"Klasik anlamda gazetecilik bitti."Dünyanın önde gelen medya temsilcileri, "Medya Davos"u diye de adlandırılan, Doğan Yayın Holding'in "Buluşma 2007"sinde tartıştı.Konu, "değişim"di.Ben, iki fakülte mezunu, Milliyet'te 43 yıllık gazeteci ve yıllarca İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde hoca olduğum halde bu tartışmalardan çok yararlandım.***YUKARIDAKİ tırnak içindeki iki söz de bu "buluşma"dan aklımda kaldı.Birinci cümlenin yorumunu size bırakıyorum.Ama ikincisi bizi yani gazetecileri ve sizi yani okuyucuları çok yakından ilgilendirdiği için konuşmakta yarar görüyorum.Beni tanıyanlar bilir, uzun süredir ben de bunu savunuyorum. Yani, "klasik gazetecilik bitti, artık çalışmalarımıza yeni bir yön vermeliyiz" diyorum.Tirajlar düşüyor.Öyleyse halk, okuyucu gazeteleri beğenmiyor demektir. Veya bundan, okuyucu, halk gazetelerin yerine başka vasıtaları koyuyor, haberleri onlardan öğreniyor, anlamı çıkartılabilir.***GAZETELER adeta birbirinin kopyası gibi.Hepsinde aynı rutin haberler veriliyor.TV'ler çoğaldı.Bu ne demek?Gazetelerin, habercilerin rakipleri arttı demek. Rutin haberleri oradan da, yani TV'den de öğrenmek, almak, anında, hem de bedavaya mümkün oluyor.Öyleyse yazılı basın, gazeteler buna karşı tedbir almalı.Peki bu tedbir ne olabilir?Bu tedbir, tabir yerindeyse "özel habercilik" olmalıdır."Özel haber" olmalıdır.Yani, böylece fark yaratmaktır.Herkesin sizin yaptığınız gazeteyi merak etmesini sağlamaktır.Acaba o gazete "ne yazmış", "ne yapmış" dedirtmektir.Okuyucuyu adeta tiryaki yapmaktır.Diğer habercileri her sabah şaşırtmaktır.Allah'tan, bu söylenilenleri yapan yani özel habere ağırlık veren bir gazete, Milliyet var.Ama ben bütün yazılı basın için düşündüklerimi söylüyorum, yazıyorum.***DOĞAN Yayın Holding'in "buluşma" toplantısında İsviçre Ringen Holding'in başkanının işte sözleri:"Yazılı basın artık habercilik anlayışını değiştirmeli.Her yerde haber var ama haberi özelleştirerek, farklılaştırmak gerekiyor.Klasik anlamda gazetecilik bitti..."Yani, ajanstan al, gazeteye koy, devri kapandı.Ben de bunu söylüyorum.Rutin haber kadar, özel haber de, haber yaratmaya da önem verilmeli. Yanlış mı? 'GLOBALLEŞME Amerikanlaşma demektir.' Kadıköy Avrupa, bizim Avrupa yakası da sanki Asya.Bunun başlıca sebeplerinden biri de Bağdat Caddesi. Avrupai bir cadde.Kadıköy Belediye Başkanı bu caddenin trotuvarlarını ikide bir yeniliyor.Pazar günü güneşli havada Kadıköy iskelesinde inip Moda iskelesine kadar eşimle yürüdüm.Aynı Belediye Başkanı acaba Kadıköy iskelesinden Altıyol'a kadar da olsa hiç yürümedi mi?Yürüse, oranın trotuvarları da herhalde Bağdat Caddesi'ninki gibi olurdu... Kadıköy Avrupa ama Bağdat'ta bir günde öldürülen ABD askeri sayısı 24.İki patlamada öldürülen sivil sayısı 88, yaralı sayısı ise 155.Irak'ta düzen yoktu, iyi ki Washington düzeni sağladı, değil mi? ABD İYİ Kİ VAR!.. GÖRDÜLER Kime karşı olursa olsun şiddet savunulamaz. Hele hele cinayet hiç...Hrant Dink alçakça cinayete kurban gitti.Devletin istihbarat örgütlerinin bu cinayeti işlenmeden haber alması ve tedbirli olması gerekirdi. Ama olmadı.Bir kişinin görüşlerine karşı olmak başka onun menfur bir cinayete kurban gitmesi karşısında feveran etmek başkadır. Hrant Dink'in, fikirlerine katılın katılmayın, o bu toprakların çocuğuydu.Demokrasi, azınlıkta olan fikirlere de yaşam hakkı tanımak demektir.Katil veya katiller, Dink'i öldürdüler ama demokrasimiz açısından düşündükleri sonuca varamadılar.Cenaze, ülkemiz insanının, demokrasiye, fikir özgürlüğüne bağlılığını ve etnik ayrımcılığa karşı olduğunu ortaya koydu. Türkiye, halkı ve devletiyle bu konularda Batı'dan daha ileri, daha medeni olduğunu ispat etti. Cenazedeki manzara diasporayı utandırmaya da yetti sanırım.ASALA'nın öldürdüğü 41 hariciyecimiz için ne kadar içimiz yandıysa Hrant Dink için de en az o kadar üzüldüğümüzü belirtelim.Ve Hrant Dink cinayetinin son olmasını dileyelim. Diaspora utansın MUAYENE Araç muayenesi için önce vergi dairesinden temiz kâğıdı almak gerekiyor.Bunun için vergi dairesine gidiyorsunuz. Orada uzun bir kuyrukla karşılaşıyorsunuz. En aşağı bir saat o kuyruklarda bekliyorsunuz.Memur sonunda bilgisayara bakıp sizin aracınızın borcu yoksa temiz kâğıdını veriyor. Bu vergi dairesine gitmek gelmek ve kuyrukta beklemek en aşağı 2 saatinizi alıyor.Sonra temiz kâğıdı ve muayene için yatırdığınız 105 YTL'nin makbuzu ile araç muayene istasyonlarından birine geliyorsunuz.Ama orada da kuyruk var ve bu kuyrukta da ortalama 1 saat bekliyorsunuz.Oysa muayene istasyonlarında vergi borcuna bilgisayardan bakılabilir. Yani vergi dairesi aradan çıkarılabilir. Muayene istasyonları özelleştirildi, daha çok memur muayene işiyle görevlendirilebilir.Ama devlet bu işi kontrol etmiyor. Halk da bir gününü aracının muayenesi için harcıyor. dheper@milliyet.com.tr Aracı olan yandı!
Tunca Bengin
Trump-Musk-Derin Devlet üçgeni...
9 Haziran 2025
Cem Kılıç
Yeni mezuna GSS borcu 2 yıl yok
9 Haziran 2025
Abdullah Karakuş
Bayram notları ve bayramlaşmalar
9 Haziran 2025
Hakkı Öcal
Netanyahu’nun intikamı çok acı olacak
9 Haziran 2025
Dr. Demet Erciyes
Çok uyku akıl sağlığını bozabilir mi?
9 Haziran 2025