Ne güzel gidiyordu Fenerbahçe... Daha beş gün önce silahsız, takatsız rakibine beş çekmiş, pek de beğenilmişti. Herkes tıkır tıkır işleyen kanatlarını anlatıyor, Fenerbahçe'nin kazanma hırsına hayranlıklar gönderiyordu.
Dün ortaya çıktı ki, oynayana değil oynatana bakacaksınız ! 90 dakikanın ancak üçte birlik son bölümünde bu övgüleri hak edecek şekilde oynadı Fenerbahçe... Ondan önce değil. Üçte bir oyunla 4 - 2 yenilmesinden doğal ne olabilir.
Fenerbahçe'nin neyi çalışıyorsa, onu durdurmuştu Ersun Yanal. Ayıp olmasa skorbordu bile bozacaktı yani... Kanatları mı işliyor, beş kişilik bir orta saha, özellikle de rakibin sağındaki Deams marifetiyle çizgilere prangayı vurmuştu. Geriye Gençlerbirliği kalesine göbekten saldırmak kalıyordu ki, bu da Gençlerbirliği geri dörtlüsünün yere ve zamana göre değiştirdiği hem adam markajı, hem saha markajıyla hemen hemen imkansızdı.
Orta sahaya gelince... Orada Fenerbahçe'yi de bir şanssızlık bekliyordu ve 20. dakikadan sonra Mehmet Yozgatlı yerini Serhat'a bırakıyordu. Aylar sonra Gençlerbirliği gibi bir gücün karşısında garibim Serhat... Orta sahayı beş kişi ile kontrol eden Gençler, Fenerlileri inanılmaz pas hatalarına zorluyor geri dönen topları armut gibi topluyordu. Son maçlarda bireysel hatalar kontenjanı oluşturan Fenerbahçe savunması bu kez tekmeye kafa uzatan Tomas ile bu hakkını kullanıyor ve Fenerbahçe ilk yarıyı 1 - 0 mağlup kapatıyordu. Tabi uzatmada Gençlerbirliği'nin kaçırdığı net bir fırsatı da unutmamak lazım.
İkinci yarının kaderi çok basit bir hareketten anlaşılabiliyordu. Ali Tandoğan'a Kemal çarpmış, kendisi yerde kıvranırken Ali ne olduğunu soruyordu hakeme. Fizik olarak da üstündüler Fenerbahçe'den, motivasyon olarak da... Bir tek o tribünler ! Her konuk takımın kendini gramofon borusuna düşmüş karınca gibi hissettiği tribünler bile pek hızını kesemedi Gençlerbirliği'nin. Gol ortalaması 2.4'e yükselmiş Fenerbahçe ikinci golü de yediğinde Daum'un tepkisi herhangi bir Fenerbahçeli'den farklı değildi. Sadece Aurelio'yu çıkarıp Petkov'u aldı. Aynı dakikada Fenerbahçe skoru 2 -1 yapıyor ve maç bir anda basketbol karşılaşmasına dönüyordu. Neredeyse her akın potada sonuçlanıyordu sahada. 2 - 1 'de ümitliydi Fenerbahçe. Allahı var o dakikalarda fena da oynamıyordu. Tuncay'ın ortaya çekilmesi de işe yaramıştı. Ancak makine düzeni ile yürüyen Gençler durumu 3 - 1 yapmıştı. Gol yarışı burada son bulmadı ve 3 - 2... Sonra da 4 - 2.Kupa gitmişti ama, son otuz dakika hatırına neşeliydi Fenerbahçe. Gerçekten zevkli bir 30 dakika.
SPOR
FUTBOLU GÖRDÜNÜZ MÜ: 2-4
At yarışları
Avrupa Ligleri
Efes emaneti aldı: 72-70
İkinci Lig Puan Durumu
Cleveland coştu
Galatasaray Fener'e çalıştı: 3-1
Hazırız hocam
Fener'e çifte şok
Tüm adaylar kazandı
MODA BORDO MAVİ: 0-2
Ulusoy kolları sıvadı
Askerden Olimpiyat atağı
İngiltere'deki gururumuz
Engellilere müjde
Namoğlu'ndan bir ilk
İki Cansun, bir Canaydın
Haber turu...
Geçmiş olsun kaptan
Sadece 30 dakika
Potada ilk final
Kazanan da, elenen de, muhteşem