Rekabet güzel şey. Üniversiteler, eskiden burunlarından kıl aldırmaz, en ufak bir bilgiyi bile kırk nazla verirlerdi. Ama şimdi bilgi bombardımanına tutuyorlar.
Ama bazen verilen bilgilerin dozu öylesine kaçıyor ki hangisi doğru, hangisi yanlış belli olmuyor.
Söz konusu olan yükseköğretim kurumları da sıradan üniversiteler değil. Gözbebeğimiz, en iyi üniversitelerimiz.
Ama nedense sıralama konusunda bir türlü anlaşamıyorlar. Dahası, en iyi 10 diye sıraladığımız üniversitelerimizin hemen hepsi, en iyi olanın başkaları değil, kendileri olduğunu iddia ediyorlar. Ellerinde de kendilerine haklı çıkartacak fazlasıyla argüman var. Peki o zaman bu kargaşa ya da çekişme niye?
Hangi kritere göre?
Üniversite sıralamalarında öylesine farklı kriterler var ki, olaya nereden baktığınıza göre, ortaya çok farklı sıralamalar çıkabiliyor.
Örneğin kimi yayın sayısı diyor, kimi de o yetmez, öğretim üyesi başına düşen yayın ve refere sayısının dikkate alınması gerektiğini söylüyor. Bir grup üniversite de var ki, o kriterler artık demode oldu, önemli olan, söz konusu makalelerin teknolojiye dönüşümü, hatta ülkeye katkısı, yoksa bir anlamı olmaz görüşünde.
Şimdi gelin de siz bu işin içinden çıkın!
Size önerimiz böylesi tartışmalara hiç bulaşmayın. Hiç kimseyi mutlu edemediğiniz gibi bir de yanlış yazmakla suçlanıyorsunuz. Oysa bizim için A üniversitesi neyse B üniversitesi de o. Çünkü her ikisi de, saygınlığı ve başarısı tartışılmaz üniversiteleri arasında bulunuyor.
İş sadece o kadarla bitse iyi. Öğretim üyesi başına düşen öğrenci sayısından, doktora oranları ve patent sayısına göre öyle kriterler var ki, hepsi de önemli. Biri için diğerini önemsiz kılamazsınız.
Ayrıca eski, yeni üniversite ayrımından tıbbı olan olmayan ayrımına kadar çok daha farklı açılımın yapılması gerekiyor. Ama sanki en doğru olanı, üniversite yerine, fakülte hatta bölüm bazında, doğru kriterlerle, doğru sıralamaların yapılması. Yoksa o doğru değil, bu doğru yönündeki açıklamalar, üniversitelere duyulan saygıyı köreltmenin ötesinde bir işe yaramaz.
Bunu da eminim ki hiç kimse istemez.
YÖK Başkanı Özcan, isteyip de yapamadığı tek proje olarak akreditasyonu söylüyor. Bence reyting sıralamasını da buna eklemeli ve bu konuda herkesin kabul edebileceği bir tablo ortaya koymalıdır.
Her ne kadar kırılanlar, kızanlar, itiraz edenler çıksa da! Biz alıştık o da alışır...
LYS sonuçları nihayet!
Üniversite adaylarının dört gözle beklediği LYS sonuçları nihayet açıklanıyor. Hemen arkasından tercih maratonu başlayacak ve bu süreçte Milliyet, her zaman olduğu gibi yine adayların yanı başında olacak. Cuma günü Milliyet’le birlikte ücretsiz olarak vereceğimiz 92 sayfalık Milliyet Akademi Üniversite Tercih Rehberi’nde ise A’dan Z’ye tüm üniversiteler, onlarla ilgili her türlü detaylar ve çok önemli rehberlik bilgileri yer alacak. Gazetenizi şimdiden ayırtmanızı öneririz. Önceki yıllardan biliyoruz, üniversiteler konusundaki bu en önemli başvuru kaynağını, öğle saatlerinden sonra bulamıyorsunuz..
Sonuçlar yarın açıklanıyor
ÖSYM milyonlarca öğrencinin beklediği LYS sonuçları ile ilgili açıklama yaptı...
Sonuçların 21 Temmuz Perşembe günü saat 14’te açıklanacağının belirtildiği ÖSYM duyurusu şöyle:
“18-19 ve 25-26 Haziran 2011 tarihlerinde yapılan 2011-Lisans Yerleştirme Sınavı (LYS) sonuçlarının açıklanması ile ilgili olarak bazı basın yayın kuruluşlarında gerçeği yansıtmayan, yanlış anlamalara yol açabilecek haber ve yorumlara yer verilmektedir.
Cevap kâğıtlarının optik okuyucuda tekrarlı okunması tamamlanmış, değerlendirmeleri yapılmış, ortaöğretim kurumlarından alınan diploma notlarından adayların Ortaöğretim Başarı Puanlarının (OBP) hesaplanması ve tutanakların incelenmesi çalışmaları son aşamasındadır.
Sınav sonuçlarının 21 Temmuz 2011 tarihinde saat 14.00’te açıklanması planlanmaktadır.
Kamuoyunun ve adaylarımızın Başkanlığımız tarafından duyurulan bilgiler dışındaki haber ve yorumlara itibar etmemelerini, değerli basınımızın, çok sayıda insanımızı ilgilendiren bu konuda Merkezimiz çalışmalarına yardımcı olacak haber ve yorumlara yer vermelerini temenni ederiz.”
Özetin özeti: LYS Sınav Maratonu, umarız mutlu sonla biter...