Yarın Şeker Bayramı. Herkese kutlu ve mutlu olsun! Ama bugün de Noel Yortusu!
"Nasıl olur?" demeyiniz! 24 Aralık'daki Katolik ve Protestan hesabına göreydi bu ise Ortodoks hesabına göre... O da kutlu ve mutlu olsun! Hoş bir tesadüf olarak bu yıl iki kutsal günün biraraya gelmesi umalım ki hayra alametdir. Hayırlı alametlere öylesine ihtiyacımız var ki... Hesab dedim de, bakınız, Ermeni Apostolik Kilisesi'nin hesabına göre ise bu yıl Noel, yani Hazret - i İsa'nın Doğum Günü, 19 Ocak tarihine isabet ediyor. Görüldüğü üzere bunlar
"itibari" nirengi noktalarıdır. Ama itibari olmaları
"kudsiyet"lerine halel getirmez.
Hazır laf açılmışken: Ortodoks Kilisesi iki büyük familyaya ayrılır:
"Bizans Ortodoks Familyası" ve
"Oryantal / Şarki Ortodoks Familyası"... Birinci küme içinde Rus, Yunan, değişik Balkan ve Rum Kiliseleri yer alır. İkincisi içinde ise Ermeni, Süryani, Habeş, Koptik ve Hind Kiliseleri... Bugünlük bu kadar din - diyanet yeter! Sıkıldım...
Demokrasi ve kleptokrasi
Türkiye ile Rusya arasında benzer pek çok noktalar vardır. Mesela her iki ülkede de
"demokrasi" maskesi ardında
"kleptokrasi" hüküm sürer.
"Demos" Yunanca
"halk" demekdir.
"Kleptis" ise
"hırsız" anlamına gelir.
"Kum saati" için de
"kleptodhohos" kelimesini kullanır Yunanlılar:
"Zaman hırsızı"... Şairane bir kelime...
Pazartesi Günkü yazımda Boris Yeltsin'in bir
"saray darbesi" sonucu istifaya zorlandığı tahmininde bulunmuşdum. Rus
"Kleptokratik Oligarşisi"ne mensub darbeciler, ki bunlar arasında sadece mürtekib siviller değil kürtekib ve mürteşi generaller de var, Yeltsin'in önüne çekilmesi için bir de
"zoka" atdılar: Eğer istifa ederse ömür boyu
"dokunulmazlık" kazanacak ve kendisi hakkında olduğu gibi bütün akraba ve taallukatı hakkında da hiç bir yolsuzluk soruşturması açılmayacakdı. Bunu bizde de uygulasalar hiç değilse arkada sıra bekleyen aç yiyicilere yer açılır. Yeltsin'in bunu reddetmesi imkansız denecek kertede zordu. Zira gerek kendi gerek ailesi öylesine kirli işlere bulaşmış durumda ki normal süre olan Haziran'da çekilseydi hapı yutduğunun resmiydi.
Generallerin şimdi Putin'den beklediği, kendi
"özel iş münasebetleri"ne ilişmemesi ve Çeçenistan Savaşı'nın
"en son Çeçen'e kadar" sürdürmesi! Batı ve bilhassa Amerika bu soykırıma ilgisizlik göstermekle müdhiş bir hata işliyor. Zira Moskova'nın asıl amacı Gürcistan'a da el atarak Tengiz - Baki - Ceyhan Hattı'nı akaamete uğratmak. Bu sözümü bir kenara yazınız!
Not: Son aylarda hayatımla başedemez olduğum için neticeten okuyucu mesajlarıyla da başedemez oldum. Bunu lütfen bir nezaketsizlik olarak algılamayınız! Canımı dişime taksam da üstesinden gelemiyorum işte! Çok ağır aksak yürümesi bundan. Özür dilerim... Y.A.Yazara E-Posta:
yatsiz@milliyet.com.tr