Banu Şen

Banu Şen

banu.sen@dogangazetecilik.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

8 MART, yani Dünya Kadınlar Günü yaklaşıyor... Martın ilk haftası, gazetelere, televizyonlara bakan; bu ülkede kadına ne kadar da çok değer verildiğini düşünür.
Hayret eder. Şaşkınlığa düşer.
Ama gel de bunu kadınlara sor.
Bugünlerde herkeste bir kadınlara ilgi durumu sözkonusu...
Gören de sanır ki kadın bizim baş tacımız. Kadınları biz hep böyle el üstünde tutarız.
Her iki lafın başı gözümüzün nuru kadınlardır.
Siz bir de 8 Mart’ın ertesinde görün manzarayı.
Bu ülkede her zaman en kolay yargılananın hep kadın olduğunu...
En kolay harcananın da genelde kadınlar olduğunu...
Kadın olmanın utanılacak bir şey olduğunu...
Kadın cinsinin yeryüzündeki diğer tüm cinslerden negatif biçimde ayrı olduğunu...
Kendi ailesinde bile çoğu zaman aşağılık birer varlık olduğunu...
Zayıf olduğunu, güçsüz olduğunu, aptal olduğunu, ezik olduğunu, tahrik unsuru olduğunu, yeteneksiz olduğunu, iş hayatında verimsiz olduğunu, politikada başarısız olduğunu, sosyal hayatta gereksiz olduğunu...
En çok bu ülkede duyarsınız, görürsünüz aslında...
Ortalıkta fazla gezmemesi gerektiğini, örtü altında saklanması gerektiğini, iş için tercih edilmemesi gerektiğini, tercih edilse de taciz edilmesi gerektiğini, daha az maaş alması gerektiğini, geri planda kalması gerektiğini, dayak yemesi gerektiğini, öldüresiye dövülmesi gerektiğini, töreye aykırı düşünce yok edilmesi gerektiğini, kendi rızasıyla evlenmemesi gerektiğini, mal ve para karşılığı başlık parasıyla satılması gerektiğini, erken yaşta baş-göz edilmesi gerektiğini, onlarca çocuk doğurması gerektiğini, erkek çocuk doğurmazsa yine öldürülmesi gerektiğini, hep başı önde gezmesi gerektiğini, toplumun genel ahlakına (!) uygun giyinmesi gerektiğini, haklı olsa da erkeğe karşı susması gerektiğini, sesini fazla çıkarmaması gerektiğini, çalışmaması gerektiğini, ailesi kiminle isterse onunla evlenmesi gerektiğini, tek başına sokağa çıkmaması gerektiğini...
En çok bu ülkede işitir, yaşarsınız aslında...
O yüzden demem o ki, yılın 365 günü yalnız bıraktığınız kadına, bu hafta karanfil vermek de ne demek ki?
Geçin bunları efendiler, geçin...