Doğan Heper

Doğan Heper

dheper@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Anketler bunu söylüyor.Neden böyle oldu?Avrupa'nın çifte standardı yüzünden."Avrupa Birliği bir Hıristiyan kulübüdür" diyenlerin istediği oluveriyor mu, ne dersiniz?* * *AMA yine de Türkiye'de ben ve benim gibi AB yanlısı birçok kişi var.Bunlar "daha çok refah", "daha çok özgürlük" ve bu ikisinin "kesintisiz sürmesi" için AB'de olmak istiyorlar.AB ülkelerinin sayısı 25'e çıktı ama hâlâ Türkiye'yi aralarında görmek istemeyen AB devletleri var.Bakın Merkel ve Chirac'a. Türkiye'nin AB üyesi olmaması için nasıl da çalışıyorlar.Bunlara Avusturya ve Hollanda da destek veriyor.* * *AKP hükümeti de Türkiye aleyhtarlarının eline bulunmaz bir koz verdi:Kıbrıs.Yıllardır Türkiye, "Kıbrıs BM'nin işidir" dedi durdu.Türkiye, Yunanistan ve İngiltere garantör devlet olarak Kıbrıs üzerinde söz sahibiydiler.Ama AKP hükümeti "Ek Protokol"ü imzaladığı günden beri Kıbrıs, AB'nin sorunu oldu.Yani Türkiye, tanımadığı halde, bir devlete, Güney Kıbrıs'a liman ve havaalanlarını açmak durumuyla karşı karşıya kaldı.Türkiye'nin AB'ye alınmamasını isteyenler Kıbrıs'a sarıldı.* * *PAPA'nın Türkiye gezisinden Başbakan Tayyip Erdoğan çok memnundu. Çünkü Papa ona, "Türkiye'nin AB üyeliğini desteklediğini" söylemişti.Bunu Erdoğan açıkladı.Ama Papa Vatikan'a döner dönmez, Papalık bunu lisan-ı münasiple yalanladı.* * *BU geziden benim aklımda kalan, Sultanahmet Camii'ndeki İstanbul Müftüsü oldu.İstanbul Müftüsü konuşmasıyla birçok Müslüman din adamının "1. sınıf" olduğunu ispat etti.Unutmadığım, daha doğrusu hatırladığım bir şey daha var. O da Fener Patrikhanesi.Kiliseler arası dostluk için Papa'nın ziyaret ettiği Patrikhane'yi yıllar önce ben de ziyaret etmiştim.Şadan Galipoğlu ile beraberdik.Galipoğlu, Şadan'ın kızlık soyadıydı, sonra, Yolaşan oldu.Uzatmayalım. İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Enstitüsü'nde öğrenciydik. Abdi Bey ödev vermişti. Patrikhane'ye gidilip görüşülecekti.Patrikhane yine gündemdeydi.O günlerde de patrik yanılmıyorsam Athenagoras'tı. Yardımcısı da Emilyanos. Emilyanos "Türk düşmanı" diye anılırdı.Ama bizi o, çok samimi bir şekilde misafir etti. Konuşmamız sırasında bize ve ona bir tas su, içinde tatlı olduğunu sonradan öğrendiğim bir kap ve birer de kaşık geldi.Ben bunları ne yapacağımı bilemezken, Yugoslavya'dan Türkiye'ye gelmiş olan Şadan'ın yaptıklarını taklit ederek mahcup olmaktan kurtuldum.Yanılmıyorsam, o gün uzun bir konuşma yaptığımız Emilyanos, sonradan Türk vatandaşlığından çıkarıldı ve Türkiye'den kovuldu.* * *TÜRKİYE'nin AB üyeliği ihtimali, dışta olanlar ve içte bunlara tepkinin doğurduğu menfi havayla çok zayıflıyor.Başbakan çıksa da açık seçik konuşsa, 72 milyonu aydınlatsa olmaz mı? AVRUPA Birliği bizi alacak mı derken, bu birliğe karşı olanların son aylarda Türkiye'de hızla arttığını gördük. Bir gazetemizin 1. sayfasında şunlar yazıyor:"Irak'ın bütünlüğü kâğıt üstünde. Kuzey Irak'taki Kürt yönetimi bayrak, orda ve anayasadan sonra milli marşı için de hazırlıkları tamamladı. Milli marş yasası yakında çıkıyor."Daha iki gün önce "Irak'ı böldürmem" diyen ABD Başkanı Bush'un kulakları çınlasın. KULAKLARIN ÇINLASIN BUSH Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz halkımızı uyardı:"Döviz geliri olmayan, dövizle borçlanmasın...""Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az."Başka ne denir? Döviz ÜNİVERSİTE Yeni üniversiteler açılıyor.Sonuç olarak, bunlar işsizliği önlüyor mu?Bunlar lise bilgisinden öte, yani araştırmacı gençler yetiştiriyor mu?Buralardan diploma alanlar en az bir yabancı dili iyi derecede konuşuyorlar mı?Hayır.3 soruya da hayır.Öyleyse üniversite yerine, meslek okullarının artırılması doğru olmaz mı?Hep yazılıyor.Gençlerimizin hayatıyla oynuyoruz.Adamı üniversiteye alıp mezun edince işsiz ordusuna nefer yapıyoruz. Yazık değil mi diye.Üniversiteler ülkenin ihtiyacı kadar genci almalı ve hakkıyla yetiştirmeli. O kadar.Bunun aksi bu ülkeye de, bu 72 milyona da ihanettir.Ama bu ihanet yıllardır tekrar ediyor. Mezuna iş bulun ALEVİLER Uzun süredir Aleviliğin üzerinde duruyoruz.Biz yazdıkça okuyucularımızdan mektuplar, hatta kitaplar alıyoruz.Özetle şunu söylersem yanlış olur mu: Ne kadar Alevi varsa o kadar Alevilik var.Bizim arzumuz bu 72 milyon içindeki Alevi kardeşlerimizin temsilcilerinin artık bir araya gelip Aleviliğin İslam inancı içinde mi olduğu, yoksa İslamdan ayrı bir din mi olduğu yolunda karar vermeleridir.Almanya'da Alevi ileri gelenlerin bu konuyu ele aldıklarını duyunca memnun olduk. Açıklamalarını bekliyoruz. Karar aşamasında TV'LERDE Günde ortalama 20 gazeteye bakıyorum. TV de odamda bütün gün açık duruyor.Haber TV'leri, özellikle de CNN Türk ve NTV baştan sona izleniyor.Akşamları büyük kanallardaki ana haber programlarını hiç kaçırmıyorum. Tartışma programları da benim ilgi alanım içinde.Dizilere de mukayese için bakıyorum.Tatil filan demeden bu yıllardır böyle devam ediyor. Beni tanıyanlar bunun böyle olduğunu bilir.Başka türlü dünyadan, dünya olaylarından hakkıyla haberdar olmamız, çeşitli fikir ve görüşleri bilmemiz, yayın kuruluşlarını mukayese etmemiz mümkün olur mu?İsterse bir değil on yüksek eğitim diplomanız olsun.Olmaz. Konuşamazsınız.Bunları niçin yazdım?Şunun için.Dünya değişiyor. Her alanda kendimizi yenilememiz lazım.İşte örnek: TV'de yeni bir oyun var. Aslında eski ama yeni diye önümüze getirildi."Bir Demet Tiyatro"dan söz ediyorum.Zamanında severek seyrediyorduk. Ama o geri kaldı."Avrupa Yakası" çıktı, komedinin farkını gördük. Artık eskiye, demode olana gülmüyoruz."Yeni olan güzeldir" diyen haksız mı? Mukayese onları haklı çıkarıyor. dheper@milliyet.com.tr Her komedi komik değil