DEMOKRASİ sağlık gibidir, kıymeti kaybedince anlaşılır.
Bugünlerde demokrasinin tehlikede olduğundan söz edenlere rastlıyorsunuz değil mi? Bir yanda bu felaket habercileri var, öte yanda günlük olayların girdabında çabalayanlar.
Ama bu iki grubun dışında hayati ve kalıcı konular üzerinde kafa yoranlar da var. Demokrasinin sıhhati için...
TÜSİAD gibi...
* * *
BUGÜN Türkiye'de bilinen, görülen bir gerçek var.
Kim ne derse desin Türkiye'de istikrar sağlanamadı.
Bunu rejime, sisteme bağlayanlar da var. İnsana bağlayanlar da. Ama sonuç aynı. Türkiye salıncakta; bir o yana bir bu yana.
Büyük Birlik Partisi desteğini çekince koalisyonun ayakta kalması bir hesaba göre 9 oyluk bir fazlalığın himmetine kaldı.
İktidar güçsüz, muhalefetin de iktidar olabilecek gücü yok, ama iktidarı devamlı zorluyor...
Bakın; Türkiye'deki yönetim zaafiyetinin ispatı sayılabilecek tek bir örnek; aylardır TRT Genel Müdürlüğü'ne atama yapılamıyor...
Bu, hükümetin oturmamışlığının göstergesi sayılmaz mı?
Dün bir gazetemizin manşetten verdiği haber, İçişleri Bakanı Akşener'in emniyet müdürleri kararnamesini Erbakan'a onaylattıktan sonra değiştirerek Demirel'e götürdüğü yolundaydı.
Şimdi siz gelin Türkiye'de uzlaşmış, güçlü bir hükümetten, yani ülke yönetiminde istikrardan bahsedin.
Mümkün mü?
* * *
PEKİ bu istikrarsız ortamda TÜSİAD'ın önerilerini kim ele alacak, inceleyecek, yasallaştıracak?
TÜSİAD'ınki iyi niyetli bir girişim.
Bir entellektüel çaba.
Ama pratikte sonuç vermesi için bugünkü siyasi ortam elverişli mi?
Daha doğrusu ortada bir fasit daire var...
Bunu kırmanın yolu belki de işe "A"dan başlamakta yatıyor.
Seçim kanunu, seçim sistemi, partiler kanunu değişmeden bu iyi niyetli önerileri kim ele alıp hangi ekseriyetle yasalaştırabilir?
Hatta TÜSİAD'ın teklifleri, bazı kanunlar mevcutken kamuoyunda nasıl tartışılabilir?
* * *
TÜSİAD cesur bir atılım yaptı.
Türkiye'nin sorunlarını saptamakla kalmadı, çözüm önerilerini de sundu.
Bu bile demokratik bir açılımdır.
Bir yerden başlamak gerekiyorsa, işte başlangıç noktası; tartışalım...
Önerilerin bir bölümüyle mutabık olmasak bile... Bir bölümünü gerçekçi bulmasak bile...
* * *
TÜSİAD'ın önerileri önemli bir siyasi vesika olarak gündemmizi değiştirecek niteliktedir.
Bu çalışmanın, tarihi bir belge olarak arşivlerde tozlanması değil hayata geçirilmesi için hızla ve özellikle de siyasi partilerimizce ele alınması gerekiyor. Her şeye rağmen tartışılması gerekiyor.
21. yüzyılın eşiğindeki Türkiye eğer çağa uygun gelişim içinde olacaksa, politikacılarımız bu önerileri gözardı edemezler, etmemeliler.
TÜSİAD hazırladığı için değil, arayışlara cevap sayılabileceği için...
Bugünkü siyasi tablo karamsar bir görünüm veriyor diye Türkiye çağdaş bir devlet olma hedefinden vazgeçemez.
