NATO Türkiye’de. ABD Türkiye’de.
Rusya Türkiye’de. İran Türkiye’de.
Ukrayna Türkiye’de. Ve sayamadığım birçok ülkenin bakanları ve yetkilileri Türkiye’de.
Trump’ın gözü Türkiye’de. Dünya Türkiye’den gelecek haberleri bekliyor.
Arabulucu Türkiye. Barış görüşmeleri Türkiye’de.
Türkiye hem anahtar hem merkez ülke olarak bölgedeki ve dünyadaki gücünü günden güne artırıyor.
Yani birçok yeni arabulma ve barış hikâyesi Türkiye’de başlıyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın aktif çabasını herkes takdir ediyor.
Anneler mutlu, babalar mutlu, kardeşler mutlu.
Doğulu mutlu, batılı mutlu, güneyli mutlu, kuzeyli mutlu.
Yani tüm Türkiye mutlu.
Kim mutsuz? Türkiye üzerinde oyun oynayanlar ve PKK’yı maşa olarak kullanan büyük ülkeler mutsuz.
PKK gibi piyonlarla vekalet savaşları yapanlar ve bölgeyi karıştırmak isteyen dış güçler mutsuz.
Türkiye bölgedeki tüm oyunları bozdu ve bozuyor, hatta oyun kuruyor.
PKK da oynanan oyunları gördü ve silah bırakıyor.
Bu süreçte daha atılacak adımlar ve beklentiler var.
Terörle mücadelede tarihi günler yaşıyoruz. 50 yıldır terör eylemleri yapan PKK silah bırakıyor.
PKK nasıl doğdu, nasıl bugünlere geldi?
İlk yanıt “dış destekler sayesinde” olur.
ABD silah verdi, Avrupa besledi ve barındırdı.
Komşu ülkelerden gelerek terör eylemleri de yaptılar.
İran, Irak ve Suriye’de PKK kampları kuruldu.
Yani dış destekler sayesinde PKK bugünlere geldi.
Vekalet savaşı yaparak bölgede huzursuzluk çıkarmak ve doğal kaynakları alma planları yaptı dış destekler ve ülkeler.
Yeni dünya krizimiz Hindistan-Pakistan arasında.
Acaba gerçekten savaş bu iki ülke arasında mı yoksa ABD-Çin rekabetinin farklı versiyonu mu?
İki ülke de çok kalabalık olmasıyla ve nükleer güçleriyle dikkati çekiyor.
Hindistan G20 ülkesi ama halkı çok fakir.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ile G20 Meclis Başkanları toplantısı için Hindistan’a Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile de Pakistan’a gitmiştim.
Özellikle Hindistan’da dikkatimi çeken Müslümanlara yapılan baskılardı, ayrımcılıktı. Oradaki Türkler Hindistan yönetiminin ülke içindeki Müslümanlara baskı yaptığını anlatmışlardı.
Müslüman mahallesinde dolaşmıştım Hindistan’da.
Şartlara baktığınız zaman fakir köy mahalleleri gibiydi şehir merkezleri.
Milliyet 75 yaşında.
31 yıldır Milliyet’te çalışmanın mutluluğunu yaşıyorum.
Milliyet demek tarihle iç içe olmak demektir.
Milliyet demek tarihi objektif yazmak demektir.
Milliyet demek doğru haber ve güven demektir.
Milliyet demek araştırmak ve görülmeyenleri göstermek demektir.
Milliyet bir okuldu benim için.
Milliyet tarihin içinde yaşamaktı benim için.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) yürütücülüğünde Lefkoşa’da başlayan TEKNOFEST KKTC’de “uzay” öne çıkan başlıklardan biri.
İlkokul, ortaokul, lise ve üniversite seviyelerinde projelerin sergilendiği TEKNOFEST KKTC’de, uzay araştırmalarından yerli üretim teknolojilerine, yapay zekâdan savunma sanayine kadar birçok etkinlik yer alıyor.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı etkinlik alanında Türkiye Uzay Ajansı büyük ilgi gördü.
TÜBİTAK tarafından hazırlanan ‘Ufkun Ötesinde’ sergisinde ise Türkiye’nin ilk astronotları Alper Gezeravcı ve Tuva Cihangir Atasever’in deneyleri, CUPOLA modülü, uzay görev eşyaları, astronot patch’leri, uzay yolcusu oyunu ve “astronot olabilir miyim?” gibi interaktif düzenekler ile bilim ve teknik fotoğraf çekim alanı da yer alıyor.
7’den 70’e herkesin ilgi gösterdiği TEKNOFEST KKTC’ye 22 farklı ülkeden 47 binin üzerinde yarışmacı başvurmuş.
Gençler özellikle uzay
Bu aralar sürekli depremi konuşuyoruz.
Bir de farklı görüşler çıkınca insan ne yapacağını bilemiyor.
Kafalar karışıyor.
Ruh sağlığımız ister istemez etkileniyor.
Depremin ve tartışmalarının etkilerini nasıl azaltabiliriz?
Ruh sağlığımız nasıl düzelir?
Bu soruları ve deprem gerçeği için hazırlıkların neler olması gerektiğini Bilim Kurulu Üyesi ve Halk Sağlığı Uzmanı
Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan ile konuştuk.
İstanbul 7 ve üstü büyüklükte depreme hazır mı?
Bu soruyu birçok bakana sorma imkânım olmuştu.
Aldığım yanıt ‘hazır değil, herkes üzerine düşeni hızlıca yapmalı’ olmuştu hep.
‘Deprem olur mu olmaz mı yerine İstanbul hazır mı?’ konusu daha çok tartışılmalı.
Önceki gün deprem gerçeği ile bir kez daha karşı karşıya geldi İstanbul.
6.2 oldu en yükseği. Ve arkasından 200’ün üstünde artçı deprem.
Alınacak dersler çok. Yapılması gereken çok.
Uyarı iyi değerlendirmeli ve daha büyük şiddette depreme yönelik hazırlık yapılmalı.