Doğan Heper

Doğan Heper

dheper@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Türkiye Cumhuriyeti büyüklüğünü bir kez daha gösteriyor.
Balkanlar'dan akıp gelenleri Türkiye bağrına basıyor.
Bir zamanlar Bulgaristan'dan gelen 300 bin kişi gibi...
Bir zamanlar Kuzey Irak'tan gelen 400 bin kişi gibi...
Türkiye mozaikinde herkesin ortak yeri var.
Türk kimliği altındaki bu mozaik, homojen bir mozaik; bu mozaikte ayrılık yok; bölücülük yok; birlik beraberlik, bütünlük var. Yek vücut olma var.
İşte onun için, başı sıkışan Kuzey Iraklı da olsa, Bosnalı da olsa, Kosovalı da olsa, Kırcaalili de olsa, Kafkasyalı da olsa Türkiye'ye koşuyor. Türkiye onları kucaklıyor.
Onlar biziz, kardeşiz.


İyi örnek emsal olsa

Dünya mı değişti, bizim bazı liderler mi?
"Ben seçimden önce, zam yapacağımı açıklayacak kadar enayi miyim?"
Bu söz Turgut Özal'a ait.
Ama o sözün içindeki anlam tüm politikacılarımıza.
Hatırlayın; "seçim ekonomisi" diye bize özgü bir terim de var.
Seçim ekonomisi, seçimden önce zam yapmama, seçimden önce gecekondu yapılaşmasına göz yumma, seçimden önce maaşlara, ücretlere zam gibi ahlaka uygun olmayan davranışlar bizim yönetim dünyamıza ait değil mi?
Şimdi istisnai bir durum doğdu.
İnşallah o istisna genelleşir...
Bir dönüm noktası oluşur.
* * *
BAŞBAKAN Ecevit'in tutumundan söz ediyorum.
Ecevit alışkanlığımızı bozdu. Gelenekleri yıktı.
Benzine, motorine, gazyağına, tüpe seçim öncesi her gün zam var.
Türk Hava Yolları başta olmak üzere ulaşım fiyatlarına da.
Yani; seçim var ama seçim ekonomisi yok.
Oy için ulufe dağıtılmıyor.
Ölçü dışı ücret zammı yok.
Ekonominin gereği ne ise olan o.
* * *
SEÇİM öncesi övünme kampanyası da yok.
Vatandaş hatırlar, biz Ortak Pazar'a girmeden, girmişmiş gibi nasıl bayram havasına sokulmuştuk.
Eğer Apo, o her şeyden bayram çıkartanların döneminde yakalanıp Türkiye'ye getirilseydi kim bilir neler olurdu?
Oysa bugün "Apo'yu yakaladık, Türkiye'ye getirdik" diye övünen yok. Bunu meydanlarda seçim malzemesi olarak kullanan yok.
MED TV'yi susturma başarısını televizyonlarda seçim propagandası için araç olarak görenler yok.
İstanbul'da, Çankırı'da çeşitli yerlerde suikaslar, sabotajlar yapanlar yakalanıyor. Bunu oya tahvil etmek için dünyayı ayağa kaldıranlar yok.
Tüm bunlardan sonra karases Metin Kaplan da Almanya'da ele geçiriliyor. İktidarın bunu kullanma teşebbüsü de yok. "Biz yaptık ettik, yakaladık" diyen de yok.
Adeta Türkiye değişti. İlk kez bir olumlu değişim için "Hayret biz böyle değildik" diyebiliyoruz.
Bu bir Ecevit hastalığıysa, sirayetini diliyoruz.
Eleştirilecek şu kadar çok olay arasında kutlanacak, övünülecek, methedecek noktalar da varsa, bulunabiliyorsa, onları da konu etmek görevimiz.
İyi işleri yapanlarla, örnek davranışta bulunanlarla, liderlerle, politikacılarla, partilerle vatandaş olmaktan öte hiçbir bağımız, yakınlığımız, ilgimiz olmasa da.
İyi örneklerin Türkiye'de çoğalması temennisiyle tüm okuyucularımın Kurban Bayramı'nı kutlar, sağlıklı, neşeli bir bayram dilerim...



Yazara E-Posta: dheper@milliyet.com.tr