İzmir’de bugün önemli bir buluşma gerçekleşecek.
Kentin uzun zamandır gündeminden düşmeyen ve yapımı yılan hikayesine dönen Dünya Ticaret Merkezi’yle ilgili nihai kararı vermek için İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Güçbirliği A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Zorlu ve EGS Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ufuk Akgün bir araya gelecekler.
Projeyle ilgili aslında tüm taraflar bugüne kadar iyi niyet ve gayret gösterdi.
Daha önce Milliyet’te benim kalemimden duyurmuştuk.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, eski başkan Yüksel Çakmur’la çok özel bir konuşma yapmış ve yatırımın önünü açabilmek için bazı ayrıntıları konuşmuşlardı.
* * *
Kocaoğlu, bu görüşmeyle ilgili şunları söylemişti:
“İzmir’in önünde çözümsüzmüş gibi duran konularını artık noktalamamız gerekir. Basmane projesinde 10 yıl kaybettik. Bu konuda eski başkanlarımızdan Yüksel Çakmur’la geçtiğimiz günlerde oturup konuştuk. Kendisinin bu projeyle ilgili endişelerini dinledim, notlarımı aldım, ben de birtakım önerilerde bulundum. Konuşmalarımız olumlu geçti. Yine TMSF ve Güçbirliği yetkilileriyle görüştüm.
Amacım, tarafları bir araya getirip uzlaşma sağlamak ve İzmir’in kazanmasıdır. Çakmur, burasının fuarla entegre olduğunu savunuyor ama biz fuarı Gaziemir’e taşıyoruz. Bir de kamu yararı meselesi var. Danıştay’ın son kararıyla Basmane zaten plansız hale geldi, en başa dönüldü. O zaman yeni planda Çakmur’un ve İzmirlilerin endişelerini giderecek bir proje ortaya çıkarabiliriz.”
* * *
Başkan o gün ne düşünüyorsa bugün de paralel görüşte...
Yani ne bir adım geri ne bir adım ileri...
Teşhisi koymuş, belediyeye göre çözümü de üretmiş gibi gözüküyor.
Kocaoğlu’nun tezi şu:
Çakmur fuar alanının bütünlüğünün bozulmasına itiraz ediyordu, oysa fuar alanları Gaziemir’e taşınıyor.
Yatırımla ilgili her türlü detay tamamlanmış, yeni şirket kurulmuş durumda.
Mahkeme kararları bugüne kadar hep “kamu yararı”nın altı çizmişti.
Kocaoğlu, Güçbirliği ve EGS yöneticilerine artık yeni bir teklifle gidiyor; yeni projeyle kamu yararı başlangıcın çok daha ötesine götürülüyor.
* * *
Geçen hafta içinde Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı Ahmet Ertürk’ün sözleri dikkatlerden kaçmadı.
Hatta Ertürk’ün ifadeleri uyarının ötesinde olarak algılandı.
TMSF Başkanı ne demişti:
“Burada sorunun çözümü iki aşamalı. Belediyeyle ilgili olan kısmını yılbaşından önce çözmek istiyoruz. Sonra, buradaki inşaatın yapılması gerekiyor. Bu da ekonomik şarta bağlı. Zorlu’nun da çözüme yardımcı olması lazım. Yardımcı olmasa da biz yardımcı olduracağız. Zorlu yıllardır ortak buluyor. Artık ortaklarıyla bir şeyler yapmasını istiyoruz. Adım atması lazım, yoksa biz attıracağız...”
Hatırlayacaksınız, aynı TMSF, bundan kısa bir süre önce de Basmane’deki bu alanı satmak için ihaleye çıkmıştı.
Buna karşı çıkan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu oldu.
Satıştan tam bir gün önce yargı kararıyla ihalenin iptal edilmesine neden oldu.
Yani TMSF, burasıyla ilgili çok da tutarlı bir duruş sergilemiş değil bugüne kadar...
* * *
Aziz Kocaoğlu bugün hangi noktada ve nasıl düşünüyor:
“Kentin önünü tıkayan projeleri tek tek aşıyoruz. Sıra sonuncusuna geldi. Bu işi mutlaka çözeceğiz...”
Kocaoğlu bu kararlılıkta olduğuna göre bugün Kemal Zorlu ve Ufuk Akgün’e ne söyleyecek?
“Arsa bizim, tapu bizde. Burasıyla ilgili kat irtifakı sözleşmesi ve daha önce yapılmış bir anlaşma var. Biz kendi mecrasında bu iş hallolsun diye baktık. Merhum Başkanımız Ahmet Piriştina da aynı politikayı izlemiş. Ancak konu TMSF’nin arsayı satma noktasına gelmişti. Yani kentin malı, satanın elinde kalacak gibi bir hava oluşmaya başlamıştı. İzmir’in, İzmirlinin hakkının kaybolmasına asla izin veremeyiz. Kaldı ki, EGS’yle ilgili problem de hallolmuş oldu. Yine en başa dönelim. Gelin projeyi yapmanın İzmir’e kazandırmanın yolunu bulalım...”
* * *
Peki yeni projeyle belediyenin kazancı ne olacak?
Aziz Kocaoğlu, başlangıçta sözü verilen opera binası yerine belediye hizmet binası istiyor. Bunun karşılığında 4.5 olan emsali 5’e çıkarıyor. Toplam inşaatın da yüzde 30’unu talep ediyor.
Aziz Kocaoğlu şunları söylüyor:
“Sadece sayın Yüksel Çakmur’la değil. İzmir’deki tüm odalar, dernekler, sivil toplum örgütlerinin temsilcileriyle tek tek oturup konuştum. Projenin yeni haline kendilerine anlattım. Kamu zarar görmeyecektir, İzmir prestijli bir yer kazanacaktır, İzmirliler için yeni bir cazibe merkezi yaratılacaktır. Tek dileğim artık bu işin bitmesidir. En başa dönmek dava sürecini uzatacaktır. Ama elde bir şey kalmazsa onu da yapacağız.”
Belediyenin burayı geri alıp almama konusu mümkün mü?
Kocaoğlu bu soruyu da şöyle cevaplıyor:
“Geri alma konusu dahil birçok alternatif artık masamızın üzerinde. Tekrar ediyorum. Bizim düşüncemiz problemin çözülmesi ve bundan İzmir’in kazançlı çıkmasıdır...”
* * *
Peki Güçbirliği’nin Başkanı Kemal Zorlu ne diyor?
Zorlu, soyadı gibi gerçekten de zorlu yıllar geçirdi.
Türkiye’nin en renkli işadamlarından biri olan Kemal Zorlu da Başkan’ın yanına giderken kararlı gözüküyor:
“Bu proje başlarken büyük hayallerimiz vardı. Eğer Basmane’deki projeyi İstanbul’da yapmış olsaydık, bugün İstanbul’da altıncı Akmerkez’i yapıyorduk. İzmir 10 yıldır hala bu olayı tartışıyor. Binlerce yatırımcı ve finansmancıyla bir araya geldim. Hep İzmir’le ilgili tereddütle karşılaştım. Ama bir sözüm var. O sözü hem yerine getirmek hem de yarım kalan hayallerimizi tamamlayabilmek için bugün Aziz Kocaoğlu’yla konuşurken bize düşen her konuyu yerine getirmeye çalışacağız. Sayın Başkan büyük anlayış göstererek bu problemi çözmek istiyor. Ortak bir noktada buluşacağız. İnşaat maliyetleri ortada, kriz ortamında yatırımcı bulmak ve bunu değerlendirmek konusunda yeni bir değerlendirmeye ihtiyaç olabilir. Belediyenin isteğiyle bizim fizibilitemiz arasında çok küçük farklar var. Bunu da halledeceğiz. Dilerim bu son görüşme olur, bundan sonraki toplantılarımız İzmir’in geleceğiyle ilgili yeni yatırımlar olur...”
* * *
Evet...
Son durum böyle...
Zorlu’nun da dediği gibi arada küçük ayrıntılar var.
İzmir’in yararına herkesin özverili davranacağına eminim. Bizler de artık bu problemi bir daha açmamak ve yazmamak üzere kapatmak istiyoruz.
