Doğan Heper

Doğan Heper

dheper@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


BAŞBAKAN'ın sözleri ilginç:
"Doğu'ya huzur gelmeden Türkiye'ye huzur gelmeyecek. Biz kalkınma paketimizin içeriğini de hazırladığımız için açıkladığımız paket kağıt üzerinde kalmayacak."
Bu sözler onun kararlılığını gösteriyor.
İşin bir de zayıf yanı var, o da küskünlerin atağı işleri daha da karıştırmazsa Ecevit'in önünde 18 Nisan'a kadar, yani 1 - 1.5 aylık bir süre olduğu.
Sonra Ecevit iktidarda olursa tamam da, olmazsa Güneydoğu kalkınma paketi öncekiler gibi rafa mı kalkar, uygulanır mı, göreceğiz.
Ama görünen köy kılavuz istemez; bu son fırsat, bu kez de ekonomik önlemler uygulanmazsa bu ihmalin vebalini taşıyacak olanlar bunun altından kalkamaz.
Askeri başarı kazanılmış, Apo yakalanmış, ekonomik paketin maddi kaynağı bulunmuş, peki uygulamama ne anlama gelir?
Türkiye'yi sabote etme anlamına.
* * *
HER yıl Güneydoğu insanının büyük bir bölümü güneye, genellikle Adana yöresine pamuk tarlalarına mevsimlik işçi olarak akın ediyor.
Bu insanlardan bir bölümü de Karadeniz'in çeşitli illerine geçici olarak çalışmak için koşuyor.
Aldıkları yevmiye 2 milyon lira kadar.
Geçen mevsim Adapazarı'na kadar konvoy halinde kamyon kasalarında gelenlerin bir bölümü geri çevrilmişti.
Çünkü onları buralara kadar getiren aracılar, ucuz olsun diye o insanları en tehlikeli yolculuk şekliyle, açık kamyonla seyahat ettirerek sorumsuzluk örneği vermişlerdi.
Oysa Güneydoğu'da yatırımlar hızlansa o insanların ürettiklerinden hem kendileri, hem Türkiye kazanmaz mı?
Dağa çıkma yerine birçok genç çalışıp aldığı para ile normal insan gibi yaşamayı tercih etmez mi?
* * *
BUGÜN Adıyaman Kahta, Diyarbakır, Şanlıurfa, Kızıltepe ve Mardin'de kurulan tekstil ve konfeksiyon fabrikalarında çalışan yörenin kızları, Güneydoğulu genç kızlar var.
Ürettikleri çoğu yurt dışına satılıyor.
Doğu ve Güneydoğu'da işçi ücretleri Batı'ya oranla düşük.
Ama bu ücreti alan kızlar memnun, çünkü Batı'daki pahalılık bu yörelerde yok. Ve bu vasıfsız işçi konumundaki kızlar, bir süre sonra işlerinin ustası olunca ücretlerinin artacağını da biliyorlar.
* * *
DOĞU ve Güneydoğu'nun kalkındırılması için geçmiş yıllarda temeli atıldıktan sonra atıl bırakılan sanayi tesisi sayısının 130 kadar olduğu hesaplanıyor. Faaliyetteki tesislerinse düşük kapasiteyle çalıştığı görülüyor.
Devlet her şeye rağmen altyapı yatırımlarına devam ediyor. Devlet kişi başına en çok harcamayı Güneydoğu ve Doğu'ya yapıyor. Fakat bunlar yetmiyor.
Terör, yatırımı kaçırıyor; yatırımın yokluğu teröre uygun zemin yaratıyor. Bu fasit daireyi kırmanın bir yolu olmalıydı.
Oldu.
Güvenlik güçlerinin başarısı ve aynı anda ekonomik canlılığı sağlayıcı önlemler...
İşte şimdi bunun bir ayağı hazır, ikinci ayağının ele alındığını da Başbakan'ın açıklamaları ortaya koydu.
Uygulama; niyet ve paket kadar samimi olursa bu fasit daire kırılır.
Güneydoğu'da kanayan yara durur.




Yazara E-Posta: dheper@milliyet.com.tr