Abdullah Karakuş

Abdullah Karakuş

akarakus@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Gülen’in iadesine ilişkin olarak “ABD bu kişiden kurtulmak istiyor ama bize ne kadar vermek istiyor emin değiliz” diyen Bakan Çavuşoğlu ABD’ye de uyarıda bulundu: “ABD’nin bir konuda karar vermesi lazım. Bizi mi tercih ediyor, FETÖ’yü mü tercih ediyor?”

Türkiye mi FETÖ mü kararı verecekler

Çavuşoğlu aralarında arkadaşımız Abdullah Karakuş’un da bulunduğu gazetecilerin sorularını yanıtladı.

DOHA

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun davetlisi olarak önceki gece yarısı Katar’a gittik. Doha’daki sohbetimizde Çavuşoğlu ABD’ye FETÖ eleştirisi ve uyarılarında bulundu. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın son ziyaretinde ABD’ye güçlü dosyalar verdiğini belirten Çavuşoğlu, “Zarrab’ı şüphe üzerine tutukluyor ama çok güçlü dosya vermemize rağmen adamı (Gülen’i) hâlâ tutuklamıyor. ABD bu kişiden kurtulmak istiyor ama bize ne kadar vermek istiyor, emin değiliz. Ama o kişiyi bize vermediği sürece ilişkilerimiz etkilenecek. Koskoca bir Türkiye’yi ABD bir kişi için kaybetmeyi göze alıyorsa o zaman başka sorular olur. Türkiye ile ilişkileri kaybetmeye değecek bir kişi mi? Bizi mi tercih ediyor, FETÖ’yü mü tercih ediyor. Bir ülke ile ilişkileri kampanyasında o yardım etmiş bu yardım etmiş bunlar belirlemez. Üç beş kişinin esiri olursa para yardımı yaptı diye ondan sonra yönetemezsin” dedi.
Çavuşoğlu’nun Doha’da beraberindeki gazetecilere yaptığı açıklamalar şöyle:
Adalet Bakanı, ABD’de temaslarda bulundu. ABD, geçici tutuklama talebini işleme koyacak mı?
Bakanlar Kurulu’nda konuştuk. Temaslarını anlattı. ‘En güçlü dosya verildi’ diyor. ABD’liler de ‘sizinle işbirliği yapıyoruz, yargı karar verecek’ diyorlar. 7. Maddeyi de Adalet Bakanı hatırlatmış. Mahkeme karar verecek ama çok güçlü dosya var, tutuklama olması lazım. Bir başsavcının şüphesi üzerine, Zarrab’ı tutukluyorsun. Şimdi bir devlet sana en güçlü delilleri veriyor, sen adamı tutuklamıyorsun.

‘Değecek bir kişi mi?’

Başkanlık seçimi mi etkili, ipe un mu seriliyor?
Bizim aramızdaki anlaşma var, bunun uygulamaları da var, Sayın Cumhurbaşkanımız da vurguluyor, biz defalarca onlara iade ettik. Ben Kerry’ye şunu söyledim; Yargı sistemi falan deyince ‘yo dedim siz istediğiniz yere veriyorsunuz, ayrıca bizde de var ama bizden isterken hiç o zaman demokrasi, güçler ayrılığı demiyordunuz’ dedim. ABD bu kişiden kurtulmak istiyor ama bize ne kadar vermek istiyor, emin değiliz.
Ama ABD’liler de bir şeyi biliyor; O kişiyi bize vermediği sürece ilişkilerimiz etkilenecek, etkilendi zaten. Ve halkın ABD’ye bakışı da hiçbir zaman değişmeyecek. Koskoca bir Türkiye’yi ABD bir kişi için kaybetmeyi göze alıyorsa o zaman başka sorular olur. Niye, ona değecek bir kişi mi? İlişkileri kaybetmeye değecek bir kişi mi? O zaman bu soru sorulmaya başlar.
Clinton’un seçilmesi ilişkileri nasıl etkiler?
ABD’nin bir konuda karar vermesi lazım. Bizi mi tercih ediyor, FETÖ’yü mü tercih ediyor. ABD sistem olarak FETÖ’yü tercih ediyorsa kimin geldiği önemli değil, bizi tercih ediyorsa kimin geldiği önemli değil. Türkiye’ye bakış açısının farklı olacağını zannetmiyorum. Kampanyasında o yardım etmiş bu yardım etmiş bunlar belirlemez. Bir ülkeyle ilişkileri bunlar belirlemez. Diğer adayların da seçim kampanyalarında bizim aleyhimize ve lehimize söylediği şeyleri hatırlayın. Sorumluluk sahibi olduğun zaman devlet yönetiyorsun. Üç beş kişinin esiri olursa, para yardımı yaptı diye, ondan sonra yönetemezsin. Önemli olan bu konuda kimi tercih edeceği ve nasıl bir karar vereceği.

‘Mısır ‘Yok’ dedi’

Başka ülkeye gönderilmesi olabilir mi?
Çok söylendi ama şu ana kadar net herhangi somut bir bilgi, istihbarat almadık biz. Bahsedilen ülkelere soruyoruz, yok diyorlar. Hatta Mısır bile “Yok” dedi. Mısır Dışişleri Bakanı bana ‘kesinlikle söz konusu değildir, doğru da bulmayız’ dedi.
n Yurtdışındaki FETÖ okulları için, “Türkiye’ye verelim” diyen ülke var mı?
Var. Mesela Gine Dışişleri Bakanı beni aradı, biz bu okulları size vermek istiyoruz gelin dedi. Somali aradı, Maarif Vakfı’na haber verdik, gitti 5 okulu devrettiler. Gine’deki okulun iki tanesinin ismini de Şehit astsubay Halisdemir’in adını verdik. Bazı ülkeler kendisi devralıp bizden maddi yardım istiyor. Tacikistan tüm okulları geçen sene kapattı. Kalan tek kurumu Dışişleri Bakanlığı devraldı.

‘Arnavutluk merkez’

Balkanlarda da güçlüler, Kırgızistan’daki durum ne aşamada?
Arnavutluk bunların merkezi gibi, Kosova’da Makedonya’da Bosna’da var. Bosna’daki bir okulu bir kuruma devredeceklerdi sonra ne olduysa vazgeçmişler. Yönetim şeklinde devralmak lazım. Çok iyi sonuçlar alıyoruz. Her şeyden önce bu ülkeler kendi güvenliğini, istikrarını düşünmeye başladılar. Mezun olup devletin içine giren kişilerin durumlarını çok yakından inceliyorlar. Kırgızistan’ı resmen ele geçirmişler. Şu anda istesek de bir şey yapamayız gibi bilgi gönderiyorlar.

‘5 kişiden biri FETÖ’cüymüş’

Dışişleri’nde ne kadar FETÖ mensubu vardı, tamamen temizlediniz mi?
Tutuklanan büyükelçiler özellikle aldıkları görevler döneminde bakanlığa FETÖ’cülerin girmesini sağlamışlar, sorular verilmiş. Bunların bazıları tutuklu. Görevine son verilen toplam meslek memurunun yüzde 21’i. Yine kariyer memuru olarak da 5 kişiden biri. Meslek memuru büyükelçi olabilecekler. Kariyer memuru konsolosluk ihtisas memurları var. Her 5 kişiden bir kişi. Ki sonradan sızmaya başladıkları yer.

‘YPG çıkmazsa müdahale ederiz’

Suriye’de son durum nedir?

Suriye’de Fırat Kalkanı birilerinin istememesine rağmen ilerliyor. Halep ve etrafındaki ateşkes ve insani yardım gibi konularda çok gerideyiz. Son zamanlarda muhalifler birkaç gündür, bu kuşatmayı yarmak için yeni operasyon başlattılar, bayağı da ilerlediler. Diğer yandan ateşkesin sağlanması, insanı yardım ve El Nusra ile muhalefetin ayrışması gibi konuları uzmanlar Cenevre’de görüşüyor. Burada esasen kimisine göre 200 kimisine göre 300 El Nusra var Halep’in içinde. Niye diğer yerlerde El Nusra unutuldu da buradakiler isteniyor. Mesele bu. Öbür tarafta tamamen ayrılmış El Nusra var. Niye DAEŞ’i hedef almıyorsun. Çünkü rejimin hedefi Halep’i almak. El Nusra’yı da bombalamıyorlar, ılımlı muhalefeti bombalıyorlar. Bizde ellerinden bu kozu almak için diyoruz 200 kişi ayrılsın, problem yok. Ama bombalamayı durduracaksınız, makul süre vereceksiniz. Doğrudan El Nusra ile bir temas yok ki, terör örgütü, en azından ılımlı muhalefete kendinizi bunlardan ayırın denebilir. Denilebilmesi için bombalamanın, çatışmanın durması lazım. Öyle bir ikilem içindeyiz. Ötekiler diyor ki önce ayrıştırın sonra dursun.

Türkiye mi FETÖ mü kararı verecekler

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Katar’ın Başkenti Doha’da Katar Başbakanı ve İçişleri Bakanı Şeyh Abdullah Bin Nasser Al Thani ile görüştü. AHMET GÜMÜŞ-AA

Rusya durduramaz mı?
İstese sağlar, önce ateşkesi sağlar sonra ayrışma olur, onlar önce ‘El Nusra ayrılsın sonra ateşkes sağlayalım’. Ateşkeste samimi isen niye önceden sağlamıyorsun. El Nusra 200 kişilik grubuyla tüm Suriye’yi işgal edecek değil ya.
YPG çekilir mi Cerablus’tan yoksa çatışır mıyız?
Muhalefetin aşağı inmesinden rahatsız YPG, araya girmek istiyor. Öyle görünüyor ki rejim de Özgür Suriye Ordusu ile kuzeyden karşı karşıya gelmek istemiyor. Onlar da araya YPG’nin girmesini tercih ediyor gibi. İlerlemesinden bunu görüyoruz. Bizim hedefimiz El Bab, orada durunca temas olmaz zaten. Mümbiç’ten YPG’nin çıkmasını istiyoruz, ABD’ye de baskı yapıyoruz. Çıkmazsa müdahale ederiz. YPG’ye Mümbiç’te müdahele edersek tek taraflı olur. ABD’nin sözü vardı. Bizzat Obama ve Kerry’nin sözü vardı. Hemen Fırat’ın doğusuna geri göndereceğiz dediler. Şimdi hadi sözünüzü tutun.
‘Hassasiyetimizi ilettik’
Sincar ile ilgili son durum ne?
O civarda PKK’lı var. İkinci Kandil yapmak istiyorlar, bazı tedbirler alıyoruz. Gerekirse müdahale de edeceğiz oraya. Hele Telafer’e falan yürürlerse kesinlikle müsaade etmeyiz. Tehdit oluştuğu zaman takip ediyoruz, gerekeni yaparız. Haşdi Şabi de Telafer’den uzak. Onlar bilerek bir şeyler yapıyorlar, doğru değil. Bu konudaki hassasiyetimizi ABD’lilere, Irak yönetimine aynı şekilde Kürt bölgesel yönetimine ilettik. Dün Müsteşarımız üçünü de aradı. Aksi takdirde bir kaos olur. Telafer’e girerlerse orada kaos olur. Musul’a girerlerse bu sefer Peşmerge de girer. Musul’un içine Irak ordusu ve yerel güçlerle girilecek. Haşdi Şabi ve peşmergelerle girilmeyecek. Haşdi Şabi de şu anda söylendiği gibi çok yakın değil Telafer’e, ama temkinli olmakta fayda var. Dikkatle takip ediyoruz.
İngiltere’nin pozisyonu nedir?
Suriye konusunda bizim Fransa ile İngiltere ile görüşlerimiz, hemen hemen tamamen örtüşüyor.