Düşünenlerin Düşüncesi

Düşünenlerin Düşüncesi

dusunce@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

BÜLENT AKARCALI

Sayın Büyükelçi, Dışişleri Bakanlığı sözcünüz temsil ettiği Bakan ve dolayısıyla ABD Başkanı Biden adına “Boğaziçi Üniversitesindeki olaylardan endişe duyduğunu” açıklamış.

Esas endişeli olan biziz. ABD’nin ülkemize yönelik ön yargılı, tek taraflı, kimi zaman hasmane tutumlarından endişeliyiz. Son 30 yılda 30 bin insanımızı; çocuk, kadın, yaşlı, sivil, asker, polis demeden katleden PKK’nın Suriye’deki uzantılarıyla yaptığınız iş birliğinden endişeliyiz.

Yunan Başbakanın, “Joe Biden değil Joe Sypiros seçildi” demesinden endişeliyiz.

1963’de, 1967’de 1974’te Kıbrıslı Türkleri katleden, darbe yapan, ABD Büyükelçisini keskin nişancıyla önceden tasarlayarak öldüren, Amman planını, dolayısıyla Türklerle birlikte yaşamayı reddeden Kıbrıs Rumları lehine tavır koyan “Türkiye ve KKTC’nin iki devletli önerisini üzüntüyle karşılayan” Dışişleri Bakanınızın politikalarından endişeliyiz.

Hep endişelendik

Muhribimizi batırıp, askerimizin başına çuval geçirmenizde endişelendik. Türkiye ilişkilerini Yunan ve Ermeni diasporasının kaprisleri doğrultusunda yorumlamanızdan hep endişelendik.

Hitler’in Yahudilere baktığı gibi bakan ve Türk düşmanlığında başı çeken New Jersey Demokrat Senatörü Menendez ve Başkan Biden’ın da seçildiği eyalet olan Maryland Demokrat Senatörü Van Hollen gibi senatörlerin Başkan’ı ve dışişleri bakanınızı çok etkilemelerinden endişeliyiz.

Meclis’imizi bombalayıp bir gecede 248 insanımızı katleden 2196’sını yaralayan örgütü hâlâ bünyenizde tutmanızdan ve vurdum duymazlığınızdan endişeliyiz.

Türkiye söz konusu olunca freni boşalmış kamyon gibi ne zaman nereye hasar vereceğinizi bilememekten endişeliyiz.

Sudan bahanelerle vermekten kaçındığınız uçaklar için ödediğimiz paranın üstüne yatmanızdan endişeliyiz.

Paris’te sarı yelekliler, üç dört ay boyunca her gün Fransız polisinin cop darbeleriyle yere yıkılırken, endişe duymayan dışişlerinizin bize olan ilgisinden endişeliyiz?

CIA ajanlarınızın Boğaziçi olaylarını kışkırtmasından endişeliyiz.

Hafter denilen eşkıya 

İnsan hakları, özgürlük söz konusu olduğunda ABD’nin artık itibarını yitirmiş olmasından endişeliyiz?

Endişe duymak istiyorsanız; sayın Biden gibi Katolik olan ama tamamen dışlanan 50 bin Yunanlı Katolik için endişe duyun. Siz bir papazın iadesi için Türk ekonomisini batırmayı göze alırken, Yunanistan’da batı Trakya’da yaşayan 150 bin Türk’e müftü dahi seçtirme hakkı tanımayan, göçmenlere insanlık dışı muamele eden çok sevdiğiniz Yunanistan için endişe edin. Libya’da Hafter denilen eşkıyayı Başkanlık sarayında ağırlayıp sarılıp kucaklayan, Sisi’ye gizlice madalya veren cesaret fakiri Macron için endişelenin. Dostça temennimiz de dünyanın sizden çok ama çok endişelendiğini artık anlamaya çalışmanızdır. Lütfen bizim için endişelenmeyi bırakın. Biz başımızın çaresine bakarız. Siz esas kendiniz için endişelenin.

FETÖ darbe teşebbüsü İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’nun 15 Temmuz’un arkasında ABD olduğu görüşüne karşı, ABD “bu ve benzeri temelsiz sorumsuz iddialar, Türkiye’nin ABD ile NATO müttefiki ve stratejik ortak olma statüsüyle çelişmektedir” beyanatını verdi.

Bir an için ABD’nin darbe teşebbüsünün arkasında olmadığını varsaysak bile, darbe tarihine kadar 17 yıldır kendi topraklarında hüküm sürmüş, günde binlerce e-mail, SMS, telefon konuşması yapan bir örgütü dinlemediğini bunların etkinliklerini izlemediğini ve Türkiye’ye karşı bir harekâta hazırlandıkları istihbaratını elde edemediklerini kabul etmek FBI ve CIA’nin birer hayır kurumuna dönmüş olduklarını kabul etmek kadar gülünç olur.

ABD misyonları

ABD bu teşebbüsten haberdardı, hem dış istihbarata bakan CIA üzerinden hem de iç güvenlikten sorumlu FBI aracılığıyla. Türkiye’deki diplomatik misyonlarını da bu ikisine ekleyebilirsiniz. 2002 yılından beri Alman Şansölyesi Merkel’i dahi dinlediklerini ve Bild am Sonntag gazetesinin haberine göre, Obama’nın 2010 yılında Merkel’in telefonunun dinlendiğinden bizzat NSA (Milli Güvenlik Ajansı) şefi tarafından haberdar edildiğini ancak buna bir son vermediğini yazdığını hatırlayınca, insan ister istemez soruyor; “en yakın müttefik ülkenin şansölyesini dinleyenin Pensilvanya’daki bir örgütü dinlemediğini ve ne dolaplar çevirdiğinin farkında olmadığına” kim inanır? ABD, darbenin hazırlayıcısı değildi ama baştan sona kadar her şeyden haberdardı ve Türkiye’ye karşı samimi bir müttefik ve stratejik ortak gibi değil, sorumsuz, çıkarcı ve hilekar davrandı.

ABD Ankara Büyükelçisi’ne

BÜLENT AKARCALI