Doğan Heper

Doğan Heper

dheper@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Doğan Heper

BAYRAMINIZ kutlu olsun.
İslam'ın iki bayramından birinin, Kurban Bayramı'nın ilk günündeyiz.
Bir bölümümüz bu dini geleneğin, ibadetin icaplarını klasik şekilde yerine getirirken, diğer bir bölümümüz o geleneğin sağladığı imkanla tatil yörelerindeyiz.
Toplumda yerleşmişle yeninin yarışması var.
"Bayram evlerde eş dostla, akraba ve ahbapla kutlanır."
"Bayram bir tatil vesilesidir, şehirden uzaklaşılır."
Bugün iki anlayışı birden yaşıyoruz.
Bu; örf, adet ve geleneklerimizi inkar anlamı taşımıyor. Önemlerinin azaldığı manasına da gelmiyor.
Belki de bayramlar artık daha geniş bir kapsam kazanıyor.
Kutlama alanı, mekanı genişliyor.
* * *
ASLINDA Türk insanının tatili çok ama tatil yapmıyor.
Nasıl oluyor bu?
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği böyle söylüyor:
TÜRSAB'ın saptamalarına göre dünyanın her ülkesinden turistin geldiği 65 milyon nüfuslu Türkiye'de yılda sadece 8.3 milyon kişi yolculuk yapıyor.
Bu da Türkiye'de iç turizmin ülkenin turizm olanakları ve nüfusuyla orantısızlığını ortaya koyuyor.
Oysa başta da dediğimiz gibi aslında tatili bol bir ülkeyiz.
Bir hesaba göre bu yıl tam 114 gün tatil var.
Bu 114 günün içinde 14 ulusal ve dinsel bayram da var.
* * *
TATİL günlerinin çokluğu pek çok kişi gibi DYP İstanbul Milletvekili Namık Kemal Zeybek'in de dikkatini çekmiş.
Zeybek'in geçen yıl TBMM Başkanlığı'na verdiği yasa önerisi Ramazan Bayramı ile Cumhuriyet Bayramı için bir gün, Kurban Bayramı için iki gün tatil öngörüyor, onların dışındaki tüm tatilleri kaldırıyor.
Yasa önerisinin gerekçesinde; Türkiye'nin en çok tatili olan ülkeler arasına girdiği de belirtiliyor. Tatil öncesi ve sonrası gevşeklik de eklendiğinde bu durumun uzun iş günü kayıplarına yol açtığı vurgulanıyor.
Üstelik bu tatiller Türkiye Seyahat Acentaları Birliği'nin belirttiği gibi turistik bir amaca da hizmet etmiyorsa tam anlamıyla boşa geçmiş bir iş günü olarak sokağa atılmış sayılabiliyor.
* * *
BAYRAM ziyaretlerinin yerini turistik gezilerin almasını yeni ilişkiler arayışında bir mesafe katediş olarak da görmek mümkün.
Bu da sevinilecek bir gelişme sayılmalı.
İnsanımız etrafındaki dar çemberi kırıp taşmak istiyor.
* * *
İSTER geleneksel şekliyle, ister yeni şekliyle kutlayalım, bayramlar bizi birbirimize yakınlaştırıyor.
Bayramlar geçmişi geleceğe bağlıyor.
O iki zaman arasındaki şu anı ister geleneksel, ister yeni şekliyle, ama doya doya yaşadığımız oranda bayramlar amacına ulaşıyor demektir.