Aleviler karar vermeli...

Not CHP lideri Baykal şimdi partisinin aleyhindeki manzarayı görünce, "AKP hükümetinin Aleviler için göstermelik şeyler yaptığını" söylüyor.Peki kendisi ne yapıyor?* * *AKP'nin Aleviler planında 3 aşama var.1) Cemevlerine yardım sağlanması.2) Cemevlerinin yasal statüye kavuşturulması.3) Alevilikle ilgili kamusal niteliği olan bir yapının oluşturulması.Alevi örgütlerinin büyük bir kısmı AKP'nin bu çalışmasına karşı çıkıyor, "Hele hele, bu çalışmaların başında Alevi olduğunu iddia eden AKP milletvekili Reha Çamuroğlu olmamalıydı" diyor.Bu konuda, belki de, Hacı Bektaş Veli Kültür ve Tanıtım Dernekleri Genel Başkanı Tekin Özdil'in söylediği söz çok şey ifade ediyor:"Başbakan, bugüne kadar hiçbir randevu talebimize yanıt vermedi. Alevilerin çoğunluğunu temsil eden örgütler dururken, ayrıkotu gibi olan bu insanlarla görüşmesini doğru bulmuyoruz."* * *BEN de geçmiş tarihlerde Alevilik üzerinde bu köşede birkaç kez durdum ve çok mektup aldım. Ve bu mektuplar ışığında şunu dedim:"Uzun süredir Aleviliğin üzerinde duruyoruz.Biz yazdıkça okuyucularımızdan mektuplar, hatta kitaplar alıyoruz.Özetle şunu söylersem yanlış olur mu: Ne kadar Alevi varsa o kadar Alevilik var.Bizim arzumuz bu 72 milyon içindeki Alevi kardeşlerimizin temsilcilerinin artık bir araya gelip Aleviliğin İslam inancı içinde mi olduğu, yoksa İslamdan ayrı bir din mi olduğu yolunda karar vermeleridir.Bakan Mehmet Aydın, 'Alevi, Sünni kadar Müslümandır' diyor.Bunu kabul etmeyen Aleviler de var. İşte onun için ortak açıklamada yarar var diyoruz."Önce onlar, yani "Ben Aleviyim" diyenler karar vermeli, sonra AKP onların kararı yönünde hareket etmeli.Doğrusu bu değil mi? GÜNEYDOĞU'DA oyları DTP'nin elinden alan AKP bu kez de Alevi vatandaşlarının oyunu CHP'nin elinden almaya kalktı. Güneydoğu kalkınmada geri kaldı.İşsiz genç çok. Bunlar PKK'ya malzeme oluyor.Öyleyse oralarda yatırım lazım.Bir yandan sınırda askeri tedbirler alınsın.Ama sınır içinde de yeni yatırımlar gecikmesin. Bunun içinse, hep söylüyoruz, gerekiyorsa bir "Güneydoğu kalkındırma vergisi" konulsun. GÜNEYDOĞU VERGİSİ ABD, bana göre, kaş yapayım derken göz çıkarıyor.ABD'nin Ankara büyükelçisinin kahvaltıda yaptığı "Kürt zirvesi"nden söz ediyorum. Elçi, ABD'den gelen 2 Kongre üyesini de "Kürt"lerle tanıştırdı.Oysa Ali Babacan dün "Barzani'nin PKK terörüne karşı, Türkiye'nin güvenini artıracak bir adımı hâlâ atmadığını" söylüyordu.Amerikalılar, İstanbul'da bazılarıyla "Kürt" diye konuşacağına Barzani ile konuşsalar barış için daha yararlı olurlar. ABD elçisinin "Kürt" zirvesi Türkiye'nin sorunu terör mü, daha çok demokrasi mi?Bize göre ikisi de.Ama bazı AB ülkelerine göre "daha çok demokrasi".Peki, bu ülkeler, Fransa'da "Ermeni soykırımı olmamıştır" demenin yasaklandığını, "Korsikalıyım" denilemediğini, Almanya'da Nazi partisi kurmanın yasak olduğunu, Avusturya'da seçimi kazanan Haider'ın hükümete girişinin önlendiğini demokrasiye uygun mu buluyorlar? AB'nin demokrasisi... İSTANBUL Hatırlarsınız değil mi, çok yazdık. Biz yazmaktan bıktık yetkililer okumaktan. Okumaktan diyoruz, çünkü yetkililer o zamanlar aradı ve engelleri anlattı. Ama artık engel kalmadı. Ha gayret.Kazlıçeşme'deki eski dericilerin arazisinden söz ediyorum.Ben bu 200 dönümlük arazinin hava, deniz ve kara trafiğine açık olduğundan ve "İstanbul'un eğlence merkezi" haline getirilebileceğinden söz etmiştim.Mahalle aralarında, konut alanlarındaki, trafiğe zararlı, park yeri olmayan, ikinci kapısı bile bulunmayan, imkânları, konforu bakımından adeta birer gecekondu bozması olan eğlence yerleri, barlar bu alanda yapılacak modern mekânlara taşınabilir. Hem de geç kalmadan bunu belediye ele alabilir, almalıdır.Bizim bu konuya dönmemize yeni bir haber yol açtı."Kazlıçeşme'deki fabrikaları 1990'lı yıllarda Tuzla ve Çorlu başta olmak üzere yurdun çeşitli yerlerine taşınan dericiler; Kazlıçeşme'deki fabrika arsalarını tek parça halinde satmak için birleşti..."İşte haber bu.Belediye eğlence yeri sahiplerini acele toplamalı ve Kazlıçeşme'de kurulacak "İstanbul eğlence merkezi" için önayak olmalı. Bu İstanbul'a, halkı rahatsız etmeyen, trafiğe zararsız, modern bir eğlence merkezi kazandıracak. Konut alanları da konutlara kalacak.Fena mı? Eğlence merkezi 3 OLAY VE Gazetelerimizin sürmanşetleri ve manşetleri "futbol" tarafından işgal edilmişken, başka çok önemli iki olay neredeyse es geçildi."Gazeteler, düşünemeyen başlar için kâğıttan beyindir" gibi yabancılara ait bir söz vardır.Bugün TV'ler de yazılı basına eklendi ve bunların artık ortak bir adı var: Medya.Medya kitleyi daha da etkin bir şekilde yönlendiriyor.Yani 4. kuvvet daha kuvvetle bastırıyor.Ama bu kuvveti TV'ler yerli diziler yoluyla, özellikle kadınlar üzerinde kullanıyor!Başa dönelim, yazılı basın da bazen şaşırıyor ve toplum için önemli bir habere yer bulamıyor. Oysa bu haber önemli olduğu kadar ilginç de olabiliyor.Yani girişte söz etmek istediğimiz iki buluş olayı gibi.ODTÜ, radara yakalanmayan madde ve cep ekranı bulduysa bu önemli ve ilginç bir haberdir.Bu iki olay gazetelerde gereken yeri almalıdır. Ama almadı. O da haber, öteki de ATMA BİRADER... Tayyip Erdoğan, "Bir gazete, 70 milyonluk bu ülkede, 15-20 milyon satmalı, diyor. Ve yol da gösteriyor: "Bizde 1 milyon satan gazete bile yok. Oysa güven telkin ederse satar."Patronlar Erdoğan'ın sözlerini inşallah okumamıştır. Yoksa ne zaman başbakanlığı bitecek diye heyecanla beklerler! Yani mevcut genel yönetmenlerin suyu kaynadı demektir!.. dheper@milliyet.com.tr 1 milyon tiraj mı?