Gijon’da bir Türk operası

Daha duyduğum anda heyecanlandırdı... Ne uçuş korkusu kaldı ne de İzmir’den bir hafta uzak kalacak olmanın hüznü... Kendimi bir anda İspanya’nın Asturias bölgesine götürecek uçakta buldum

Sebebi ziyaretimize gelince... Geçen yıl yine İspanya’nın Toledo şehrinde Luperdo Chapi’nin “La Muerte de Garcilaso” adlı operasını sahneleyen İzmir Devlet Opera ve Balesi (İZDOB), İspanyolların oldukça dikkatini çekmişti. Bu sene de 2010 yılı Antonio Medio Sezonu kapsamında Gijon’a davet aldılar. Kültür ve Turizm Bakanlığı ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla turne gerçekleşti. 140 sanatçı, 15 meclis üyesi ve 5 basın mensubundan oluşan kafile, 31 Ağustos’ta yola çıktı. Ancak hem Gijon’a 30 kilometre uzaklıkta, okyanus kıyısındaki Oviedo Havalaanı’na iniş zordu hem de böyle bir turneyi gerçeğe dönüştürmek! Turne için özellikle bir Türk, bir de dünya operasından eser seçilmişti. Geçen sezon büyük beğeni toplayan Aşk-ı Memnu ve Carmina Burana...
Dekorlar kuruldu, saatlerce provalar yapıldı. 250 bin nüfuslu Gijon da diğer Avrupa kentleri gibi her tür sanat etkinliğinin yoğun yapıldığı ve yoğun ilgi gördüğü bir şehir... İZDOB’un sahne alacğı Jovellanos Tiyatrosu, İzmir Elhamra Sahnesi’ne göre biraz daha ufaktı. Sahne ve seyirci kapasitesi daha kısıtlıydı. Bu durum kalabalık kadro ve özellikle Aşk-ı Memnu’nun dekoru için risk olsa da İZDOB sanatçıları sadece temsillere konsantre olmuş görünüyordu.
Gijon sokaklarıysa çoktan Aşk-ı Memnu ve Carmina Burana panolarıyla donanmıştı. Her köşe başında karşımıza İzmir kokan afişler çıkıyordu.
İkinci gün öğle saatlerinde Gijon Belediye Başkanı, belediye binasında resepsiyon verdi. İçeri girdiğimizde İspanyol basınının ilgisini görünce şaşkınlığımızı gizlemek zor oldu. 250 bin nüfuslu kentte yapılan resepsiyona 20’ye yakın basın mensubu katılmıştı. Bir anda İzmir’deki basın toplantıları gözümün önüne geldi(!) Küçücük Gijon’da 20 civarı gazete ve televizyon vardı. Gijon’un kadın belediye başkanı Paz Fernandez Felgueroso, İZDOB’u kentlerinde ağırlamaktan mutluluk duyduklarını anlattı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Opera ve Balesi Genel Müdür Yardımcısı Şadi Erdoğan da konuşmasında, İspanyol sanatçıları; Aspendos, Bodrum Festivali ve İstanbul Opera Günleri etkinliklerine davet etti.

Tarihi anlar
Daha sonra söz alan İZDOB Müdürü Aytül Büyüksaraç ise böylesine kalabalık bir ekiple mucize denebilecek bir turne gerçekleştiğini, ayrıca ilk kez bir Türk operasının, Aşk-ı Memnu’nun, İspanya’da sahnelenmesiyle tarihi anlar yaşanacağını vurguladı. Herkesi, bir gün sonra sahnelenecek Aşk-ı Memnu’nun heyecanı sardı.
Temsil günü kapının önünde yığılmış İspanyol seyirciler karşısında herkesin gözlerinin içi parlıyordu. Sonunda hepimizin günlerdir heyecanla beklediği ana geldik. Tarık Günersel tarafından librettosu yazılan, müziklerini Selman Ada’nın yaptığı Aşk-ı Memnu; Murat Göksu’nun rejisiyle, İspanyol sanatseverlerin karşısındaydı. Tulio Gagliardo Varas şefliğindeki orkestrayla uyum dinlenmeye değerdi. Burcu Kılıç, Fahri Önoğlu, Tevfik Rodos, Aytül Büyüksaraç, Evren Kayacan, Fırat Yalçınkaya, Evrim Keskin, Linet Şaul’ın başlıca rolleri paylaştığı Aşk-ı Memnu bittiğindeyse, ‘Bravo’ sesleri arasında alkışlar dinmek bilmedi. Bir gece sonraki Carl Orff’un ‘Carmina Burana’ balesine gelincee... Ona da yarın devam edelim...

YARIN: Carmina Burana ve Gijon’da İzmir’i anımsatanlar

İZDOB Müdürü Aytül Büyüksaraç, Gijon’un kadın belediye başkanı Paz Fernandez Felgueroso’ya çini tabak hediye etti.