Türkiye adeta dişleri, tırnakları sökülmüş bir aslan gibi kendisine saldırtılan azgın kurtlarla savaşıyor.
Galip gelse de yara almaması mümkün mü?
Bu dış saldırılar yetmezmiş gibi bir de içte huzur, uzlaşma, birlik, bütünlük yok.
Bugünkü kritik durum tarihte kaç kez yaşandı acaba?
Türkiye bugün grisi olmayan bir ülke haline geldi.
İkisinin ortası yok.
Ya hep, ya hiç.
Üç ay önceye kadar Türkiye'nin en muteber sayılan işadamlarının, bugün iki bin yıl hapsi isteniyor.
Peki yıllarca bu iki bin yıllık cezanın oluşmasına yol açan hukuksuzluklara kimler göz yumdu, hala onlar ortada yok.
Kralları yaratan da Ankara, yarattığı kralların kellesini isteyen de aynı Ankara...
Peki Ankara'nın bu süreçte hiç mi günahı yok?
Herkes "var" diyor, günlerdir bağırıyor, ama yolsuzlukların siyaset ayağına hala sıra gelmiyor.
Bu arada siz huzuru, birliği, bütünlüğü, adaleti, eşitliği, gelir dağılımında ıslahatı beklerken bir de bakıyorsunuz emekli başsavcı, Cumhurbaşkanı'nı ve Anayasa Mahkemesi'ni suçluyor. Anayasa Mahkemesi ona karşı ağır bir yanıt yayımlıyor.
O da yetmiyor. Anayasa Mahkemesi Başkanı da cevaben konuşuyor.
O da yetmiyor, mahkemenin ikinci başkanının eşi de kavgaya katılıyor.
Bu tartışma hiç olmaması gereken bir gelişme olduğu için üzerinde duruyoruz.
Yani "bir bu eksikti" denildiği için.
Anayasa Mahkemesi'nin Türkiye'de çok önemli, çok hayati görevi var.
Bu görevler Anayasa'nın 148. maddesinde sayılıyor.
Bu görevler arasında; yasaların ve Anayasa'nın yapımında, bazı maddelerin değiştirilmesinde önceden Anayasa Mahkemesi'ne danışma, görüş alma yok, görüş bildirme yok.
Bakın partilerin kapatılmasını zorlaştıran Anayasa değişikliği ihtilafa neden oldu. 69. madde değişikliğine Anayasa Mahkemesi alışık olmadığımız bir şekilde itiraz etti. Hükümet de bu alışılmamış şekildeki itiraza, alışılmamış şekilde uydu.
Tüm bunlar Türkiye'yi de, akılları da karıştırdı.
Çeşitli yorumlar, ültimatom yakıştırmaları, kuvvetler ayrılığına aykırılık iddiaları, kim telkinde bulundu şüpheleri, ihsası rey konusu; bunların hepsi soru işaretleri doğurdu. Çırpıntılı siyasi hava hiç yoktan aşırı dalgalandı.
Öyleyse; 69. madde değişikliği gibi siyasi hayatı çok etkileyecek durumlarda, Anayasa değişikliği teklifi hazırlanırken, yapılanın sonradan bozulmaması için, Anayasa Mahkemesi'yle bir ön görüşme yapılsa, görüş alınsa iyi olmaz mı?
Bunun hukuki bir yolu bulunabilir veya gayri resmi olarak üyelerle tek tek de görüşmeler yapılabilir.
Böylece 69. madde değişikliğinde olduğu gibi, hükümet de, Meclis de, yasama da müşkül durumda kalmaz, Türkiye de karışmaz.