İki bakan da sıcak mesajlar verdi.Ege'de kısa süre önce iki ülke savaş uçaklarının çarpışmasını krize dönüştürmeden aşmayı başaran Ankara ve Atina, İstanbul buluşmasında sık sık yakınlaşmadan söz etti. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ile Yunanistan Dışişleri Bakanı Dora Bakoyannis, İstanbul'da Türk-Yunan medya forumunda buluştular. Dışişleri Bakanı Gül, İstanbul konuşmasında Yunan meslektaşına bir çeşit öneride bulundu. Gül, yakınlaşmış Türkiye-Yunanistan ve birleşmiş bir Kıbrıs'ın Avrupa Birliği (AB) içinde bir sütun oluşturabileceklerini söyledi.Çok iyi niyetli ve sıcak bir öneri bu...AB içinde bir blok gibi hareket eden Türkiye, Yunanistan ve Birleşik Kıbrıs.Tarihi, kültürel, coğrafi ortak özelliklere bakıldığında uygulanabilir bir yakınlaşma projesi olarak duruyor bu öneri.Gül, bu iyi niyet açılımını yaptığı sırada Kıbrıs Rum Yönetimi ise Brüksel'de AB Daimi Temsilciler Komitesi'nde Türkiye ile AB arasında fiili müzakerelerin başlamasını engellemekle meşguldü. AB üyeliği kartını Türkiye aleyhine kullanmaktan çekinmeyen Rum Yönetimi ve onu destekleyen Yunanistan'ın bu tutumuyla Bakoyannis'in söylemi örtüşmüyor doğrusu... Türk-Yunan bloku Türk-Yunan, Türk-Rum ilişkilerine AB açısından baktığımızda, ortada samimi olmayan bir tutum olduğunu gözlüyoruz.Yakın geçmişi anımsarsak...Abdullah Öcalan'ın Suriye'den çıkışından yakalanışına kadar geçen sürede Yunanistan ve Kıbrıs Rum Yönetimi suçüstü yakalanmışlardır.Türkiye, Yunanistan ve Rum Yönetimi'nin uluslararası camiada düştüğü bu zor durumu kullanmamış ve Atina'nın üzerine gitmemiştir. Aksine yakınlaşma politikası izlemiştir.Buna karşın Atina'nın ve Rum Yönetimi'nin söyleminde olsa bile tutumunda bir değişiklik olmamıştır.AB, Yunanistan'ın Öcalan ve PKK konusunda suçüstü yakalanmasını görmemezlikten geldiği gibi, Rum Yönetimi'ne desteğini artırarak sürdürmüştür.Annan Planı'na "hayır" diyen Rum Yönetimi'ni ödüllendirmiş, "evet" diyen Türk tarafını cezalandırmıştır. AB'nin yanlılığı Söylemiyle eylemi birbirini tutmayan Yunanistan, Kıbrıs Rum Yönetimi ve AB'nin, Türkiye açısından samimiyet sorunu vardır.Türk tarafının vere vere, vereceği ödün kalmamıştır. Artık karşılık beklemektedir.Perde arkasında Yunanistan, perde önünde Kıbrıs Rum tarafına bakıldığında ise politikalarında en küçük bir değişiklik olmadığını görüyoruz. "Avrupa'da bölünmüş tek başkent Lefkoşa'dır" diyen Bakoyannis, Rum Yönetimi'nin tutumundan habersiz olamaz.Kıbrıs'ta iki toplum, iki demokrasi, iki egemenlik, iki devlet olduğu gerçeğini kabul etmeyen ve Kıbrıs Türkü'nü azınlık olarak Rum Yönetimi'ne bağlamaya çalışan bir politikayla, AB içinde nasıl Türk-Yunan sütunu oluşabilir ki?Yunanistan tarafında güzel söz çok ama icraat yok. fbila@milliyet.com.tr Samimiyet
