Banu Şen

Banu Şen

banu.sen@dogangazetecilik.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

2011’in henüz taze günleri... Canınızı pek sıkmak istemem ama bana kalırsa dikkatli olmakta fayda var. Yeni yılın ilk günleri başıma iki ilginç hırsızlık örneği ‘denk’ geldi!
Sonradan öğrendim ki İzmir’de bu tür hırsızlıklar artar olmuş.
İlki az daha benim de başıma iş açıyordu.
Yılbaşı alışverişi için mağazadayız. Bir pantolon beğendim, daha önce de benzerini aldığım için denemeden aldım. Uzunca kuyrukta bekledim. Sonunda sıra bana geldi. Tam ödemeyi yapacakken, pantolonun orasını burasını kurcalayan kasiyer ceplerinde bir şey fark etti. Cepleri boşalttığında ne görelim!!! İki tane alarm cihazı! Kesici bir aletle koparılıp benim almaya talip olduğum pantolonun ceplerine atılmış.
Önce bir kızardım, bozardım. Üzerime elbette alınmayacağım ama...
Kasiyer hemen devreye girdi.
“İyi ki burada fark ettik. Yoksa kapıda ötecektiniz.”
Ben titrek ve kızgın bir ses tonuyla hafiften kükredim:
“Ama bunlar nereden girdi bu pantolonun cebine? Nasıl bir şey bu?”
Kasiyer telaşımı yatıştırdı:
“Hanımefendi, bayram ve böyle yılbaşı gibi kalabalık alışveriş günlerinde başımıza çok geliyor. Birkaç kişilik hırsızlık çeteleri kalabalıktan istifade edip, alarmları söküp, askıdaki pantolon, ceket v.s. gibi eşyaların ceplerine dolduruyorlar. Kendileri ötmeden çıkıyor. Ama hiçbir şeyden haberi olmayan sizin gibi müşterilerimiz ya kasada ya da kapıda böyle mahcubiyet yaşıyor. Üzülmeyin... Asıl biz üzülüyoruz. Bugün çıkan yirminci alarm bu. Sayım yapılırken görün bir de bizi...”
Neyse fazla üzülmedik, çok da mağdur olmadan “Vay be” diyerek mağazadan ayrıldık.
* * *
Gelelim ikinci hırsızlık macerasına...
Bizim gazetenin önü, arabaları park ettiğimiz cadde akşamları pek karanlık olur. Geç saatte çıkınca, gazetenin güvenlikleri arabaya kadar eşlik eder. Yeni yılın ilk günü... Yine karanlık. Arabaya doğru ilerlerken, benzin kapağının açık olduğunu fark ettim. Önemsemedim, kapağı kapatıp arabaya bindim.
Kontağı çevirmemle ne göreyim? Benzin lambası yanıyor! Benzin sıfıra inmiş!!! Halbuki ben daha yeni benzin doldurmuştum. Kapağın neden açık olduğunu anladım.
Hemen soluğu az ilerideki benzincide aldım.
Bu kez de benzincideki pompacılarla başladı aramızda hırsızlık muhabbeti. Meğer benzine zam geldiğinden bu yana artar olmuş depo boşaltma hikayeleri. Hatta yeni bir yöntemleri varmış. Silecek motoruyla depo boşaltıyorlarmış. Pompacı arkadaşlar tek bir şey tavsiye etti:
“Bu zamlardan sonra deponuzu full’lemeyin ablaaa!”
Ne günlere kaldık baksanıza?


BLOG
GÜNEŞ KIZILCI: Ankara’da Dil-Tarih ve Coğrafya Fakültesi’nde okumaya başladığım ilk yıl, çok sevdiğim akrabamız rahmetli Ülker Hanım teyzemlerde kalmıştım. Beni Opera’ya götürmüşlerdi. İlk olarak o zaman görmüştüm, hayranlıkla izlemiştim. Sonra, öğrenci yurdunda kaldığımda, opera ve baleye gitmek isteyenler anonsunu duyduğumda, hemen koşarak adımı yazdırdım. İZDOB açıldığında çok sevinmiştim. Oğlumu 3 buçuk yaşından itibaren İzmir Devlet Senfoni Orkestrası’na götürürdüm. Ben 45 yıldan buyana opera ve baleye severek gidiyorum. İl Özel İdaresi’nden İZDOB’un yeni binalarına geçinceye kadar eski Tekel binasını kullanmalarına izin vermelerini saygılarımla istirham ediyorum. Meclis üyesi Ahmet İncesu’ya bir kere de olsa opera ve baleye gitmesini tavsiye ediyorum. Diğer hiç izlemeyenleri ve İzmir halkını da opera ve baleye gitmeye davet ediyorum. Çocuklarınızı İZDOB’da sergilenen müzikli oyunlara mutlaka götürünüz.