Doğan Heper

Doğan Heper

dheper@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

“Türkiye’nin bölünme gibi bir sorunu yoktur”.
Bunu Başbakan ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan söyledi.
Aylar önce, 25 dakika süren, demokratikleşme paketini açıklarken Başbakan böyle konuştu.
Evet, Türkiye’de etnik bölünme olmadı ama insancıl bölünme oldu. 76 milyon ikiye bölündü.
2 grup birbirine düşman edildi.
Ve bunu önce Başbakan Erdoğan yaptı...
Yani Türkiye’de bölünme diye bir sorun vardır ve bu çok tehlikeli bir hal aldı.
***
Başbakan AKP’ye oyu tüm Türk halkından istemiyor.
O adeta “bana yüzde 50’nin oyu yeter” diye konuşuyor.
Yani yüzde 50’yi yanına, diğer yüzde 50’yi karşısına alıyor. O yüzde 50’yi öbür yüzde 50 ile çarpıştırıyor, birbirine düşman ediyor.
İşte böylece Türkiye’yi ikiye bölüyor. Oysa ondan beklenen 76 milyonu memnun etmesi değil mi? Çalışması ile başarısı ile halka verdiği huzur ile ekonomik rahatlık ile saygınlık ile 76 milyonu memnun etmesi...
Ama onun seçim taktiği “böl, iktidar ol ve yönet”.
Yani “yarımı memnun et ve iktidar ol, bu daha kolay”.
***
Mahalli seçim arifesinde bir konu da şu:
Seçime katılanların birçoğunun mahalli seçime girdiklerini unutması. İdeolojik bir propagandayı tercih etmesi.
Yani hizmeti unutup, siyaset yapması. Mahalli adayı dinliyorsunuz, kişi sanki partisinin lideri. Sağ veya sol ideolojinin methini yapıyor, anlatıyor da, anlatıyor. Oysa bir seçmen olarak senden o mahallede, o semtte yaşayanlar lehine eskiden farklı neler yapabileceğini merak ediyoruz.
Benim yaşam bölgemi daha rahat, daha güzel yaşanır hale nasıl getireceksiniz onu bana anlatın. Siyasi propagandayı parti liderlerinize Ankara’ya bırakın, olmaz mı? Siz nasıl hizmet edeceksiniz, ben sizden onu dinlemek, öğrenmek istiyorum.
***
İstanbul seçmeni olarak, benim şikâyetim bölgemin yetkililerinin sokakları dolaşmaması. Aksaklıkları yerinde görmemesi. Güzel ve acele çözümler bulmaması ve seçmene anlatmaması.
Bu seçim inşallah böyle mahalli yönetimleri başa getirir.

Haberin Devamı

AKP OYU Artar, azalır!...

Bu hafta sonu seçim var.
Hafta başı da yeni bir hayat...
Çünkü bu seçim sanki mahalli seçim değil de “referandum”. Böyle bir algı yaratıldı.
Kim kazanacak. AKP mi, muhalefet mi?
İşte bu seçimde bu sorulara cevap bekleniyor. Bu cevabı da kısmen bu hafta sonu akşamı veya mutlaka önümüzdeki hafta başı öğrenmiş olacağız.
Seçim sonucu Tayyip Erdoğan için önemli.
Çünkü tek başına AKP o.
Yolsuzlukların hepsi, hükümetin başı olduğu için ve yolsuzluk ettikleri iddia edilenleri savunduğundan ona yıkıldı.
Ve o, bütün muhalefete ve cemaate meydan okudu.
Bu çelişkide seçmen “hakem” sayılabilirdi, öyle de olacak.
Şimdi merak edilen hakemin ne karar vereceği.
Ben bir zamanlar “madem, ‘İvedik 4’ seyirci rekoru kırıyor, öyleyse seçimi de AKP kazanabilir” demiştim.
Sonra, halkımızın büyük bir kısmı “ama iyi şeyler de yapıyor” mazeretini seviyor, öyleyse AKP oy kaybetmez, tahmininde bulunmuştum.
Üstelik, içerikli muhalefet yapan bir muhalefet olamadığı da meydandayken.
Eğer bunlara rağmen muhalefet oyunu artırır da, AKP’ninki düşerse çoğunluk “bak senin tahminin tutmadı, beklenen oldu” diyecektir.

Haberin Devamı

ŞAM İLE Barış ve savaş

Haberin Devamı

“Sıfır sorun”...
Lafta kaldı.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu söylerdi.
Komşularımızla hiç problemimiz olmayacak, barış içinde yaşayacaktık.
Ama nerde.
Sıfır sorun, sıfır barış oldu.
Ve bunu o Dışişleri Bakanı Davutoğlu becerdi!..
Şimdi her an savaşa girebiliriz.
Bunu, birkaç gün önce CHP lideri Kılıçdaroğlu haber vermişti.
Seçimden önce Başbakan Erdoğan’ın komşularımızla savaş istediğini, savaş çıkacağını söylemişti.
Kılıçdaroğlu nasıl olduysa hayatında belki de ilk defa “tam isabet” yaptı.
Ama ekseriyet savaş istemiyor.
Savaş kargaşası belki Erdoğan’ın işine gelir.
Savaş kargaşası belki Esad’ın da işine gelir.
Ama benim 76 milyonum ve Suriyeli kardeşim barış peşinde.

ANLAYANA SİVRİSİNEK SAZ...

* ”Yeşilçay midesindekileri çıkardı”.
Hıyıra salatalık der gibi bir şey...
* Başbakan: “Din içinde paralel din kurdular”.
Paralelle bozmuş.
* ”Hâkimle, hekime Allah muhtaç etmesin”.
Eskiler bugünü nasıl da görmüş.
* Bu günler de geçer.
Gelen gideni aratır unutmayalım.
* Rehabilite merkezi açıldı.
Bizim liderler için mi?
* Kılıçdaroğlu: Yürekli bir savcı arıyorum.
“Arayan Mevlasını da bulur ...” değil mi?
* Korku filmlerimiz komik.
Siyasi hayatımız gibi.
* Mide bulandıran gece.
Yanlış anlaşılmasın, Twitter’ın kapatıldığı gece değil.
* Bakkal teröristleri yakaladı.
Polisle iş değiştirseler ya!...
* ”Devlet hastanelerinde 1. sınıf hizmet”.
Belli, sen hiç hastaneye düşmemişsin.
* Kadın şeriften emrindeki erkek polise ahlaksız teklif!
Dünya tersine döndü mü, ne?
* “Dört bir taraf”
“Dört karşı taraf” daha doğru olmaz mı?
* Aranan insanlık
Ara ara belki bulursun.
* Muhalefeti kiraladılar.
Ya sizi satın mı aldılar.
* Savaş heveslisi değiliz.
Barış da...
* 20 dakikada 529 idam kararı
Rekor yalnız sporda kırılmaz ya...