GECE gündüz siyaset konuştuğumuz için geçen hafta yaşanan bir olay gazetelerin satır aralarında kaybolup gitti.
Oysa politikacılar biraz da sokağın sesine dikkat etseler; inanıyorum ki kullandıkları cümleleri de değiştireceklerdir.
Türkiye’de yerel seçim süreci işlerken bir yandan da TOBB’a bağlı odalarda da başkanlık yarışı devam ediyor.
Olay Denizli’de yaşanıyor.
Denizli Sanayi Odası çok ilginç bir protestoya sahne oldu.
Meslek komiteleri ve meclis üyeleri seçiminde bir sanayici sandığa zarf içinde bir protesto yazısı attı.
“Yazık halimize! Bitmiş sanayinin ne seçimi olur ki?”
Bilgisayarda yazılmış ve çıktısı alınmış bir cümlelik protestoyu iyi anlamak, iyi yorumlamak gerekir.
Kısa bir süre önce Denizli’ye gittiğimde bu ruh halini hissetmiştim.
Ki...
Kriz henüz bu boyutlara ulaşmış değildi.
İşten çıkarmalar küçük atölyelerde başlamış, büyük işletmelerde henüz bir sıkıntı yoktu.
Denizli sanayisinin önde gelen isimleriyle konuştuğumda “Biz ne krizler gördük, bunu da atlatırız” diyorlardı.
Başbakan’ın krize yaklaşımı gibi gelmişti bana bu yorumlar...
Şimdi görüyorum ki; kriz teğet geçmemiş...
“Hamdolsun” diyerek de geçmiyor.
Bitmiş sanayinin seçimi yapıldı Denizli’de...
* * *
İzmir farklı mı?
Muğla, Aydın, Çanakkale...
Değil...
Bir ayrıntı daha...
Birçok işadamı, sanayici Denizli’deki bu protestoyu konuşuyor.
“Yazık halimize! Bitmiş sanayinin ne seçimi olur ki?”
İlave ediyorlar.
“Herkes böyle düşünüyor ama bu cümlenin altına imza atmaktan çekiniyor...”
Neden?
Ekliyorlar...
“Çünkü Türkiye’de hükümetler hala çok güçlü... Olur da yanlış anlaşılırsa daha büyük sıkıntı yaşarız...”
İşte Türkiye’nin ruh hali...
Denizli’de de aynı, İzmir’de de, İstanbul’da da...
Ya Sabancı Kültür olmasaydı
İKİ İzmirliyi izledim sahnede pazar günü... Vahide Gördüm ve Haluk Bilginer’in oynadıkları “Evlilikte ufak tefek cinayetler” için günler öncesinden bilet aldık. Sabancı Kültür’de tek bir koltuk bile boş değildi. Diğer seansların da öyle olduğunu öğrendim. İzmirliler tiyatroyu bilir, tiyatroyu sever. İzmir Devlet Tiyatrosu’nun da seyirci problemi yoktur. Genelleyecek olursak...
Türkiye’nin en seçkin sanat seyircisi İzmir’dedir.
Gelin görün ki; geçmişte onlarca tiyatro binası olan İzmir’de bu kent kimliğine yakışan bir sanat mabedi henüz yok. Oyunu izlerken “Sabancı da olmasaydı...” diye düşündüm. Uluslar arası standartlara uygun bir binamız olsa Vahide Gördüm ve Haluk Bilginer gibi sanatçılarımız sahne alsa...
Büyükşehir adayları bu sözü vermeliler. İzmir’e prestij katacak bir tiyatro binasını hayata geçirmeliler.
