Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Hedefi belli olmayan bir öğrencinin hayatta başarılı olduğuna hiç şahit olmadık.

Ülkeler için de durum farklı değil.

Çıta ne kadar yüksek ve karar vericiler ne kadar iddialı ise hedefler, o kadar ulaşılır oluyor.

Peki, Türkiye’nin eğitim ve bilimdeki hedefleri ne?

Bileniniz, duyanınız varsa, ne olur bize de haber versin ki moralimiz yerine gelsin...

Milli uçak, milli otomobil, milli tank, milli yazılım, milli tablet gibi altı henüz iyi doldurulmamış projeler var ama gerisi gelmiyor.

Çünkü sahibi yok!..

Haberin Devamı

Eğitim ve Bilim Bakanlığı sürekli el değiştiriyor.

Kadrolar sürekli yenileniyor.

TÜBİTAK başka amaçlara hizmet ediyor.

Bir ara 2023 vizyonu çerçevesinde çalışmalar yapıldı ama o projeyi hazırlayanları ara ki bulasanız...

Süperin de süperi!

Süper bilgisayarlar belli ülkelerde ve belli bir sayıda var.

Normal bilgisayarlardan çok hızlılar ve en büyük özelliği bilimde, deney ve hesaplamayı birleştiren hesaplamalı bilim gibi yeni metodolojilerin oluşmasını sağlaması.

En büyüğü Çin’deydi ama yüzde 100 onların ürünü değilmiş ki yeni açılımlar peşindeler.

Tianhe-1A, 186.368 çekirdeği ve yaklaşık çeyrek milyon RAM’i ile 2.5 petaflop/saniye hızında çalışıyormuş.

Tianhe-1A bu gücü Intel ve Nvidia çiplerinden sağlasa da New York Times’a göre makine hızını, birimleri birbirine bağlayan InfiniBand teknolojisinden iki kat hızlı olan özel ağ teknolojisine borçluymuş.

Ve dün ajanslara düşen en son haber:

“Çin, saniyede bir katrilyonun üzerinde işlem gücüne sahip bilgisayar sistemi üzerinde çalışmalara başladı.

Çalışmalar tamamlandığında bu bilgisayar, dünyada mevcut en hızlı bilgisayarın on katı işlem kapasitesine sahip olacak.

Çin Ulusal Paralel Bilgisayar Mühendisliği ve Teknoloji Araştırma Merkezi (NRCPC) tarafından geliştirilmekte olan bilgisayar sistemi, Jinan’da bulunan Çin Ulusal Süper Bilgisayar Merkezi’ne kurulacak.

Jinan’daki merkezin direktörü Yang Meihong, projenin birçok mücadele ve belirsizlikle karşı karşıya kaldığını söyleyerek, “Bu, Çin’in bağımsız olarak teknoloji geliştirme konusundaki etkinliği için bir sınama” ifadesini kullandı.

Haberin Devamı

Çin, bir önceki süper bilgisayarı Sunway Taihulight’ı, Almanya’da düzenlenen 2016 Uluslararası Süper Bilgisayar Konferansı’nda tanıtmıştı.

Uluslararası Süper Bilgisayar Konferansı’na göre, dünyanın en hızlı 500 bilgisayarı arasında Çin’in 167 adet süper bilgisayarı bulunuyor...”

Çoklu sınav?

Çin, süper bilgisayarları konuşurken, peki biz neyi konuşuyoruz?

Sınav, sınav, sınav...

Sınavlardan kurtulacağımıza, daha da çeşitlendiriyoruz.

Bir şey yanlışsa, yanlıştır.

Yanlışı düzeltmenin yolu da onu allayıp, pullayıp devam ettirmek değil, ortadan kaldırmaktır.

YÖK, ÖSYM ve MEB’in çoklu sınav projesini bu anlamda değerlendirmek gerekir.

OKS, SBS gitti yerine TEOG geldi.

Değişen ne oldu?

Dershaneye olan bağımlılık azaldı, öğrenci ve veliler rahatladı mı?..

Türk eğitim sisteminin en önemli baş ağrısı sınav ve dershaneler.

Çünkü eğitimi zıvanasından çıkartıyorlar.

Ülkemiz adeta sınav cumhuriyeti haline geldi.

Her yıl milyarlarca lira sınavlara harcanıyor.

O yetmiyor, çocuklar çocukluğunu, gençler gençliğini yaşayamıyor.

Haberin Devamı

Peki, sonuç olarak ne elde ediyoruz?

Akademik başarı mı?

Hayır?

Mutlu bir gençlik mi?

Hayır.

Mesleki donanım mı?

Hayır.

Bilim ve teknolojide söz sahipliği mi?

Hayır, hayır, hayır...

O halde bu saçma sapan sınav sistemi, daha da önemlisi, ezberci ve dayatmacı eğitim sistemi hâlâ niye devam ediyor?

OKS ve benzeri tekli sınavları kaldırıp, TEOG gibi çoklu sınavlar getirdiler de ne oldu?

Güya öğrencilerin sınav stresi azalacaktı, tam tersi yaşanıyor.

O yetmedi, sınav yarışı 8. sınıftan 3., 4. sınıflara kadar indi.

Bu kadar yığılmanın olduğu yerden sınavdan başka çare mi var diyenler ise sadece demagoji yapıyor.

Eğitim sistemini düzeltip, ölçme değerlendirmeyi güvenilir hale getirir ve doğru yönlendirme yaparsanız, bu kadar yığılma olmaz.

Şu anda yapılan sadece umut tacirliğidir!..

Özetin özeti: Çağı yakalayan vizyoner bir eğitim ve bilim politikası oluşturmadığımız ve buna milletçe sahip çıkmadığımız sürece, patinaj yapmanın ötesine geçemeyiz!..