gençlere tavsiyeniz?
Çocukların eğitimlerini seçerken, ne için okuduklarını, ne yapacaklarını serbestçe tespit edip, karar verecekleri ortama geçmeleri, toplum için çok ciddi bir hedef olmalıdır. Gençlere öğrenim süresince iş aramalarını ve çalışmalarını tavsiye ediyorum. Aileleri varlıklı dahi olsa, kendi kazanan ve harcayan insanda müthiş bir gurur ve cesaret olacaktır. Bu da üretkenliğe katkı yapacaktır.
Çalışanlara tavsiyeniz?
Kaç yaşında olursanız olsun genç olduğunuzu unutmayın. Mücadelenin ve gelişmenin belli bir yaşın ürünü olduğunu kabul edin. İşiniz için öğrenmenin sonsuz olduğunu unutmayın. Yaşınız ilerlerken, tecrübeniz ve eğitiminizin artması için her türlü imkanı zorlayın. Kendinizi geliştirmek için çiddi kaynakları gözardı etmeyin. İşinizi geliştirmek için üstünüze vazife olmayan işlere karışın.
Yöneticilere tavsiyeleriniz?
İnsan yönetimi artık sanat olarak kabul edilmektedir. Başarıda takım liderinin neler yapabildiğine dair efsane kitaplar satılıyor. İnsan gibi milyarlarca parametreden etkilenen çok hassas, çok duyarlı ve çok sofistike bir üretim mekanizmasının neler yapabileceğini hayal ettikçe gelişebilirsiniz. Psikoloji ve sosyolojiyi bilmeden yöneticilik yapılmasının zor olduğu dönemdeyiz. İçinizdeki gücü yönlendirebilirsiniz. Başarı elde edebilirsiniz. Buna en güzel örnek, Fatih Terim’dir. Terim, 5 yıl önce kendini keşfetmiş miydi? Gücünü tam değerlendirebiliyor muydu? Türkiye’de kazandığı başarıdan sonra şimdi İtalya’da 65 milyonun yapamadığını yapıyor. Türkiye’yi herkese tanıtıyor. Bütün yöneticilerin kendilerini keşfetmek için zamanlarının doldurduklarını düşünüyorum.
Patronlar için tavsiyeleriniz?
Patronlar, paralarını yatıracak iyi yöneticiler bulmalıdırlar. Yönetim piyasasından çekilmelidirler. Yöneticileri birbirleriyle yarıştırmaktan ve bunun için ortam hazırlamaktan başka iş yapmamalıdırlar. Patronların yöneticilik yapmasını, KİT’lerin idare edilmesine benzetiyorum. Patronlar her ne kadar isteseler de kendi işlerini iyi idare edemezler.
Sosyal yönü güçlü bir tepe yönetici, yıllarını sivil toplum örgütleri içinde geçirmiş bir konuk olunca, ister istemez makro düzeyde bir konuşma oldu.
Taciroğlu, konuşmanın başında Meclis düzeyinde oldukça önemli konulara girdi. Ardından da sözü başta öğrenciler olmak üzere çalışanlar, yöneticiler ve patronlara getirdi. Bir dizi tavsiyelerde bulundu.
Taciroğlu, oldukça enerjik ve heyecanlı. Görüşme boyunca, sorulara hep ayakta cevap verdi. Bir dakika oturmadı. Durmadan odada tur attı.
Tavsiyeleri ise yerinde ve değerli.
Ancak benim de ona nacizane bir tavsiyem olacak.
Saat 10:00’da buluştuk. Yaklaşık iki saat konuştuk.
Bu zaman zarfında Taciroğlu tam tamına 4 koca boy puro bitirdi.
Sayın Taciroğlu 'aman dikkat!...'
