Yazarlar Bu kez siyaset sahnesinde bir Tarkan!

Bu kez siyaset sahnesinde bir Tarkan!

24.01.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:

Bu kez siyaset sahnesinde bir Tarkan!

Bu kez siyaset sahnesinde  bir Tarkan


Ağustos ayından beri Amerika’dan Türkiye’ye bu dördüncü gelişi; İlk Türk asıllı senatör adayı Tarkan Öcal’ın.
Öcal’ın Türkiye’ye son geliş nedeni, Sigarayla Savaşanlar Vakfı’nın bugün düzenleyeceği basın toplantısına katılmak. Öcal ile birlikte Amerika’dan gelen ikinci konuk ise sigara devlerine karşı açılan milyarlarca dolarlık tazminat davalarını kazanan lobici ünlü avukat Michael Levin.
Öcal, Florida eyaletinde Demokrat Parti’nin Senato üyesi olmak için 10 Eylül 2002’de yapılacak seçimlere girecek.
Üniversite eğitimi için gittiği ABD’de 25 yıldır yaşayan Öcal, siyaset yapmak için şu süreçleri tamamlamış:
ABD vatandaşı olmuş - ABD Seçim Bürosu’ndan seçmen kartı almış, bu karta hangi partiden olduğunu yazmış - 4 yıl önce de seçimlere girmek için gerekli olan partiye üyelik şartını yerine getirmiş.
Broward County Commision Genel Müdür Yardımcısı Öcal, Florida eyalet senatörü olabilmek için 500 bin dolar harcayacak. Kişi veya kurum başına ise en fazla 500 dolar bağış toplayabilecek.
ABD’de yaşayan 480 bin Türk’ten, Öcal’dan önce Eyalet Senatosu’na veya Ulusal Kongre’ye aday olan çıkmamış. Türk asıllı ABD vatandaşlarından yalnızca bir kişi belediye meclisine girmiş.
Öcal "Seçimin kazanmak tümüyle adayın parasına, zamanına, gönüllü gücüne ve tanınmışlığına bağlı" diyor. Bu faktörleri sayarken, lider torpilinden hiç söz etmiyor.
11 Ocak’ta Broward’da gençleri siyasete davet etmek için verilen bir yemeğin sponsorları arasında bulunan Öcal, 26 - 27 Şubat’ta ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Alan Larseon ile Türkiye’ye gelecek ekibin içinde yer alan Kongre üyeleri Robert Wexler ve Peter Deutsch’un da aynı yemekte olduğunu söylüyor. Türkiye’ye yakın olduğu bilinen Wexler, Ortadoğu barış sürecine katkıda bulunmak üzere Mısır, Umman, Lübnan, Kuveyt, Ürdün, israil ile de görüşmeler yapacak. Deutsch ise Kongre’nin Enerji ve Ticaret Komitesi üyesi.
Türkiye’den uçak dolusu ABD’ye gidenler ne yapabildiler bilmiyorum ama Öcal, son 6 ayda Türkiye’ye gele - gide, üç ABD şirketini Bursa’ya getirdi. Ayrıca Bursa, Gemlik, Fatsa ve Akfırat belediyeleri ile Florida’daki belediyeler arasında kardeş şehir bağları kurdu.
Tarkan isminde bir hayır var galiba. Pop sanatçısı Tarkan’dan sonra, bu kez de siyaset alanında ABD’de şansını arayan ikinci isim yine Tarkan!

Üst üste yaşanan iki büyük depremin yol açtığı yeniden inşa sürecinin, çimento talebinde önemli bir artış yaratacağı bekleniyordu, böyle olmadı, sektör 1998’den beri iç pazar sıkışıklığı yaşıyor.
Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği Başkanı Adnan İğnebekçili, "İç piyasa satışları düşünce, ihracat oranımız yüzde 30’a çıktı" diyor.
Aynı görüşü, Sabancı Grubu Çimento Bölüm Başkanı Erhan Kamışlı da doğruluyor:
"Son 5 yılda 210 milyon dolar modernizasyon yatırımı yaptık. Bu sayede rekabet edilebilir fiyatı yakaladık."
Türkiye yaptığı yatırımlarla, Avrupa’nın en büyük, dünyanın ise 7. en büyük çimento üreticisi durumuna geldi. Yılda 1.5 milyar dolarlık katma değer yaratan sektörü, 300 milyon dolarlık ihracat kurtarır mı? Zor!
İğnebekçili, Karayolları ile görüşme başlattıklarını anlatıyor. Otoyollarda asfalt yerine, beton kullanılmasını öneriyorlar. Asfalt ile beton arasındaki fiyat farkı, modernizasyon ve kapasite fazlalıkları nedeniyle ortadan kalmış. Çimentocular, iki malzeme arasındaki kalite farkının anlaşılması için de belirli noktalara ücretsiz beton yollar yapacaklar.
Çimentocuların tek derdi, "Bu malı nasıl satarız" değil, Rekabet Kurulu ile de başları dertte. Kurul yapılan bir şikayet üzerine Ege Bölgesi çimentocularına bundan 4 yıl önce, 1.5 trilyon lira civarında ceza kesmişti. Şimdi de sektörü araştırmak için Marmara’daki çimentocuları sorguya çeken kurul, "Kartel" sonucuna varırsa, yazacağı cezanın 30 milyon dolara kadar yolu var.
"Bizim için pazar Türkiye’dir" diyorlar. Nasıl demesinler, dünyanın önde gelen yabancı cimento şirketleri, 56 fabrikanın 15’ine sahip.
Kulislerdeki çimento sektöründen de size iki tane dipnot.
İğnebekçili’nin başkanı olduğu Fransız - İtalyan Set Grubu ile Tayyip Erdoğan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde karşı karşıya gelmişti. Set’in Kartal’daki fabrikasını yıkan belediyeye kesilen 8 milyon dolar ceza kararı Yargıtay’da.
İthal kömürden alınan yüzde 10’luk fon için Çanakkale bölgesinin hamisi Enerji eski Bakanı Cumhur Ersümer döneminde yapılan dayatmadan söz ediyorlar. Dış Ticaret Müsteşarlığı’nın ikili anlaşmalara aykırı bulduğu fonu, Ersümer ısrarla koymuş.