Ankara’da dün önemli bir merkezin açılışı vardı. 2023’te hangardan çıkacak olan milli muharip uçak ile ilgili TUSAŞ’ta inşaat edilen özel mühendislik kompleksi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan katılımıyla açıldı.
65 bin metrekare kapalı alanı olan ve 2 bin 300 mühendisin çalışacağı kompleks çok etkileyici.
Geçtiğimiz günlerde TUSAŞ Genel Müdürü Temel Kotil ile gezmiştim. Merkez, kütüphaneden spor salonlarına yeşil alandan kafelere kadar mühendislerin günlük her ihtiyacını karşılayacak şekilde tasarlanmış ve 9 bloktan oluşuyor.
Dün ayrıca 100 bin metrekare kapalı alanı olan, 1000 mühendis ve teknisyenin çalışacağı kompozit üretim binası ve yardımcı tesisler ile uzay sistemleri mühendislik merkezi de açıldı. Uzay merkezinde de 718 mühendis görev yapacak.
Bu açılışlar Türkiye’nin savunma sanayinde devler liginde devam etmesi ve 2023 hedefleri için çok önemli projeler.
Savunma sanayinde yerlileşme yüzde 70’in üzerinde. Peki 2023’te ‘gökyüzü bizimdir’ mesajı verecek, savunma sanayi açısından neler olacak?
Milli savaş uçağı hangardan çıkacak
Hürjet uçacak
Gökbey teslim edilecek
Atak 2 uçuşunu yapmış olacak.
MMU nasıl yapılacak?
Milli muharip uçak (MMU) 5. nesil, radardan kaçma özelliği olan son teknoloji bir uçak olacak
Tek pilotun kullanacağı uçak titanyum teknolojisi ile yapılacak
Türkiye’nin en yüksek bütçeli projelerinden biri olacak
Yapay zeka teknolojisinin en üstün özelliklerini taşıyacak
2 yıl yer testleri yapılacak
3 boyutlu baskı teknolojileri kullanılacak
Aselsan, Roketsan, Havelsan, Tübitak vb herkes bir tarafından tutacak
2029’da F35’ten daha iyi bir uçak TSK’ya teslim edilecek
Böylece Türkiye 5. nesil savaş uçağı yapan dünyada 5 ülkeden biri olacak.
Fransa ne yapacak?
AB’nin dönem başkanlığını Fransa devraldı. Fransa, Türkiye’nin AB üyeliğini istemeyerek sert tavır alan bir ülke.
Şimdi ne olacak? Zaten soğuk olan Türkiye-AB ilişkileri daha mı soğuyacak?
Bu soruları geçtiğimiz günlerde Fransa’ya ziyarette bulunan TBMM Fransa Dostluk Grubu Başkanı ve TBMM AB Uyum Komisyonu Başkanı Kasım Gülpınar’a sordum. Fransa’da 4 gün görüşmeler yaptıklarını belirten Gülpınar, “AB ilişkileri açısından son zamanlarda yaşanan gelişmeler; Doğu Akdeniz, Suriye, göçmen, mülteci, Yunanistan ile olan sorunlar zaten AB’nin bize olan bakış açısını daha da sivrileştirmesine, keskinleştirmesine yol açtı. Türkiye’nin AB üyeliğine karşı en katı tutum sergileyen ülkelerin başında Fransa geliyor. Orda net bir şekilde gördük ki AB üyeliği konusunda çok iyimser değiliz, maalesef. Şöyle bir ayrım yapıyorlar: ‘Avrupa Birliği ayrı Avrupa ayrı. Türkiye Avrupa ülkesi, biz bunu kabul ediyoruz’ gibi bir anlayış yürütüyorlar. Şu anda önümüzdeki dönemde bir fasıl açılması konusunda hiç ümitvar değiliz maalesef. Türkiye’yi bu sevide bırakmak için bazı şeyleri bahane ederek ilerde yine bir imtiyazlı ortaklık gibi strateji yürütecekler herhalde ve tekrar böyle bir yol haritasıyla bizi karşı karşıya bırakacaklar gibi gözüküyor. Fransa’nın dönem başkanlığı sürecinde AB üyeliği konusunda bir mesafe kat etmek mümkün olmayacak” diyor.
Salgın nereye gidiyor?
Salgında vaka sayıları günden güne artıyor.
Doktorlar uyarıyor: Aman dikkat. ‘Geçti, bitti, gidiyor’ gibi söylemleri bırakıp ilk günkü gibi kişisel tedbirlere uymamız gerekiyor.
Tedbirleri artıralım ki salgında son yılımız olsun.
Unutmayın, bu virüs herkesi farklı etkileyebiliyor ve bilinmeyeni çok.
