SEVGİLİ dostlarım Durmuş Odabaşı ve Halit Kakınç yıllar önce yaşadığımız ve anılarımızda kalan ‘Güzel İzmir’i yazınca beni de 45-50 yıl öncesine götürdüler.
Çocukluğumun İzmir’i gözlerimin önünden bir film şeridi gibi geçti. 50’li 60’lı yıllarda hakikaten Akdeniz’in yıldızı olan İzmir’i nasıl katlettiğimizi, bu güzel kente yarım asırda nasıl büyük bir kötülük yaptığımızı bir kez daha hatırladım.
1959 yılında Basmane’den Alaybey Parkı’nın hemen yanına taşınmıştık.
Parkın önünde çok güzel kumu olan, pırıl pırıl suya sahip bir plaj vardı.
Oradan denize girmek bir ayrıcalıktı.
Çok net hatırladığım ve İzmir Körfezi’nin bugünkü durumu tartışılırken hep anlattığım bir anım vardır: 1959-1960 yılı, Alaybey İlkokulu son sınıfındayım. O zamanlar Alaybey, tipik bir sahil kasabası ve yaşayanlar kendilerini Karşıyakalı bile kabul etmiyorlar. Alaybeyli olmakla övünüyorlar. Uzatmayalım, bir gün ben yine elimde çilek sepetim evimizin önündeki plajda paçalarımı sıvamış, denizin içinde, sardalye ağı çeken balıkçıların arasında, ağdan kaçan balıkları yakalıyorum. O kadar dalmışım ki, okul saati falan hak getire. Aniden kulağımda bir el hissettim. İlkokul öğretmenim beni balıkçıların arasında görünce okulu kaytardığımı anlayıp kulağımdan tuttuğu gibi beni (hem de elimde içinde balık dolu sepetimle) ibreti alem olsun diye okula götürmüştü. İşte Alaybey’de deniz bu kadar temizdi.
Sonra biz, yani İzmirliler içinde çipura başta olmak üzere onlarca çeşit balığın yaşadığı o güzelim denizi, dünyanın en kirli suyu haline getirmeyi başardık.
* * *
Rahmetli Osman Kibar’la (Asfalt Osman) 1984 yılında başkanlığı bıraktıktan 5-6 yıl sonra, rahmetlinin işlettiği kutu fabrikasında genç bir gazeteci olarak yaptığım bir röportajda, İzmir’in tüm atıklarını taşıyan kanalizasyon kanallarını nasıl İzmir Körfezi’ne bağlattığını sormuştum. Çünkü onun döneminde tüm İzmir Körfezi kanalizasyon sularıyla buluşmuştu. Aldığım yanıt, daha sonra yıllarca politikada kullanılan bir cümle olmuştu.
“Oğlum Erol, nereden bilebilirdik Körfez’in bu hale geleceğini. İzmir o kadar büyümüştü ki fosseptiklerle başa çıkamıyorduk. Bir gün belediye meclisinde, ‘Başkanım bu kanalları denize bağlayalım, derya pislik tutmaz” dediler ben de bağlattım.”
* * *
Evet, rahmetli Kibar’ın ‘derya pislik tutmaz’ dediği İzmir Körfezi’ni milyonlarca dolar harcamamıza rağmen hala temizleyemiyoruz.
Daha size Alaybey’de yetişen kayısıyı, domatesi, patlıcanı, marulu anlatmadım.
Hıdrellez gecelerinde kayıkların içinde akordeon, mandolin çalıp eğlenen gençlerin yarattığı tabloyu çizemedim. Körfez vapurlarıyla dans ederek yarışan sevimli yunusları hissettiremedim.
İşte Odabaşı, Kakınç ve benim gibi binlerce İzmirlinin çocukluk hayallerinde kalan bu güzel şehri el ele vererek nasıl yok ettiğimizin bizler canlı tanıklarıyız.
İZKA sınıfta kaldı!
Yolda veya katıldığım toplantılarda gördüğüm bazı dostlarım İzmir Kalkınma Ajansı’nın geçen hafta sonu açıkladığı ve bir ajansa yaptırdığı İzmir Kentsel Pazarlama Stratejik Planı araştırmasını nasıl bulduğumu sordular.
Köşemdeki alan kısıtlı olduğundan o konudaki görüşlerimi pazartesi günü çıkacak HAFTALIK’ta değerlendireceğim. Ama olumlu olduğumu yazamam.
Kısaca yine İzmir’in paralarına yazık olmuş.
Gecenin tek güzel yanı, gelen konukları canla başla ağırlayan, İZKA Halkla İlişkiler ve Tanıtım Birimi çalışanları idi.
Doyumsuz lezzet: Can baba
Yolunuz Çeşme Çiflikköy’e düşerse mutlaka Can Baba’ya uğrayın. Ben yeni keşfettiğimi söyleyemem. Ekonomik rakamlarla, Sakız Adası’na karşı doyumsuz deniz manzarasında, önünüze gelen balıkların ve mezelerin tadına doyum olmuyor. Üstelik Can Baba’nın neşeli sohbeti de bedava!
BLOG
BASRİ İVİT: İzmir için çalışan siz, Hamdi Türkmen ve Demirtaş’tan başka kimse yok. Dilinizde tüy, kaleminizde mürekkep bitti. Bizler de genel ve yerel seçimlerde sizlere katkıda bulunacağız.
Özay Şendir
Netanyahu için sonun başlangıcı…
18 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Eğitim vezir de eder rezil de!..
18 Mayıs 2025
Zeynep Aktaş
Toparlanmanın devamı gelir mi?
18 Mayıs 2025
Ali Eyüboğlu
Hande Subaşı: Modellikten geliyorum, ama modayı hiç takip etmiyorum
18 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
Yunanistan’ı anlamama sendromu
18 Mayıs 2025