Doğan Heper

Doğan Heper

dheper@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bu da bizim milli eğitimimiz için yüz karası.* * *MİLLİ eğitimin yüz karaları bununla bitmiyor.Bu yıl da özel okul ücretlerine zam geldi. Hem de yüksek zamlar.Yine de velilerin bir kısmı boğazından keserek çocuğunun özel okul ücretini ödeyecek.Niye?"Özel okulda en az bir yabancı dili çocuğum öğreniyor" diye.Çünkü 70-80 kişilik sınıflarda, devlet okullarında, haftada birkaç saatle, yabancı dil öğrenilmiyor.Tecrübeyle bilinen bir gerçek var. Bugün devlet lisesinde öğrenilen yabancı dil "Yabancı dil biliyorum" demeye yetmiyor.Globalleşen dünyada, artık gençlerin en azından İngilizce bilmeden iyi iş sahibi olmaları ise imkânsız gibi bir şey.* * *ÖZEL üniversitelerde de benzer durum var.Öğrencilerin ve velilerin çoğu yabancı dille eğitim yapan bu özel üniversiteleri tercih ediyor.Oysa vakıf üniversiteleri bu yıl yüzde 5-28 arasındaki oranlarda ücretlerini yükseltti.En pahalı yüksek öğretimin verildiği okullar sıralamasında 20 bin YTL ile Koç ve Sabancı üniversiteleri başı çekiyor.Öğrencilerin en çok tercih ettikleri özel üniversitelerin ortalama ücreti ise 14 bin YTL oldu.* * *YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, hukuk fakültelerindeki eğitim süresinin 5 yıla çıkarılacağını belirterek, "Her hukuk fakültesinin ihtiyacına göre çeşitli dillerde hazırlık sınıfları açılacak. Belli bir süre yeni hukuk fakültesi açılmayacak" dedi.Bir bakıma YÖK Başkanı Teziç müjde vermiş oldu.İki müjde:1- Hukuk mezunları yabancı dil bilecek.2- Bir süre, yeni hukuk fakültesi açılmayacak.Bir zamanlar topu topu iki hukuk fakültesi mevcuttu.Bugün mantar gibi hukuk fakültesi bitiyor. Sayı 34'e vardı. Ama çoğunda yeterli öğretim üyesi kadrosu yok.Bundan böyle hukuk mezunları dil bilecek ve dersler hocasız geçmeyecek.Darısı diğer fakültelerin başına... Onlar için YÖK Başkanı'ndan beklediğimiz müjde henüz gelmedi.* * *Cumhuriyetten bu kadar yıl sonra hâlâ "çıkmaz" yenir yutulur gibi değil.Milli eğitimi varlıklıların istifadesinden kurtarmanın ve bu yararlanmayı yaymanın zamanı geldi, geçiyor. ÜNİVERSİTELERDEKİ çeşitli fakültelere yerleştirilenler dün belli oldu. Bu demektir ki binlerce gencimiz için yaşam çizgisinin başlangıç noktası belirlendi. Bunların bazısı istedikleri, yani birinci olarak yazdıkları, tercih ettikleri yerlerde okuyup meslek sahibi olacak. Ama binlerce gencimiz birinci derecede tercih etmediği bir fakülteye girip tercih etmediği bir mesleği ömrünün sonuna kadar uygulamak zorunda kalacak. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün koyu renk bir elbisesi yok mu?Mesela Gül Lübnan'da görüşme masasındaki tek açık renk giysili bakandı, hatta şahıstı.Yıkıntıları da bu elbiseyle, yalnız bir farkla, ceketini çıkarmış olarak gezdi.Yoksa Bakan Gül, açık rengin kendisine daha yakıştığını mı sanıyor?Oysa T.C. Bakanı koyu renk giymeli. Koyu renk elbise Fatih Terim, "Kebap yemem, suşi isterim" demiş.Adam, 110 bin YTL maaş alınca sınıf atladığını sanıyor.Oysa onun hangi sınıfta olduğu bizi pek de ilgilendirmiyor.Milli Takım'a sınıf atlatsın yeter... SUŞİLİK ADAM ARAPLAR Türkiye'de, Lübnan'a "barış gücü" askeri göndermek veya göndermemek için uzun münakaşalar yapıldı.Yani, Türkiye İsrail'in Lübnan'ı işgaline çok önem verdi.Türklerin verdiği önemi Arapların çoğu verdi mi?Hayır.Bakın, Lübnan konusunda yapılması planlanan "İslam Ülkeleri Parlamento Başkanları Toplantısı" yapılamadı.Arap ülkelerinin bir kısmının ilgisizliği nedeniyle.Bu köşede, Mısır'ın ve Suudi Arabistan'ın, Lübnan'a ilgisizliğine birkaç kez dikkat çekmiştik.Bu kez bu ilgisizliğin daha geniş kapsamlı olduğunu görmekle adeta şaşırdık.Olayın gelişme şeklini bir gazetemiz sürmanşetten "Ayıp" diye verdi. Hakikaten ayıp...Savaşın en ateşli günlerinde, Arınç'ı arayan Lübnan Meclis Başkanı Berri, "Bir şeyler yapın. PAB'ı olağanüstü toplayın" ricasında bulundu. Arınç da bu çağrı üzerine hemen harekete geçti.47 üye ülkeye yazıyla çağrı yapıldı, 10'u başkan düzeyinde olmak üzere ancak 22'sinden cevap geldi. Oysa toplantı yapılabilmesi için yarıdan bir fazla katılım gerekiyordu. Toplantı iptal edildi.Arınç, "Bazı ülkeler bir kez daha imtihanı kaybettiler. Şartlar uygun olsaydı zirveyi Beyrut'ta toplayacaktık ama duyarsız davrandılar" dedi.Gördünüz değil mi?Arapları Türkiye korumak istiyor, Araplar değil... İhanet içindekiler MORTGAGE Hükümetlerin, politikacıların uzağı görmesi gerekir. Oysa bizimkilerin çoğu burunlarının dibini bile göremiyor.İşte "mortgage yasası".Hani çıkacaktı? Bir, davul zurna çalınmadığı kaldı. Oysa Meclis tatile girdi. Yasa yok. Yani çıkmayacak.Bir yıl önce 9 Haziran 2005 günü ne yazmışız:"Herkes adeta mortgage'ı bekliyor. Sanki mortgage çıkınca konutlar bedava olacak. Hadi bedavayı bir yana bırakalım, sanki ev fiyatları çok ucuzlayacak.Oysa, yok öyle şey.Peki, nereden çıktı bu olmayacak ucuzluk?Bakan Şener'in sözlerinden ve bazı TV programlarından. Boğaz'daki villalar, yalılar TV'lerde gösterildi, vatandaş adeta heveslendirildi.Oysa, konut sahibi olmayan vatandaşların çoğuna, en büyüğü 75 metrekare olan daireler lazım."Bunları söyleyeli bir yıl geçti sayılır.Bu arada, son günlerde Türk parası sessiz sedasız yüzde 25 değer kaybetti. Yani konutlar en az yüzde 25 pahalandı. "Mortgage" kanunu ise çıkmadı.Bizim, bir yıl sonrayı bile göremeyen politikacılarımız ne diyor?Susuyor.Özellikle de Bakan Şener. dheper@milliyet.com.tr Bakan susuyor