Doğan Heper

Doğan Heper

dheper@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

LAZARONİ Fenerbahçe'de başarılı olamadı, işine hemen son verildi.
Türkiye'de bugünkü Meclis başarısız.
Yürütmenin gölgesinde kalmış, sinmiş.
Yönetimse, hükümetse genel kabul görmüyor. Normal ilkeler üzerine değil soruşturmaları aklama amacı için oy hesabıyla kurulmuş.
Partiler kör dövüşünde.
Ülkedeki kaosun temelinde bunlar yok mu?
Var.
Peki böyle sürebilir mi?
Süremez...
Öyleyse yapılacak olan nedir?
Demokrasi içinde yapılacak olan nedir?
Yapılacak olan Meclis'i fesh edip yeni seçime gitmektir.
Sonuç; şöyle çıkarmış, böyle çıkarmış bu mazeret olamaz.
Kaosun ilacı seçimdir.
Bu ilaç ameliyatı önler.
Ama ülkeyi seçime götürecek bir anayasal müessese yok.
Yani birçok ülkede olan, bugün bizdeki duruma benzer durumlar için Cumhurbaşkanı'na verilen, Meclis'i fesih yetkisi bizde yok.
O zaman bu paslı kilidi kim açacak?
Bugünkü düğümü kim çözecek?
65 milyonu ilelebet "yoğun bakımda" tutmaya kimin hakkı var?
Yani; Fenerbahçe kötüye gidiyor ama Lazaroni'yi değiştiremiyor.
Olacak şey mi bu?
İşte Türkiye'nin belki de birinci sorunu burada.
* * *
ANAYASA değişikliği...
Yarı başkanlık...
Başkana Meclis'i fesih yetkisi...
Türkiye'de zaman zaman bu tartışıldı, bugün de tartışılıyor.
Cumhurbaşkanı Demirel'in de, Cumhurbaşkanı'nı halkın seçmesinden yana olduğu biliniyor. Meclis'i fesih yetkisi ile de donatılmış bir Cumhurbaşkanı... Yani yarı başkanlık sistemi.
Hepsi düşünülmeli, bugünkü çıkmazdan ders alıp, gelecek için yeni anayasal çözümler üretilmeli.
Ama bunun bir entellektüel hazırlık zamanı, bir süre, konsensüs için arayış gerektirdiğini de herkes biliyor.
Oysa Türkiye'nin bu kadar zamanı yok...
Öyleyse acil tedbir ne olabilir?
"Demokraside çare tükenmez" lafının büyüsüne kapılıp hep çare arar halde mi olacağız?
Yoksa engeli hemen aşmaya yarayacak bir "maymuncuk çare" mi bulacağız?
* * *
BU çare Meclis'in kendisidir.
Bu Meclis tarihe "devrim yapan" bir Meclis olarak geçmek istiyorsa, bu şuurdaysa çıkmaza el koyması gerekiyor.
Kolay değil ama bunu yapması gerekiyor.
Genel başkanları, onların etraflarındaki bir avuç "evet efendimci"yi, çapsızları atlayarak veya ikna ederek çıkış noktası yaratması gerekiyor.
Gücünü milletten alan 450 - 500 akıllı adamın önünde hiçbir kuvvet duramaz.