Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Teknolojinin yaşamımıza kattığı renk ve yararlar saymakla bitmez.
Bırakın eskileri, internetsiz, akıllı telefonsuz, bilgisayarsız, sosyal medyasız, arama motorsuz, sanal ticaretsiz bir yaşam bundan sonrası için düşünülemez.
Bugünün gençliği yemeden içmeden vazgeçer ama internetten zor vazgeçer!..
Hani eskilerin klasik bir sorusu vardır:Bir adaya düşseniz, yanınıza mutlaka almak istediğiniz üç şey ne olur?
Bu sorunun cevabı kesinlikle her yaşa göre değişir!
Çocuklarda ve gençlerde üçünden biri ya da ikisi kesinlikle teknoloji ağırlıklı bir şeyler olur.
Peki, teknolojinin hayatımıza bu kadar girmesi, özellikle de çocuklarımızın vazgeçilmezi haline gelmesi yeni sorunları da beraberinde getiriyor mu?..
Okumayı, yazmayı, konuşmayı körelttiğini biliyorduk.
Özellikle parmak eklemlerini zayıflattığı yönünde ciddi uyarılar vardı.
Çocukları, sosyalleştirdiği mi yoksa asosyalleştirdiği mi üzerinde ciddi tartışmalar söz konusu.
Ekran başındayken, zaman kavramı unutuluyor, bu da yapılacak diğer işleri aksattığı için suçluluk duygusunu ve tartışmaları beraberinde getiriyor!..
Teknoloji bağımlılığının uyuşturucudan daha beter olduğunu iddia edenlerin sayısı da her geçen gün artıyor.
Öyle ki Yeşilay diğer uyuşturucu bağımlılıkları gibi teknoloji bağımlılığı konusunda da uyarıcı hamleler yapıyor!
Yarattığı sorunlar
Fiziksel şikâyetler: Gözlerde yanma, boyun kaslarında ağrı ve sertleşme, beden duruşunda bozukluk, elde uyuşukluk, halsizlik.
Sosyal şikâyetler: Akademik başarıda düşüş, kişisel, aile ve okulda diyalog sorunları, zamanı idare etmede başarısızlık, uyku bozuklukları, yemek yememe, aktivitelerde azalma, sosyal medya arkadaşları dışında izolasyon.
Ve işte bu konudaki son haber:
İngiliz bilim insanları, uzağı net görememe olarak tanımlanan ‘miyopi’ rahatsızlığının çocuklarda bir ‘salgın’ haline geldiğini duyurdu.
Ülkenin saygın eğitim kurumlarından Londra Üniversitesi’nde gerçekleştirilen araştırmada, günümüz çocuklarının yüzde 20’sinde miyop rahatsızlığı bulunduğu, bu verilerin 50 yıl öncesiyle karşılaştırıldığında ise yüzde 100 oranında arttığı ifade edildi.
Çocukların miyop olmasının en büyük nedeninin yeteri derecede dışarı çıkmadıkları olduğunun altını çizen araştırmacılar, “Çocuklar dışarıda fazla vakit geçirmiyor. Evlerine kapanıp televizyon, bilgisayar ya da telefonlarıyla oynuyorlar. Bu da miyop olmalarının en önemli nedeni. Dışarıya çıkıp gün ışığında zaman geçirmeliler” yorumunda bulundular...
Bakalım, bu teknoloji sevdası başımıza daha ne işler açacak?..
Ne yapmamalı?
Doğru zamanda, doğru yerde ve doğru sürelerde kullanıldığında, elbette teknolojiden korkmamak gerekir.
Ama eğer bağımlılık boyutuna geldiyse, işte o zaman bazı kritik önlemelerin alınma zamanı gelmiş demektir.
Bunu yaparken, sakın ha, dayatmacı bir tavır izlemeyin, yoksa ters tepebilir!
Yani çok daha bağımlı hale getirebilirsiniz!
Peki, neler yapılabilir?
Örneğin teknolojik aletleri dadı olarak kullanmayın.
Kesinlikle iki tarafın anlaşacağı bir süre koyun.
Makul ve inandırıcı olun!
Koyduğunuz kuralları kesinlikle delmeyin!..
Özetin özeti: Her şeyin aşırısı gibi teknolojinin aşırısı da dengeleri bozabilir aman dikkat!