Yabancı dil olarak Türkçe öğretilmeli

14 Nisan 2013

Prof. Dr. Sinan Bayraktaroğlu
Talas ve Tarsus Amerikan Kolejlerinde okudu. Ankara Üniversitesi, DTCF’de İngiliz Edebiyatı ve Osmanlı Tarihi alanlarında Lisans, Leeds Üniversitesi’nde Yüksek Lisans, Londra Üniversitesi’nde “Uygulamalı Dilbilim ve Yabancı Dil Eğitimi” alanında Doktora eğitimi gördü. Cambridge Üniversitesi’nde öğretim üyeliği yaptı. The Cambridge Centre for Languages, Sawston Hall’un 22 yıl kurucu direktörlüğünü yürüttü. T.C. Devlet Üstün Hizmet Madalyası sahibi.

Dil, bir ülke kültürünün tanıtılmasında en önemli anahtardır. Yabancı dil öğretim ve öğrenimi, bir dilin alt yapısını teşkil eden gramerini ve buna bağlı olarak o dili yazmayı, okumayı, dinlemeyi ve konuşmayı öğrenmek ya da öğretmekten ibaret değildir. Yabancı dil öğretim ve öğrenimi vasıtasıyla, bunların yanı sıra, o dili konuşan halkın kültür özelliklerinin öğrenici tarafından edinilmesi de sağlanmaktadır.

İnsanların günlük hayatlarına yön veren gelenekler, töreler, dini inançlar ve ahlaki değerlerden insan ilişkileri çerçevesinde cereyan eden selamlaşma, hal-hatır sorma, başsağlığı dileme, vs. gibi davranış biçimlerine kadar geniş bir alanı tarayan bütün söylemler ( bunlara mizah, atasözlerini

Yazının Devamı

‘Büyükşehir’de AB örgütlenmesi modeli

13 Nisan 2013


Doç. Dr. Metin Şenbil

1995 yılında ODTÜ Şehir ve Bölge Planlama Bölümü’nden mezun oldu. 1998 yılında aynı bölümde yüksek lisans derecesini aldı. 2003 yılında Kyoto Üniversitesi’nden kentsel ulaşım alanında doktora unvanına hak kazandı. 2008 yılına kadar Hiroşima Üniversitesi’nde çalıştı. Halen Gazi Üniversitesi, Şehir ve Bölge Planlama Bölümü öğretim üyesi olarak çalışmaktadır.

Yeni anayasa tartışmaları ile dolu gündemimizde yerel yönetimler de önemli bir yer tutmalıdır. Lakin görünen o ki yerel yönetimler, yerellik ve yerelin matematiği üzerine çok az konuşulmakta, yazılıp, çizilmektedir. Oysa yakın çevremizin nerede ise tamamı ile bağlı olduğu birimler yerel yönetimlerdir. Sokakta ilk karşılaştığınız kaldırım, ağaç, yorulduğunuzda gözlerinizin aradığı bank, beklerken oflayıp pofladığınız, günün en zor geçen zaman aralığı ile özdeş toplu taşım aracı, su, kanalizasyon, park, daha aklımıza gelmeyen bir sürü hizmetin üretim yeri hizmet bakımından bize en yakın olan belediyelerdir. Peki, gerçekte öyle midir? Pek de değil aslında.

Mutlat vesayet
Örneğin büyükşehir belediyelerini alalım. Yerel hizmetlerde etkinlik adına çıkarılan büyükşehirler merkezden bağımsız

Yazının Devamı

İstanbul’a yeni kimlik

12 Nisan 2013

Prof. Dr. Enis Kortan

1932 Vidin doğumlu. TED ve Taksim Lisesi (1949). İTÜ Mimarlık Fakültesi (1949-53). Serbest mimarlık çalışmaları, İstanbul (1953-1957). New York’ta Almanya’da Bauhaus ve ABD Harvard’da mimarlık hocası olan Marcel Breuer ve Skidmore, Owings, Merrill ofislerinde tasarımcı mimar (1957-1960). ODTÜ Mimarlık Fakültesi’nde öğretim üyesi (1964-1999). TC Kültür Bakanlığı Bölge Kurulu Üyesi, İ.Ü. Edebiyat Fakültesi Sistematik Felsefe Kürsüsü’nde doktora (1985). Mimarlık- Kentsel Tasarım içerikli 9 kitap ve çok sayıda bilimsel ve sanatsal makaleler. “Kaybolan İstanbul’um” (2006), “Tuna’dan Sakarya’ya (anı-tarih)” (2011) ve “Hümanist Bir Mimarlığa Doğru, Enis Kortan, Proje ve Uygulamalar 1952-2005” (2012) adlı kitaplar. 1999’da ODTÜ’den emeklilik.

İstanbul, tarihsel kimliğini radikal olarak değiştiren ve modernleşme (?) olarak kabul edilen çok sayıda gökdelen yapılarak pazarlanıyor. Bunlardan elde edilen rant çok fazla; mimarlık ve şehircilik mesleği de artık ticari zihniyete hizmet eden araçlar durumunda.
1950’den sonra iktidara gelen Demokrat Parti döneminde plansızlık ve gelişi güzellik başlamıştı; “Bize plan değil pilav gerek” parolasıyla yola çıkanların ve

Yazının Devamı

Avrupalı Türkler ve büyük başarıları

11 Nisan 2013

Prof. Dr. Onur Bilge KULA

Onur Bilge Kula, 1954’te Kayseri’de doğdu. Ortaöğrenimini bu kentte tamamladı. 1973- 1974 yılları arasında Berlin Teknik Üniversitesi’nde “maden mühendisliği” okudu. Bu öğrenimini yarıda bırakarak, 1978’de AÜ. Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Alman Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi. Alman Akademik Değişim Kurumu’nun doktora bursunu kazanarak, aynı yıl yeniden Almanya’ya gitti ve Berlin Özgür Üniversitesi’nde ikinci üniversite öğrenimi olarak 1979’da başladığı “Kültürlerarası Eğitim ve İletişim” bölümünü 1983 yılında tamamladı. 1993 yılında da Mersin Üniversitesi’nde profesörlüğe yükseldi. 1993- 2000 yılları arasında Mersin Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi kurucu dekanlığı görevini yürüttü. Nisan 2003’ten beri Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde görev yapmaktadır.

1961’den itibaren büyük çoğunluğu Türkiye’de büyük kentte yaşama deneyimi bile edinmeden, Avrupa’nın en gelişmiş sanayi ülkesine göçmen işçi olarak Almanya’ya giden Türkler, dilini bilmedikleri bir ülkenin kapitalist üretim ilişkilerinin biçimlendirdiği yaşam tarzına alışma konusunda anlatımsız zorluklarla karşılaştılar. İş göçünün ilk yirmi yılında Türk işçiler en kısa

Yazının Devamı

Taşeron sisteminde yaşanan aksamalar

10 Nisan 2013

Abbas Bilgili
1959 yılında Hatay’ın Yayladağı ilçesinde doğdu. Atatürk Üniversitesi İşletme Fakültesi (1979) ve Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden (1990) mezun oldu. Çukobirlik’te Müfettiş, Genel Müdür Yardımcılığı, Adana Barosu’nda Başkan Yardımcılığı yaptı. Halen Adana’da serbest avukatlık yapmaktadır. İş hukuku konusundaki çalışmaları ile bilinmektedir. İş Güvencesi Hukuku İşe İade Davaları, Hizmet Tespiti Davaları, İş Hukuku Açısından İşyerinde Cinsel Taciz, İş Hukuku Açısından Mobbing isimli yayımlanmış kitapları olan Bilgili’nin hukuk dergilerinde yayımlanmış çok sayıda makalesi mevcuttur.

Gündelik sokak dilinde “taşeron” denilen, ancak iş hukukunda “alt işverenlik” olarak adlandırılan konu, uzun süredir bir sorun olarak tartışılmaya devam ediliyor. Son yıllarda giderek artan taşeron firma sayısı ve buna bağlı olarak insanı tedirgin edici artışa sahip iş kazaları konuyu sürekli olarak gündeme taşıyarak tartışılmasına neden oluyor. İşverenlerin işletmelerindeki bir kısım işleri alt işveren denilen taşeron firmalara devretmesi hem özel sektörde ve hem de kamu sektöründe giderek yaygınlaşan bir hal aldı. Kadro darlığı ve yeni kadro oluşturmaktaki zorlukları aşmak

Yazının Devamı

CHP’nin değişim sıkıntısı

9 Nisan 2013

ENGİN?ÖNEN
Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü’nden mezun oldu. “Siyasal Katılım Açısından Orta Sınıflar” konulu tezi ile doktor unvanını aldı. Halen Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü’nde Öğretim Üyesi olarak görev yapmaktadır. “Siyaset Sosyolojisi”, “Yerel Yönetimler”, “Araştırma Teknikleri” derslerini vermektedir. 2008 yılından beri Ege Üniversitesi Rektör Danışmanlığı görevini yürütmekte olup, Ege Üniversitesi yayını olan EGEDEN dergisinin Genel Yayın Yönetmenliği’ni de yapmaktadır. Türkiye Sosyal Bilimler derneği Genç Sosyal Bilimciler Ödülü (Ankara, 1987) ve Ümit Türk Eliçin Vakfı Sosyal Bilimler Ödülü’nü (İstanbul, 1996) kazanmıştır. 2002 yılından beri Milliyet Ege’de köşe yazarlığı yapmaktadır. Çeşitli yerel ve ulusal basın organlarında da pek çok yazısı yayımlanmıştır.

Bir süredir CHP’nin görüntüsü ve kamuoyunda oluşan algı, güncel siyasal konularda ciddi düzeyde bocaladığı yönünde. Örneğin Kürt Meselesi / Çözüm Süreci ya da Yeni Anayasa yapımı konusunda diğer partilerden farklı olarak CHP’nin net bir görüntü verdiği söylenemez. Bu net olamama durumu, önemli ölçüde gündeme gelen sorunların hayati ve zorluk derecesinin yüksek

Yazının Devamı

Doğa mirası derelerin kurutulmasına hayır!

7 Nisan 2013

İSMET ÜLKER

Elazığ’da doğdu. İlkokul’a İki yıl geç başladı. Liseyi bitirdiğinde “jet pilotu” olmak istiyordu. 1960 yılında, liseyi bitirdiği yıl, Munzur Dağları, dağcılık kampına katıldı. Ardından da dağlara “tutkun” bir dağ ve doğasever, bir sporcu oldu. Fiziki coğrafya ve jeoloji öğrenimi gördü. Türkiye’de iki kez “yılın dağcısı” seçildi. 1966 yılında Dağcılık Federasyonu Kurucu, 1972 - 76 yıllarında ise Kayak Federasyonu Başkanlığı görevlerinde bulundu. Türk Kayak Milli Takımları ile birlikte 1974 St. Moritz Dünya Kayak Şampiyonası’na, 1976, XII. Innsbruck Kış Olimpiyatı’na katıldı. Turizm Bakanlığı’nda Genel Müdür Yardımcısı ve yurtdışı “ataşelik” görevlerinde bulundu. “Dağlarda Kırk Yıl” ve “Dağ Yeli Sarsık Eser” isimli anlatı ve öykü kitapları ile “Dağlarımız” ana başlıklı kaynak eserin de yazarı olan Ülker, evli ve bir çocuk babasıdır.

Türkiye’nin enerji ihtiyacının önemli ve öncelikli bir konu olduğu herkesçe bilinen bir gerçektir. Bunun aksini söyleyen de yoktur. Yenilenebilir enerji üretimi için kendi doğal kaynaklarımızdan yararlanmaya, nehir ve ırmaklarımız üzerinde, üretim gücü yüksek baraj yatırımlarına öncelik verilmesine kimsenin karşı çıktığı da yok.
H

Yazının Devamı

Avukatsız adalet olmaz!

6 Nisan 2013

TENNUR KOYUNCUOĞLU

1941’de Bitlis’te doğdu. 1972 yılında İst. Ünv. Hukuk Fakültesi asistanı iken ‘Novatio’ tezi ile Dr. oldu. Anadolu Anonim Türk Sigorta şirketinde hukuk müşavirliği döneminde ‘Hukuksal Koruma Sigortası Genel Koşulları’nı hazırladı. İstanbul Barosu Yönetim Kurulu Üyesi iken bir ilk kuruluşu, ‘Kadın Hakları Komisyonu’nu kurdu. Baroda ‘Gönüllü Danışman Avukatları’ örgütledi. Evli, üç çocuk annesidir.
‘ Köksal-Koyuncuoğlu’ Hukuk Bürosu’nda bağımsız danışman olarak çalışmalarını sürdürüyor.

Öldürülen, dövülen, ceza alan münferit olaylar bir yana, avukatlara karşı son zamanlarda toplu saldırılar yapılmaktadır. Çağdaş Hukukçular Derneği’nin elliyi aşan avukatı töhmet altına alınmış, gözaltı, tutuklama, hücre tehdidi ile karşılaşmıştır. Balyoz Davası sürecinde yargılamaya engel oldukları bahanesiyle İstanbul Barosu Başkanı ile sekiz yönetim kurulu üyesine dava açılmıştır.
Açılan Dava, onlara oy vermeyen avukatları da birleştirmiştir. Çünkü halkın tümünün haksızlıklara karşı yasal direnişinin tek sivil kalesi olan avukatlık mesleğinin özü yaralamıştır. Kadın cinayetlerinin apansız sürdüğü günümüzde, kadın avukatların bu tür davalara doğal müdahale hakkı bile

Yazının Devamı