Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cuma günü, Türk Devletleri Teşkilatı Zirvesi’ndeki konuşmasında üye ülkelerin ticaret, ulaştırma ve enerji alanlarında aralarındaki bağların güçlendirilmesinin önemli olduğunu belirterek, “Türkiye-Özbekistan-Azerbaycan ve Türkiye-Kazakistan-Azerbaycan dışişleri, ulaştırma ve ticaret, ekonomi bakanları toplantıları vaktinde attığımız kritik adımlardır” dedi. Bölgedeki gelişmelerin (Rusya Ukrayna Savaşı) Orta Koridor güzergahının daha etkin hale getirilmesi için fırsatlar sunduğunu vurgulayan Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ülkelerimizin toplam ticaret hacmi 700 milyar dolara ulaşmakla birlikte bu rakamın sadece yüzde beş buçuğu Teşkilat ülkeleri arasındaki ticaret kaynaklıdır. Bu oranı daha yukarıya çekmek temel önceliğimiz olmalıdır. Hazar Geçişli Doğu-Batı Orta Koridor’un kat ettiği güzergahtaki gümrük ücretlerinin kaldırılması veya azaltılması, transit yük taşımacılığının kolaylaştırılması, ticaret hacmimizi arttıracaktır. Uluslararası Kombine
İki maddeden oluşan anayasa değişikliği teklifini çok net ve sade bir metin olarak tanımlayan Keşir, muhalefetin samimiyetinin de bu teklifle test edileceğini söyledi.
AK Parti Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir ile AK Parti’nin başörtüsü ve aile birliği ile ilgili anayasa değişikliği teklifini, AK Parti’nin kadın politikalarına yaklaşımını ve sahada kadın rekabetini konuştuk.
Anayasa değişikliği teklifinin pazartesi günü (bugün) TBMM’ye sunulması bekleniyor. Muhalefet partilerinin teklife destek vermemesi, ortaya nasıl bir sonuç çıkarır sizce?
Türkiye’de fiilen bir başörtüsü sorunu yok zaten. AK Parti bunu bir yönetmelikle çözdü. Fakat nasıl olduysa bir gece, Kemal Kılıçdaroğlu’nun bir sosyal medya açıklamasıyla, yasal düzenlemeye girildi. Sabah gelen metin ise hem yasama tekniği açısından, hem de -bu işi uzun yıllar yaşayan birisi olarak söylüyorum – ileri süreçlerde konuyu daha da kilitleyecek bir metin. Mesela başörtü kelimesi hiç geçmiyor metinde.
‘Çok sade ve net
28 Ekim 2022 Cuma günü düzenlenen AK Parti’nin Vizyon Belgesi Türkiye Yüzyılı Programı’nın içeriği konusunda, organizasyonu hazırlayan komite son ana kadar ketum davranmıştı. Sürpriz olsun isteniyordu. O yüzden de birkaç ipucu dışında içeriğe ve programın detaylarına ilişkin cimrilik hakimdi. Perde kalktı ve şimdi elde anlatılabilecek daha fazla not var.
28 Ekim 1923’e gönderme
Öncelikle programın günü…Program için 28 Ekim’in tercih edilmesi, 99 yıl önce Mustafa Kemal Atatürk’ün 28 Ekim 1923 akşamı Çankaya Köşkü’nde ‘Yarın Cumhuriyet ilan edeceğiz’ açıklamasına bir gönderme.
Atatürk Nutuk’ta o akşam yemeğe alıkoyduklarına yaptığı ilanı şöyle anlatır: “Yemek sırasında: ‘Yarın Cumhuriyet ilan edeceğiz’ dedim. Orada bulunan arkadaşlar, derhal düşünceme katıldılar. Yemeği bıraktık. O dakikadan itibaren, nasıl hareket edileceği konusunda kısa bir program yaparak arkadaşları görevlendirdim…” Cumhurbaşkanı Erdoğan ise bir yemek yerine Ankara
Elitist üniversite modelinin işlemediğini belirten YÖK Başkanı Erol Özvar, üniversiteye giriş sınavını, baraj sınavı yerine puan üstünlüğü sınavına getirdiklerini ve sonuç olarak açıköğretim puanlarının bile yükseldiğini kaydetti.
Hacettepe Üniversitesi yerleşkesindeki Beyaz Ev’de dün bir araya geldiğimiz Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, üniversite sınavında barajın kaldırılmasının ardından elde edilen kazanımlardan denklik sorununa kadar birçok konuda açıklamada bulundu. Üniversiteleri üç ayrı tipte farklılaştırdıklarını vurgulayan Özvar, üniversite denkliği konusunda da özellikle aracı şirketlere karşı “Sınavsız sadece parayla kayıt yaptıran öğrenciler var. A üniversitesine kaydolmuştur ama o okulu Türkiye tanımıyordur. Çocuklara her seneki çağrım, girin sisteme Türkiye’de hangi okulların diplomaları tanınıyor, bir bakın. Ne yazık ki Türkiye’de ve dünyada aracı gruplar var; çocukları suiistimal ediyorlar, paralarını alıyorlar,
Rusya’nın KKTC’ye direkt uçma talebinin bir benzerinin Kırgızistan’dan da geldiğini açıklayan Bakan Karaismailoğlu, “Kıbrıs’a turizm nedeniyle özellikle Kazakistan’dan çok müthiş bir trafik var şu anda” dedi... Karadeniz kıyısında çok büyük bir lojistik liman yapılacağını belirten Karaismailoğlu, “Karadeniz’de çok büyük bir hareketlilik var. Karadeniz’e kıyısı olan tüm ülkeler limanlarına yatırım yapıyor” ifadelerini kullandı...
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, bir zamanlar terör nedeniyle ikindi vakti kapatılmak zorunda kalan, sürekli heyelan ve darlığı nedeniyle araçların birbirine yol vererek ilerlemek zorunda kaldığı Siirt ile Bitlis arasındaki yola yapılan Bitlis Çayı Viyadüğü Birleştirme Segmenti Kaynak Töreni ile Bitlis Çevre Yolu ve Kavşağı açılış töreninin ardından bir grup gazeteci ile sohbet etti. Bakan Karaismailoğlu özetle şunları söyledi:
KKTC’YE DİREKT UÇUŞLAR: (Rusya’nın KKTC’ye uçuş talebi) Talep şifahen geldi,
Tarım ve Orman Bakanı Kirişci’ye göre kırsala dönüşün dinamosu kadınlar ve gençler olacak. Kırsalın yeniden dizayn edileceğini söyleyen Kirişci, “Köyler yaşam merkezi haline getirilemezse, uzaktan kumanda ile üretim yapılmaz” dedi. 76 ilden, 270 bin araçla İstanbul’a sebze ve meyve taşındığını, 140 bin kilometre yol kat edilirken de 117 bin ton karbondioksit salındığını belirten Bakan Kirişci, “1 kilo domates için 800 km yürümek mi lazım?” diye konuştu.
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci’ye göre kırsala dönüşün dinamosu kadınlar ve gençler olacak. Kırsalın yeniden dizayn edileceğini söyleyen Kirişci, “Köyler yaşam merkezi haline getirilemezse, uzaktan kumanda ile üretim yapılmaz” dedi. 76 ilden, 270 bin araçla İstanbul’a sebze ve meyve taşındığını, 140 bin kilometre yol kat edilirken de 117 bin ton karbondioksit salındığını belirten Kirişci, “1 kilo domates için 800 km yürümek mi lazım? İstanbul’u da, Erzurum’u da kurtaracak olan kent tarımı” diye
Türkiye’de kurallı tarım dönemi başlıyor. Tarım ve Orman Bakanı Kirişci, ihtiyaçlara ve kaynaklara bakarak planlı üretim yapılacağını vurgulayarak, “Başıboşluk bize bir şey kazandırmadı” diye konuştu.
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci planlı tarım ve hayvancılığın köşe taşlarından birini oluşturacak sözleşmeli üretim modelinin ilk örneği sözleşmeli besiciliği başlatmak için gittiği Erzurum’da sorularımı yanıtladı.
- Bütün tarım alanlarında planlı üretime geçilmesi gerektiğini söylüyorsunuz. Erzurum’da üreticilerle buluşmanızda “Dünyanın hiçbir yerinde ister üretirim, ister üretmem, onu üretirim, bunu üretmem gibi bir şey yok” dediniz.
Tarımsal üretimde de ülkenin kaynaklarını etkin ve verimli kullanmak zorundayız. 2002’de iktidar olduğumuzda 65 milyon nüfusumuz vardı, bugün 85 milyon. Geçici mülteci statüsüyle, koruma altında olan 4-4,5 milyonu üzerine koyduğunuzda 90 milyon. 2053 hedeflerimize ulaşmak için 31 yılımız var. 2053’de
İsrail’den Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanları düzeyindeki ziyaretleri, Ekonomi ve Sanayi Bakanı Barbivai’nin Ankara temasları izledi. Sanayi ve Ticaret Bakanlarının yanı sıra TOBB Başkanı ile de görüşen Barbivai, “İsrail, Türkiye ile ilişkilerini sıkılaştırmak ve bölgenin önde gelen iki ülkesi olarak hak ettiği yere geri getirmek istiyor. Mevcut küresel zorluklar, bölgesel ve küresel dönüşümler ve Türkiye ile İsrail’in bölgedeki mevcut durumu, bence, pratikte iki ülkenin tamamlayıcı yeteneklerini kanıtlamak için bir fırsat oluşturuyor. Doğu’dan tedarik zincirleri tıkandığında ve Avrupa’da bir savaş patlak verdiğinde, İsrail ve Türk kapasitelerinin birleşimi, ülkeler arasındaki ticari ve ekonomik işbirliği potansiyelini en üst düzeye çıkarabilir” dedi.
İki ülke arasındaki ilişkileri normalleştirme çabasında İsrail’den Türkiye’ye ziyarete gelen üçüncü isim Ekonomi ve Sanayi Bakanı Orna Barbivai oldu. İsrail Ordusu’nun ilk kadın Tümgenerali olan Barbivai siyasete