Kılıçdaroğlu İzmir’e neler söyleyecek?
Ak Parti İzmir Başkanlığı haber bülteni göndermiş.
“Milletvekillerimiz 7x24 görevde”
Yani uyumuyorlar, her dakika ayaktalar.
Bazı resimler arşiv de olsa...
Bazıları yazdan kalma, kısa kollu elbiselerle de olsa kabul edilir, “çalışıyorum” diyene kolaylıklar dilenir...
Nasılsa, “Aylar önce çekilmiş resimleri bugünmüş gibi vererek, kandırıyorsunuz” itirazı olmayacaktır!)
Neyse...
Bunu okuduktan sonra akıla, İzmir’in çoğunluk oyunu alan CHP milletvekilleri geliyor.
Neden sustular, ortadan kayboldular.
* * *
Hâlbuki ne kadar umut saçmışlardı.
Bir araya gelip, CHP Genel Başkanı’na sürpriz kahvaltı düzenleyip, söz vereceklerdi.
Genel Merkez’de toplanıp, liderlerine “nerede, nasıl, kiminle” çalışacaklarını anlatıp, İzmir’i sağlam
tutacaklarını ilan edeceklerdi.
Ama o birliktelik isteği, o tarihte Kemal Kılıçdaroğlu’nun biraz eleştirel, biraz memnuniyetsizliğini dile getiren konuşmasıyla “Lokmayı boğazda” bırakmıştı
Sonrasında toplantıda konuşulanlar.
Her yönlü anlatıldı, tekzip edilmeyince doğruluğu kabul edildi.
İzmir vekilleri de bu konuda kapılar ardında birbirini suçladı.
“Aramızdaki köstebek kim?”
15 Şubat 2012 tarihindeki toplantı sonrası İzmir grubu dağıldı.
Ne toplantı tekrarlandı, ne yol haritası çizildi.
Zaten araya Kurultay da girince...
Olmayan sıcaklığın yerini soğuk ayrılık aldı.
Genel başkancılar bir yana, eski muhalifler diğer bölüme, Belediye yanlıları bir tarafta toplandılar.
Her hafta bir araya gelmeleri...
İlçe, beldeleri birlikte dolaşmaları, belediyelere toplu destek olmaları fikri, isteği rafa kalktı.
* * *
Ve bugün.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu İzmir’de.
Kangren metronun Bornova’daki durağını açacak, doğal yaşam parkını gezecek, Roman vatandaşlarla görüşecek, vapurla dolayarak “Yüzülebilir körfez” projesini dinleyecek.
Akşam parti örgütleriyle buluşacak.
“Dayanışma” başlıklı ve amaçlı yemekte vereceği mesajlar önemli.
* * *
İzmir’e bakışı nasıl?
Vekillerin genel, reislerin yerel hizmetlerinden memnun mu?
Öperek kutlayacak mı?
Yoksa...
“Çalışmalıyız, çalışmalıyız, çalışmalıyız” vurgusuyla uyarıda mı bulunacak?
Nazikçe...
Yapılması gerekeni mi hatırlatacak!
