YÖK, üniversiteler ve MEB, on binlerce gencin hayalleriyle adeta dalga geçiyor!
İşsizlikten kıvranan üniversiteli gençlere, öğretmenlik formasyonu veriyoruz adı altında, adeta ticaret yapılıyor.
Son bir ayda formasyon eğitiminde çok önemli gelişmeler oldu.
YÖK, önce kota koydu, sonra da 15 bin kotasını kaldırarak topu üniversitelere attı ve işi çığırından çıkarttı.
Hiçbir altyapısı olmayan üniversiteler bile, hiçbir puan aramadan, sırf para kazanmak için kurs açıyor. İşsiz öğretmen sayısı, bu hızla, birkaç yıl içinde, ikiye katlanırsa hiç şaşırtıcı olmaz. MEB ise olup bitenleri sadece seyrediyor…
Eğitim fakültesi mezunu atama bekleyen öğretmen sayısı, yarım milyon civarında ve bu işsizler ordusuna, her yıl 50 bine yakın yeni mezun ekleniyor.
Şimdi bu kervana, bir o kadar da formasyonlu öğretmen eklenirse, zaten zor olan atamalar, daha da içinden çıkılamaz hale gelecek. Peki nereye kadar?.. YÖK ve MEB’in bu süreci iyi yönetemediği kesin.
Artık patlama noktasına gelen fen edebiyat fakültesi mezunlarının ağzına bir parmak bal sürüyor hepsi o.
Yüz binlerce arkadaş da sanki formasyon eğitimi alınca direkt olarak öğretmen olacağını sanıyor. Oysa asıl süreç ve asıl işkence ondan sonra başlıyor.
KPSS’de derece yapsalar da kadro açılmadığı ya da yeterince kadro verilmediği sürece atanamadıklarını anladıklarında, en az 5 yılları heba olmuş oluyor. MEB, bu işi daha fazla uzatmadan, öğretmen atama usullerini yeniden belirlemeli ve ona göre hareket etmelidir.
Formasyon ya da benzeri kursları da, üniversiteler değil, MEB’in bizzat kendisi düzenlemelidir!.. Çünkü asıl işveren o ve standartları belirleyecek olan kurum da bizzat kendisi olmalıdır.
MEB’in vurdumduymazlığı yüzünden, öğretmenlik mesleği ve öğretmenlerin itibarı çok daha tartışmalı hale gelecek!
Ne olur artık birileri bu gidişata dur desin ve doğru olan ne ise onu yapsın!..