Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Cumhurbaşkanı Demirel, haftasonu istanbul'da özel bir üniversitenin açılışında, "Üniversite vardı da okumadık mı" diyenlere seslenerek "Alsınlar işte Bahçeşehir Üniversitesi" yanıtını verdi. Bu sözle bana, yiyecek ekmek bulamadıkları için halkın açlıktan öldüğü kendisine iletildiğinde "Ekmek yoksa pasta yesinler" diyen kraliçeyi hatırlattı.
Ekmek yoksa pasta yesinler. Devlet üniversitelerinde yer yoksa özel üniversiteye gitsinler. İki mantık arasında ne fark var? Biri toplumdan uzak öteki sorunlardan. Halkın içinde olmakla halkçı, açılan üniversiteleri bir daha, bir daha açarak "baba" olunmuyor. Demirel'in gençlere yaklaşımı bugüne kadar maalesef önceki gün bir kez daha sergilediği gibi "Ekmek yoksa pasta yesinler" mantığının ötesine geçemedi." Baba, Alsınlar işte üniversite" dediği Bahçeşehir'de yıllık masrafın en az 15 bin dolar yani 7 buçuk milyar TL olduğunu bizden çok daha iyi biliyor.
Acaba Cumhurbaşkanı maaşı ile orada bir çocuk okutabilir miydi çok merak ediyorum. Bekara karı boşamak kolay derler...
Demirel böyle de onun sırt verdikleri farklı mı? Düne kadar "Ben şerefli Türk öğretmenine söz söyletmem" diyen YÖK Başkanı Gürüz, öğretmenler kendisini biraz eleştirince açmış ağzını yummuş gözünü. Milli Eğitim bürokratları, yüzbinlerce gencin huzursuzluğuna neden olan üniversiteye giriş sitemiyle ilgili görüşlerini geç de olsa ortaya koydular. Vay siz misiniz böyle bir çalışma yapan. Hemen ağızlarının payını vermiş. Sanki karşısındaki üniversite rektörleri!..
Genel müdürler yeni sistemin meslek lisesi öğrencilerini mağdur ettiğini, bunun da kayıtları ve öğrenci kalitesini düşürdüğüne dikkat çekmişler ve "İleride telafisi mümkün olmayan hatalar çıktı" demişler. Haklılar. Hem de çok haklılar. Bu görüşü biz de dahil yüzbinlerce kişi dile getiriyor. Meğerse bu konularda fikir üretmek haddimiz değilmiş. Gürüz öyle diyor. Bakın babası gibi işine geldiğinde "Benim öğretmenim benim öğrencim diyen YÖK Başkanının sistemin aksaklıklarını ortaya koyanlar için söyledikleri:
"Hiçbir şeyden anlamayan birkaç kendini bilmez bürokratın lafıyla, hazırladığı rapora göre iş yapmam. Ben olduğum sürece sistem değişmeyecek. Üniversite sınavı bizim yetkimizde. Orada birileri oturup kendi kendilerine birşeyler yazıp çizmişler. Yeter artık.."
Rahmetli Avni Akyol hayatta olsaydı YÖK Başkanı Gürüz'e eğitimde tepeden tırnağa yetkinin kimde olduğunu çok iyi hatırlatırdı. Bakan Bostancıoğlu'nun Akyol'un ölmeden hemen önce kendisine gönderdiği tarihi mektubu, Gürüz'ün bu açıklamalarından sonra bir kez daha okumasında yarar var. Yoksa oturduğu makamın hakkını vermemiş olur.


Yazara E-Posta: a.guclu@milliyet.com.tr