Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Okul açacağınıza, çocuk okutacağınıza gidip hayvancılık yapsanız, devletten çok daha fazla destek görüyorsunuz.
Hayvancılık önemsiz mi?
Elbette önemli. Ama çocuk ve gençlerimiz de önemli.
Eğitimsiz bir gençliğin, eğitimsiz bir toplumun, kime ne yarar var ki!..
Dünden bugüne, eğitim hep ihmal edildi ya da hak ettiği ilgiyi görmedi.
İşte bu yüzden de eğitimin kronik sorunları, dün neyse bugün de o...

Binden 56 bine!
Türkiye’nin en önemli eğitim sorunlarından birisi de özel okulculuğun yeterince gelişememesi. Yani parası olanların gidip paralı okullarda okumaları, parası olmayanlara da devletin çok daha iyi eğitim hizmeti vermesi.
Ama bu kısır döngüyü bir türlü kıramadık.
Ortanın solundaki partiler fırsat eşitliğini bozar diye karşı çıktılar, sağındakiler de konunun önemini bir türlü kavrayamadılar.
Sonuçta gelinen nokta, özel okulculukta, nal topluyoruz.
Bunun nedenleri, elbette enine boyuna tartışılmalı. Ama önce bir durum tespiti yapmalıyız:
Her yıl yüzlerce milyar dolar harcayan Türkiye, eğitime ne kadar kaynak ayırıyor? Lüks tüketim maddelerine trilyonlar harcayan zenginlerimiz, söz konusu eğitim olduğunda neden bir adım geri atıyor?..
Türkiye’de özel okulculuk ilk ve orta dereceli okullarda yüzde 5’in altında, her ne kadar adı resmen konmasa da vakıf üniversitelerinin oranı da yüzde 5’in biraz üzerinde.
Oysa ekonomik verilere baktığınızda, bu oranların kesinlikle yüzde 10’un üzerinde olması gerekiyor. Çünkü her şeye, çok kolay harcayan bir ülkeyiz ve eğitime harcanacak kadar da çok paramız var ama harcamıyoruz...
Neden harcamıyoruz sorusuna cevap ararken bin tane gerekçe sıralanıyor. Ama en önemlileri şunlar:
- Eğitim devletin asli görevi, herkese eğitim vermek zorunda
Ama çok iyi biliyoruz ki devlet bu yükün altından yeterince kalkamıyor. Avrupa’da, kişi başına düşen eğitim ortalaması, en az bizde. Hâlâ 6.5 milyon insanımız okuma yazma bilmiyor ve kalite derecelendirmelerinde de en alt sıradayız. Yani, eğitimi, devlete havale etmekle iş bitmiyor. Silaha, israfa, batık kredilere harcanan paralar eğitime harcansa, bu sorunların hiçbiri yaşanmaz diyenler mutlaka çıkacaktır ama olmuyor işte!..
- Özel okullar çok pahalı
Bu konuda kim ne söylese çok haklı. 20 yıl kadar önceydi. Robert’in yıllık yatılı ücreti bir milyon yani bugünkü para ile bin lira oldu diye manşet yapmıştık. Şimdi 56 bin lira. Bu kadar parayı kim verebilir ki? Emekliler bile bu kadar ikramiye alamıyor. Ama gidin bakın bu ücretin önemli bir kısmı, devlete vergi olarak gidiyor. Devlet, inek yetiştirenlerden hiçbir vergi almıyor, üstelik faizsiz ve 5 yıl ödemesiz kredi veriyor ama eğitim söz konusu olduğunda faiz, vergi, KDV, her şey alıyor. Önce bu mantık değişmeli...
- Eğitime o kadar para harcamanın ne gereği var ki
İşte en büyük yanlışlarımızdan birisi bu. Oysa çok iyi biliyoruz ki, çocuklara bırakılabilecek en iyi miras eğitim. Ama bunu gören ve uygulayan aile sayısı o kadar az ki! Buna karşın çocuğunu iyi bir okulda okutma yerine, ona ev, arazi ya da nakit bırakmanın doğru olduğuna inanan veli sayısı her geçen yıl artıyor. Niye mi? İşsiz üniversite mezunları yüzünden, okudular da ne oldu diye onlar örnek gösterilerek, kendilerini haklı çıkartmaya çalışıyorlar...

Ücretler inmezse ne olur?
Öyle ya da böyle özel okul ücretlerinin makul seviyelere inmesi gerekiyor. Yoksa, eğitim sorunlarımız azalacağına, artmaya devam eder...
Eğitimin, devletin, tek başına altından kalkabileceği bir yük olmadığını, artık anlamamız gerekiyor. Bütçeden ayrılan pay ne kadar artırılırsa artırılsın, vatandaş katkısı olmadan bu sorun çözülmez. Veli katkısı derken de, elbette olanağı olan velilerden bahsediyoruz. Yoksa yiyecek ekmeği olmayan veliden katkı istenmesi düşünülemez. Tam aksine parası olandan alınan katkıyla, onlara daha iyi eğitim olanakları sunulabilir...
Öğrenim çağında 20 milyon çocuğu bulunan ve bunun artması için en üst düzeyde teşvik edilen bir ülkede, kaliteli eğitimi, herkesin daha kolay ulaşabileceği bir noktaya getirmek zorundayız. Bu konuda da kimin üzerine ne düşüyorsa, hiç zaman geçirmeden gereğini yerine getirmelidir...
Devlet vergilerden, özel okulcular aşırı kârdan, paralı veliler de inattan vazgeçerse yol kat edilir. Yoksa patinaja devam!..
Özetin özeti: Çocuk, eğitim ve bilim, bunları ciddiye almadan geleceğe güvenle bakamayız!..