KPSS’de ilginç gelişmeler oluyor.
Sonuçlar açıklandı ama ortalık hâlâ toz duman
Coğrafya ve Sosyal Bilimler mahkemelik.
On binlerce aday da net sayısının eksik olduğunu iddia ediyor.
Peki bu iddiaların ne kadarı doğru, ne kadarı abartılı?
Daha da önemlisi, bir bardak suda fırtına mı kopartılıyor?
Adayların yanıldığına, bazen de abarttığına çok şahit olduk.
Aynı şekilde, ÖSYM’nin kesinlikle olmaması gereken hatalar yaptığını da çok gördük.
Kim haklı, kim haksız bunu anlamanın en iyi yolu şeffaflıktan geçiyor.
ÖSYM’ye dün bir çağrı yaptık ve adayların soru kitapçıkları ve cevap kartlarının orijinallerini sisteme yükleyin dedik.
Başkan Ömer Demir, bunun mümkün olmadığını, çünkü yüz binlerce kitabın taranıp sisteme yüklenmesinin hem çok uzun süre alacağını hem de sistemi çökertebileceğini söyledi ama sorumluluktan kaçmayacaklarını da sözlerine ekledi.
Demir, “Eğer hatamız varsa düzeltiriz. İtirazı olanlar, sorunlarını sizin aracılığınızla bize ulaştırsın” dedi.
Biz de anında Twitter üzerinden duyurduk ve birkaç saat içerisinde binlerce mail yağdı.
Bir bölümünü hemen kendisine ilettik, soru kitapçıkları ve cevap anahtarları tek tek karşılaştırılıyor.
İncelemeler sanıyorum bugün tamamlanır.
Demir’in bu samimi yaklaşımı bakalım ne sonuçlar doğuracak?
Eğer kurumdan kaynaklanan bir hata varsa, o samimiyetle hatamız var deyip yanlışları ortaya koyacak.
Yok eğer hiç hata söz konusu değilse, biz de artık hata olmadığına inanmış olacağız ve bunu adaylara anlatacağız.
Bu konuda paranoya noktasına gelenlerden değiliz.
Doğru ne ise onun peşindeyiz.
Ve eminim ki elbirliğiyle doğru olanı bulup en azından bu konuda artık rahat bir uyku uyuyacağız...
İtirazı olanlar TC kimlik numaralarını göndersin, ÖSYM sisteme girip kontrol edecek dediğimizde binlerce mail yağdı.
İçlerinden bazıları çok rahatsız ediciydi.
Örneğin bizi fişlerler diye numarasını yazmayan da vardı, onlar yine kitabına uydurur diyen de.
Oysa birilerine güvenmek zorundayız.
Ortada ÖSYM’den kaynaklanan bir hata varsa ya da yanlış yapan olursa eninde sonunda ortaya çıkıyor.
Bunun örneklerini fazlasıyla gördük...
Bu noktada birbirimize inanmak zorundayız ve ben sonucun daha ne olacağını hiç bilmeden, en azından bu konuda Başkan Demir’e güvenebileceğimize inanıyorum.
Hata varsa, alt kademedekiler saklasa bile o saklamaz.
Çünkü o oraya kurumun eski güvenirliğini sağlaması için gönderildi.
Umarız başarır. Başarmalı da.
Çünkü ÖSYM çökerse, Türkiye çöker!..
Özetin özeti: Kimsenin kimseye güvenmediği bir ortamda tutunacak bir dal arıyoruz. Umarız umutlarımız boşa çıkmaz. Hak, hukuk, adalet ve doğru ne ise o yerini bulur!..
