Üniversiteye girişte orta öğretim başarı puanından kaynaklanan haksızlıkların giderilmesi için henüz her şey bitmiş değil. Tercih formlarının verileceği son tarih olan 2 Ağustos'a kadar yanlışa dur denilebilir.
Haksızlığın giderilmesi için yüzlerce öğrenci mahkemeye başvurdu. Adli tatil nedeniyle bunların sonuçlanması aylarca sürebilir. Bu arada yerleştirme işlemi biteceği için, öğrenciler davayı kazansa da değişen bir şey olmaz. Ayrıca gelecek yıl haksızlık yaratan pek çok konuda geri adım atılacağını da biliyoruz. O halde yanlışta ısrar niye? Hatadan dönmek de bir erdemdir. YÖK ve Milli Eğitim Bakanlığı, milyonlarca veli ve genç adına bu erdemliliği göstermelidir...
Defalarca yazdık. Milli Eğitim Bakanı'na, müsteşarına, YÖK ve ÖSYM başkanlarına konunun önemini ve yapılan yanlışlıkları defalarca anlattık. Ama her sefererinde bir kulaklarından girdi, diğer kulaklarından çıktı. Bazen "ilgileneceğiz" bazen de "kamu yararı söz konusu, bu kadarcık mağduriyet olabilir" dediler. Ama genelde söylenen "haklısınız" oldu. O halde gereğini yerine getirin yönündeki ısrarlarımız ise her defasında ertelendi. Aslında ertelenen bizim sorularımızın cevabı değil, milyonlarca genç ve anne babanın mağduriyetiydi. Bugün bu isteklere kulak tıkayanlar, yarın seçim zamanı geldiğinde hepsi seçmen durumunda olan bu insanların yüzüne nasıl bakacaklar?..
İş işten geçmeden özellikle şu konularda bir kez daha düşünülmesinde sonsuz yarar var:
* Herhangi bir öğrencinin başarısızlığı, aynı okuldan mezun bir başka öğrencinin başarısını engellememelidir.
* Lise son sınıfta başka okullara nakil olan uyanıkları avantajlı duruma getiren, okulunda kalanları ise mağdur duruma düşüren yanlıştan vazgeçilmelidir.
* Meslek liselerini mağdur duruma düşüren alan seçiminde, imam hatiplere sağlanan avantaj, diğer okullara da tanınmalıdır. İmam hatipler nasıl ki ilahiyat fakültesini seçiyorsa, bilgisayarı bitiren de bilgisayar mühendisliğini tercih ettiğinde AOÖBP 05'le çarpılmalıdır.
* 9 Nisan olarak açıklanan ÖSS 2000'nin tarihi mutlaka değiştirilmelidir...
YÖK ve Milli Eğitim, gelecek yıl için düşündüğü değişiklikleri, şimdiden uygulamaya sokabilirler. Bu konuda kimse de kendilerini eleştirmez. Hükümet vergi yasalarında, doğru olanı yapıp nasıl geri adım attıysa bu konuda da üzerine düşeni yapmalıdır. Öğrenci ve velilerin, belki işadamları ve işçiler gibi organize güçleri yok, ama pırıl pırıl hayalleri var. Ne olur onları yok etmeyin!..
Yazara E-Posta: a.guclu@milliyet.com.tr