Anibal Güleroğlu

Anibal Güleroğlu

guleranibal@yahoo.com

Tüm Yazıları

Ağlamak kolay, gülmek zordur çoğu insan için. Zira doğamız, hüzünden yana tavır koyar genelde. Başkalarının sevincini-mutluluğunu kıskanan ya da görmezden gelenler, acıları izlemekten, yaşanan hüzünler üstüne ahkâm kesmekten geri durmazlar. Hani W. Mason’ın da dediği gibi… Acıda her zaman tadılmayan muhteşem bir zevk vardır!

Nitekim kurgulara karşı yaklaşım da bu doğrultuda gelişiyor genelde. Komedi yapmaya kalkanlar, dramatik içeriklerden daha büyük bir risk alıyorlar. Ağıtlar-haykırışlarla dolu yaşamları işleyen, suç dünyasının içine dalan yapımları baş tacı eden izleyicinin önüne konan komediler için ekranda kalıcı olmak kolay değil. İnsanları ağlatmak veya içlerindeki kahramanlık-şiddet duygularına dokunmak, çiftlerle izleyiciyi çekmek daha basitken herkesin algısına uygun mizah geliştirmek şans neredeyse. Anlayacağını komediyi tutturmak zor iş!

Haberin Devamı

Hele hele algı çıtasını daha da yükseğe çeken absürt komediye niyetlenilmişse bu zorluk misliyle artıyor. Eleştiri bolluğundan geçilmemesi bir yana, silahların gölgesindeki içeriklerin ve katakullili dramalara karşı rekabet gücü de iyice dibe vuruyor. Nasıl ki, TRT 1’in ‘Tutunamayanları’ da bu gerçeklerle mücadele edip tutunma zorluğu yaşayanlardan.

‘TUTUNAMAYANLAR’A YAZIK OLUYOR

Henüz ekrana çıkmadan kısaca değerlendirdiğim ve şehir dışında olduğum için maalesef gala davetine icabet edemediğim ‘Tutunamayanlar’, yeni yıla ilk merhaba diyen yapım oldu malumunuz. 7 Ocak’taki başlangıcıyla da oldukça yüz güldüren bir sonuç elde etti.

AB’de ikinci, Total’deyse altıncı sırada yer alan ‘Tutunamayanlar’, bu sonuçlarla absürt komedi olarak hak ettiğini aldı gibi görünse dahi devamı aynı parlaklıkta gelemedi ne yazık ki! Yeni yıl tatilindeki dizilerin boşluğunda varlık göstermeyi başaran yapım, ikinci bölümüyle AB’de altıncı gelip Total’de de 19’unculuğa geriledi. Üçüncü bölümündeyse AB’de sekizinci olan dizi, Total’de 29’uncu sıraya düştü. Bana göre bu sonuçlar AB ile sınırlı kalıp Total’in ilgisini çekemeyen dizi adına üzücü ve ‘‘Tutunamayanlar’a yazık oluyor’’ dedirten türden.

Haberin Devamı

Şöyle ki; Dizide yaratılan karakterler kolayca kabullenilebilecek ve güldürmeye müsait tipler. Ayrıca oyuncular da karakterlere uygun performans sergiliyorlar. Özellikle Zafer Algöz ustanın canlandırdığı çakma kanatlı ilham perisi İlhan, durduğu yerde güldürme potansiyeline sahip. Yükselen stand up'çı olarak görülen Doğu Demirkol da Tarık karakterini yansıtırken, kendine has tipiyle, işi için kapı kapı dolaşıp sürüyle mazeretle karşılaşan kesimin komedi yüzü formunda gayet iyi. Bora Akkaş’ın fırın ekmeği yemeye hasret zengin çocuğu Yağız tiplemesi de gülmeyi bilenlere hitap edecek türden esprilerle donatılmış. Oyuncu da hakkını veriyor.

Keza tik tok merakına göndermede bulunarak güncel yozlaşmayı mizaha malzeme yapan dizide ilham için çırpınan şair Lütfü’nün tablosu da espri açısından bol malzemeli. Dahası… Psikologdan ‘çocuk bakıcısı’ yaparak absürt komediyi zıplatan dizide mahalle konseptinin, esnaflık tablosunun gayet iyi oturtulduğunu da söyleyebiliriz. İlaveten zırt pırt açılan ama içleri boş binadan öteye geçemeyen üniversitelere gönderme yapma özelliğindeki mahalle arası üniversitenin kurucusu Hicabi Cihangir’i de yabana atmamak lazım derim.

Haberin Devamı

İlaveten ışınlanma yoluyla Edgar Allan Poe, Nef’i ve Karun ile tarihi kişiliklerle bağlantı kurup absürt komedisine malzeme yaparak perspektifini geliştiren senaryonun gidişatında eleştirilecek büyük problem olmadığı da bir gerçek.

Kısacası; Tarık’ın annesinin İrem’le takışmasının gereksizliği misali ufak tefek mantık kusurları hariç, ‘Tutunamayanlar’da tutunamamayı gerektirecek önemli bir yön yok. Peki, absürt komedinin hakkını verip beni dahi güldürmeyi başaran dizi neden böyle bir duruma düştü? Sorun ne? Bakalım hemen.

TUTUNAMAYANLAR’IN HATASI NE?

Açıkçası daha ikinci bölümden hiç hak etmediği sıralamalara düşüp gerileyen ve emekleri boşa çıkartır hale gelen bu olumsuz gelişmede birçok etken mevcut… Bunlardan öne çıkanları sıralayacak olursak…

-Öncelikle 60 dakikalık süresiyle mevcut bıktırıcı dizi düzenine başkaldıran yapımın yayın günü tercihi çok yanlış. Salı akışında ‘Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz’, silahlı-yer altı dünyalı içeriğiyle büyük bir kitleyi peşine takmış götürüyor. Onun yokluğunda yine silahların ve çetelerin hüküm sürdüğü ‘Ramo’ zirveye oynadı totalde. Final kararı alan ‘Kadın’ ve ‘Çocuk’ dizilerini saymasak bile ‘Hekimoğlu’ var orta yerde. Bu yoğunlukta, üstelik basit algılara hitap gücü yüksek dizi rekabetçiliğinde absürt komedi harcanır gider haliyle.

-Öte yandan sezonun bu vaktinde izleyicinin kendine uygun dizi seçimini tamamladığı da bir gerçek… Ki, bu hakikatten varılan nokta, gün seçiminin yanı sıra zamanlamanın da yanlış yapıldığı oluyor. Dramalar için sezon ortasında yine bir şans olsa dahi absürt komediler için izleyici karşısına çıkmanın en uygun zamanı yaz ayları!

-Bunların dışında dizinin mizah seçkisi de bir etken. Zira ince esprilere sahip bir içerikle yol almakta. Ancak bu detay avantaj görülebileceği gibi dizi aleyhine de olabiliyor. Yani kaliteli ve iğneleyici mizah arayışındakilere hitap ederken, sözden ziyade kaba saba durumlardan gülmece çıkartma alışkanlığındakiler absürt komedinin düşündürücü zarafetinden pek hoşlanmazlar… Ki, ekrana çıkan absürt komediler, dillerden düşürülmeyen ‘Leyla ile Mecnun’ da dâhil olmak üzere Total kesimin ilgisini çok çekmemiştir!

-‘Tutunamayanlar’ın ekranda tutunmasının önünü kesen bir diğer unsur, medyada yeterince yer bulamamış olması. Zaten sezon ortasında yayına çıkartılan bir yapım… Üstüne üstlük bir de sessiz kalınınca iyice gözden ırak oluyor sonuçta.

-Ayrıca içerik ve oyunculuk bakımından gayet sağlam yapıda olan dizinin kurgu yönünde bir zayıflık olduğunu söyleyebiliriz. Yani an geliyor dizi duraklıyor gibi oluyor. Daha hızlı akmalı!

NETİCEDE; İçeriğinde değindiği konular Total’i ilgilendirdiği halde, hitap kesimi AB ile sınırlı kalan…‘Sen hiç helal yoldan hızlı para kazananı gördün mü’ diyerek bahis oyunlarına dalan ilham perisi İhsan başta olmak üzere tüm karakterleriyle yaşamın çarpıklıklarına inceden inceye çomak sokmaya çalışan ‘Tutunamayanlar’, AB’deki ve internet ortamındaki ilgiye karşı Total izleyici kesiminde algılara yenik düşüp sıralamada yukarılara tutunamayanlardan!

Bu sezonun sonunu getirir getirmesine de… TRT 1 çatısı altında yayınlanması dizinin reyting kaygısı açısından bir şans olsa bile, 20 bölümden sonrası gelir mi? Bilinmez. Gerçi ‘Leyla ile Mecnun’ da reytinglerde ilk 20’nin altında yer alıyordu ve üç sezon sürdü ya neyse… Acı severlerin çoğunlukta olduğu yerde, komedi tutturmak zor iş nihayetinde!

Anibal GÜLEROĞLU

guleranibal@yahoo.com

www.twitter.com/guleranibal