Dr. Jan Klod Kayuka

Dr. Jan Klod Kayuka

jan.klod@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Koronavirüs salgınının tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de etkisini sürdürdüğü bu döneme denk gelen bu ramazanda, güçlü bir bağışıklık çok daha önemli bir hal almaktadır. Bütün gün hem su içmeden hem de yemek yemeden bağışıklığımızı nasıl güçlendireceğiz diye düşünebilirsiniz. Fakat yapılan birçok araştırmada uzun açlık dönemlerinin zayıf düşürmediği, tam aksine, bedenimizi güçlendirdiği sonucu çıktı. Bunun için açlık diyetleri, aralıklı oruç ve benzer isimlerde birçok uygulama da hayatımıza girdi.

Haberin Devamı

Ramazan ayında da bu durumdan faydalanmalıyız ve bazı basit kurallara uyarak ramazan ayını hem kötü kilolardan kurtulmak hem de bağışıklık sistemimizi güçlendirmek için bir fırsat ayına çevirebiliriz.

Bağışıklık sistemimizin yüzde 80 bölümü bağırsaklardadır. Yani öncelikle bağırsaklarımızı güçlendirmemiz gerekiyor. Bunun için öncelikle ritmik bir beslenme modeli gerekiyor. Aslında ramazan ayı bu ritmi sağlamak için mükemmel bir dönem. Çünkü yemek saatleri belirli ve hemen hemen herkes sizinle birlikte bu saatlere uymak zorunda. Kısaca, bu saatler için kendiniz bir çaba sarf etmek zorunda değilsiniz.  İki öğün var: Birinci öğün sahur genelde kahvaltılıkların tercih edildiği gün ağarmadan yenilen bir öğün; ikinci öğün iftar, ana yemeklerin yendiği, hemen güneşin batışıyla başlayan bir öğün. Ritim sağlandığına göre ilk aşamayı geçtik demektir. İkinci aşama, öğünlerde doğru tercihlerin yapılması.

Sahur için

Ramazanda bağışıklığımız

- Çiğ fındık ceviz badem. Bağışıklık sistemi için sağlıklı yağlar ve en önemlisi ekmek yerine tüketildiğinde bir süre sonra ekmek ihtiyacının azalmasına ve sonlanmasına da yardımcı oluyor. Bir diğer yararı ise çiğneme refleksini artırdığı için yediklerimizi daha uzun süre çiğniyoruz ve dolayısıyla sindirim sistemimize destek olmuş oluyoruz. 

- Yumurta mükemmel bir protein kaynağı, enerji deposu

- Tereyağı

- Kefir, yoğurt, peynir çeşitleri kalsiyum doğal probiyotik ve susuzluğa karşı koruyucu

- Hurma hem enerji verir hem de çöl meyvesi olduğu için gün içinde susuzluk hissini azaltır

Haberin Devamı

- Zeytin hem içerdiği yağ ve lifli yapısı nedeniyle bağırsak dostudur

İFTAR İÇİN

- Orucunuzu hurma, zeytin ve cevizle açarsanız sindirim sistemi bütün gün dinlenmeden sonra yavaş yavaş kendine gelir ve yeni yemekleri karşılamaya hazırlanır. Bunu maça çıkmadan önce ısınan sporculara benzetebiliriz.

Ramazanda bağışıklığımız

İftarda yemeğe başlarken hava çok sıcak olsa bile, çok susamış olsanız bile iftara başlamadan önce en çok bir bardak su için. Çok su içmek iftarda yeterince yemek yemenizi engeller, böylece iftar sonrasında 1-2 saat içinde tekrar acıkma başlayabilir. İftar sonrası çok hareketsiz kalmamanız da sindirim sistemi için çok değerlidir. Hastanede koridorda yürüyen hastaları görmüşsünüzdür. Bu yürüyüşün amacı bağırsak hareketlerine destektir.

Bunlar dışında bağışıklık sisteminiz desteklemek için iftarda tercih edeceğiniz yiyeceklere gelelim.

- Kemik ilik suyu. Çorba ve yemeklerde kullanılarak bağışıklık sistemimize destek olur

- Balık

- Et

- Hindi

- Yoğurt

- Hurma

Aşağıdaki bu sebzeleri hem iftarda yemeğini yapabilir, salatalarda kullanabilirsiniz. Hem de sahurda bu sebzelerle yoğurtlu mezeler, kavurmalar yapabilirsiniz.

Haberin Devamı

- Mantar: Bağışıklığı güçlendirir

- Semizotu: Omega 3 içeriği

- Enginar: Karaciğer temizliği

- Pazı: C vitamini

- Kıvırcık lahana

- Ispanak: C vitamini

- Kereviz: Tansiyonu dengeler, tok tutar

- Kabak

- Biber: C vitamini

- Kırmızı pancar: Lif içeriği ve antioksidan

- Maydanoz: C vitamini

- Dereotu

Bağışıklık sistemimizi güçlendirmek için, öncelikle ritmik beslenmek çok önemli. Mümkün olduğunca basit şekerlerden yani tatlı, ekmek ve hamur işi gıdalardan uzak durmak gerekiyor. Ramazan ayında iki öğünü mutlaka yapacağız, yani iftar ve sahur. Her iki öğünde, önerdiğimiz gibi, sahurda kahvaltılıkları, iftarda ana yemekleri yiyeceğiz ve çorba içeceğiz. Bu kurallara uyarsanız ramazan sonunda hem güçlenmiş hem de fazla kilolardan kurtulmaya başlamış olursunuz aynı ritmi kahvaltı ve en geç 18.30’a kadar ikinci ana öğünü yiyerek devam ettirmeniz sağlıklı bir yaşam için yeterli olacaktır.