90’lı yıllar, 2000’i beklemekle geçti. Milenyum Çağı’na girdiğimizde her şeyin çok daha farklı olacağını umuyorduk.
Ama gördük ki değişen bir şey yok.
Bir, üç, beş derken, işte 10’uncu yıla girdik.
Peki bundan sonra bir şeyler değişir mi? Sorunlar artacağına azalır mı? Evet demek o kadar zor ki!
Ama hiçbir koşulda geriye değil hep ileriye bakmalıyız.
Kaçan fırsatlara üzüleceğimize, yakalayacağımız fırsatlara sevinmeliyiz.
Eğer geleceğe bu perspektiften bakarsak, karamsarlığın yerini heyecan alacaktır. Ve bu da bizi mutlaka bir yerlere götürecektir.
Yeni yılda herkese sağlık ve keyifli günler diliyoruz?
2010’da iz bırakanlar!
2010’da her alanda olduğu gibi eğitimde de baş döndüren gelişmeler yaşandı. KPSS’de kopya skandalı, üniversitelerde patlak veren öğrenci olayları, sessiz sedasız çözülen türban sorunu. Görünen o ki 2011’e seçim müjdeleri damgasını vuracak. İlk müjde: Burslara zam
2011 beklentilerine ve gerçekleşeceklere göz atmadan önce isterseniz gelin 2010’a bir göz atalım.
Yeni üniversiteler açıldı: Üniversite sayısında patlama yaşandı. Toplam sayı 156’ya yükseldi. Daha da arkası geliyor. En son 7’si devlet, 1’i vakıf olmak üzere 8 yeni üniversite daha kuruldu. Yıldırım Beyazıt, Bursa Teknik, İstanbul Medeniyet, İzmir Katip Çelebi, Konya, Erzurum Teknik ve Kayseri Abdullah Gül devlet üniversiteleri ile Uluslararası Antalya Üniversitesi vakıf üniversitesi kurulacak.
KPSS skandalı: Devlet memuru olmak isteyen 800 binden fazla aday bu yıl Kamu Personeli Seçme Sınavı’na (KPSS), girdi. 10-11 Temmuz’da yapılan sınavda, Eğitim Bilimleri Testi’nde 300’den fazla adayın 120’de 120 net yapması, “sorular çalındı, kopya çekildi” iddialarını da beraberinde getirdi. Sınavda, Özellikle 110 ve üzeri net yapanlardan en az 20’sinin aynı evde yaşayan evli çiftler, kardeşler veya ev arkadaşları olduğunun, bazılarının aynı dershaneye gittiğinin ortaya çıkması, kopya iddialarını daha da güçlendirdi. O dönem ÖSYM Başkanı olan Prof. Dr. Ünal Yarımağan, önce iddiaları reddetti. Ancak, art arda çıkan kopya iddiaları sonucu, ÖSYM’nin daha fazla yıpranmaması için 21 Eylül 2010’da görevinden istifa etti.
Yüz binlerce kontenjan boş kaldı: Bu yıl üniversitelerde, lisans programlarında 31 bin 729, ön lisans programlarında ise 38 bin 552olmak üzere toplam 70 bin 281 kontenjan boş kaldı. Çok yüksek puan alan öğrencilerin istediği okullara girememesi, en iyi okullarda bile boş kontenjanların kalması, bazı okullarda 200 puanlık düşüşlerin olması, kafalarda soru işaretleri bıraktı.
Türban üniversiteye girdi: Süreç, İstanbul Üniversitesi’nde derse şapkayla girmek isteyen bir öğrencinin Kılık Kıyafet Yönetmeliği’ne aykırı olduğu gerekçesiyle sınıftan çıkarılmasıyla başladı. Öğrenci eğitim hakkının engellendiği gerekçesiyle İnsan Hakları Başkanlığı’na başvuru yapınca, başkanlık resmi bir yazı göndererek YÖK’ten görüş istedi. YÖK’ten İstanbul Üniversitesi’ne gönderilen yazıda, “Derse katılmak isteyen öğrenciyi derse almayarak, dersten çıkararak veya derse girmiş öğrenciyi yok göstererek kanun ve yönetmeliklerde yer almayan bir yaptırım uygulayan öğretim elemanının bu fiilinin disiplin suçu teşkil edeceği açıktır” denildi. Böylece üniversitelerde türbanın önü açılmış oldu.
Milli Eğitim Şûrası toplandı: “Eğitimde 2023 Vizyonu” başlığıyla toplanan 18. Milli Eğitim Şûra’sından 220 karar çıktı. Bu kararlar içerisinde, 8 yıllık kesintisiz eğitimin bölünmesi ile Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin içeriğinin ilk ve ortaöğretimin tüm kademelerinde “etkin şekilde” işlenmesi kararları, büyük tartışmalara neden oldu. 8 yıllık eğitimin 1+4+4+4 şeklinde 13 yıllık zorunlu eğitime dönüştürülmesi kararlaştırılırken, imam hatip liselerinin orta kısımlarının yeniden açılmasının önünü açacak karara da imza atıldı.
SBS yılan hikâyesine döndü: Seviye Belirleme Sınavı’nın (SBS), 6 ve 7. sınıflarda kademeli olarak kaldırılmasına 8. sınıflar için ise devam edilmesine karar verildi. Bu durumda 2009-2010 yılında 6’ncı sınıfta olup sınava giren öğrencilerin, 7 ve 8. sınıfta da sınava gireceklerine hükmetti. Ancak Danıştay kararı ile 7’nci sınıflara yeniden sınav geldi.
Öğrenci olayları yıla damgasını vurdu: Yumurtalı eylemler ve polisin orantısız güç kullanımıyla sürekli gündemde kalan öğrenci olayları, eğitimde yılın en dikkat çeken olayı oldu.
Özetin özeti: Daha konuşulacak çok şey var...