Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Eğitim ciddi bir mesele. Ama galiba bu kimsenin umurunda değil. Eğer toplum olarak eğitimi biraz olsun ciddiye alabilseydik, eğitime yön verenler böylesine vurdumduymazlık içerisinde olabilirler miydi?..
İşte size hemen her gün bir yenisine şahit olduğumuz çarpıklıklardan birisi daha:
Biraz gerilere gidin. Eski adıyla ortaokul, şimdiki adıyla ilköğretim okulu 6, 7 ve 8'inci sınıflarda öğrenim gördüğünüz yılları hatırlayın. Fen ve sosyal derslerini kimilerimiz Fizik, Kimya / Tarih, Coğrafya adı altında, kimilerimizi ise Fen Bilgisi ve Sosyal Bilgisi olarak okuduk. Fen derslerine fen öğretmeni, Fizik ve Kimya derslerine de Fizik ve Kimya öğretmeni giriyordu...
Değişiklik sadece derslerin birleştirilip ayrılmasıyla sınırlı olsa, o kadar önemli değil diyebilirsiniz. Ama derslerin isimleriyle birlikte bu derslere öğretmen yetiştirme düzeni de sürekli değişiyor.
Kesintisiz 8 yıllık ilköğretimle birlikte fen ve sosyal dersleri üçüncü kez yeniden birleşti. Şimdi sorun bu derslere hangi öğretmenlerin gireceğinde. Mevcut uygulamaya göre Tarih ya da Coğrafya öğretmenleri Sosyal Bilgiler'e, Fizik ya da Kimya öğretmenleri de Fen Bilgisi'ne giriyor. Fizikten mezun olan kimyadan, tarihten mezun olan da coğrafyadan anlamadığı için Fen ve Sosyal Bilgiler dersleri hep tek ayaklı olarak yürütülüyor.
YÖK son iki yıldır yeniden Fen ve Sosyal Bilgiler öğretmeni yetiştirmeye başladıysa da bunların mezun olup mevcut açığı kapamaları yıllar alır. Tabii bu arada dersler yeniden birbirinden ayrılmazsa...
Bu konuda eskiden Fen ve Sosyal Bilgiler öğretmeni olarak mezun olmuş hocası bulunan okullar şanslı durumda. Öğretmen de, öğrenci de, idareci de bu durumdan mamnun. Diğerlerinde ise tam bir karmaşa hakim...
İşin doğrusu böylesine ciddi kararlar alınırken, öğretmen altyapısının da düşünülmesi. Madem ki dersler birleştirilecekti, önce öğretmenler hazır konuma getirilebilinirdi. Örneğin hizmet içi eğitimden geçirilebilinirlerdi. Ama bu kimin umurunda ki? Hangi veli bugüne kadar okula ya da Milli Eğitim'e gidip de benim çocuğum Fen ya da Sosyal Bilgiler dersinde yarım bilgi alıyor diye şikayette bulundu? Fen derslerinde sadece Fizik dersinin işlendiğini, Kimya'nın üstün körü geçiştirildiğini kaç kişi biliyor?..
Okul müdürleri boş geçmesin diye kimi bulurlarsa onu derse soktuklarını, bugüne kadar veliler de dahil hiç kimsenin derslere kimin girdiğiyle pek ilgilenmediklerini dile getiriyorlar. Bir başka şikayetleri de bakanlığın uygulama konusunda kendilerinden hiç bilgi almaması...
Yıllardır hep şahit olduk. Her gelen bakan değişik dersler koydu. Ama o dersi kimin vereceği hiç düşünülmedi. Bu yüzden de doğru kararlar, aceleye getirildiği için hep yanlış uygulandı. Tıpkı 8 yıllık kesintisiz eğitimde olduğu gibi. Elmaya armut, armuta elma dendi...



Yazara E-Posta: a.guclu@milliyet.com.tr