Diş ağrısını çekenler bilir. O an için dünyadaki hiçbir şey o ağrıdan daha önemli değildir. Peki bu kadar önemli bir konuda gereken önlemleri alıyor muyuz? Böylesine melanet bir ağrıyı en azından ikinci kez yaşamamak için üzerimize düşeni yapıyor muyuz?..
İstanbul Üniversitesi ile Signal'in Türkiye genelinde gerçekleştirdikleri araştırma sonuçlarına göre, bu konudaki tavrımızın da diğer konulardan pek farklı olmadığı ortaya çıkıyor.
Hem sorunu çok önemli olarak görüyoruz hem de çözümü için en ufak bir girişimde bulunmuyoruz. Araştırmaya göre; çocuklarımızın yüzde 89.9'unun dişlerinde çürük var. Çünkü diş fırçalama alışkanlığımız yok.
Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) verilerine göre 12 yaş çocukları için kişi başına düşen çürük sayısının 1 olması gerekirken, bu oran bizde 2.39. 6 yaş çocuklarının süt dişlerindeki çürüklere bakıldığında da üç kata varan oranlar dikkati çekiyor.
Aslında olaya sadece diş çürüğü açısından bakmamak gerekiyor. Dişlerdeki çürüklerin başta ağız ve çene yapısında bozukluklar yarattığı ve daha pek çok rahatsızlığın habercisi olduğuna dikkat çekiliyor.
Diğer sağlık sorunlarında olduğu gibi diş ağrıları konusunda da doktora gitme alışkanlığımız kesinlikle bulunmuyor. Oysa diş konusunda ne kadar erken doktora gidilirse o kadar iyi. Ağız ve çene sağlığı bozulduktan, dişler çürüdükten sonra atılacak adımlar hem daha ıstıraplı hem de daha uzun süreli ve masraflı bir tedaviyi gerektiriyor.
Araştırma raporunun sonuç bölümünde şu görüşe yer veriliyor: "Ortaya çıkan rakamlar, Dünya Sağlık Örgütü'nün belirlediği ideal rakamlardan hayli uzaktadır. Çocukların büyük bir kısmı, 2000 yılına sorunlu dişlerle ve ağız sağlığı problemleriyle girmek durumundadır."
Onca sorun arasında bir tek diş eksikti o da oldu. Şimdi oturup, biraz da onun için kafa yorun. Aslında, diş konusunda olduğu gibi sorunlar hep vardı ama iyice canımız yanmadan, sorunun varlığını kabul etmiyoruz.
Son günlerde giderek yoğunlaşan bir tartışma var. "Okullarda öğretim yapılıyor, ama eğitim verilmiyor." Çok doğru. Öyle ya da böyle bir öğretim var, ama diş konusunda görüldüğü gibi bir eğitim yok. Oysa okullar sevgi, saygı, temizlik alışkanlığı gibi diş bakımının da kazandırılması gerekir. Ama nerede...
Özetin özeti: Dişlerinizi kesinlikle hafife almayın. Önünde sonunda sizi de o acımasız tuzağına düşürecektir. İşte o zaman dişlerine özen gösterenle, göstermeyen farkı ortaya çıkacak.
Yazara E-Posta: a.guclu@milliyet.com.tr