Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Ecevit, ilk resmi temasını Başkan Yardımcısı Dick Cheney ile gerçekleştirdi. Bir süredir ortada görünmeyen ve Yunanistan Başbakanı Simitis ile yüzyüze değil konferans sistemiyle görüşen Cheney'nin Ecevit ile biraraya gelmesi Türkiye'ye verilen önemin bir ifadesi olarak yorumlandı. Cheney - Ecevit görüşmesinin daha çok iki ülke arasındaki ilişkilerin stratejik çerçevesi olduğu söylenebilir. Özellikle 11 Eylül sonrasında Türkiye'nin artan ağırlığı ve öneminin Cheney tarafından dile getirilmesi Ecevit'i memnun eden bir yaklaşım olarak niteleniyor. Başbakan Ecevit'in dün yaptığı üç önemli görüşmeden de çok memnun ayrıldığı söylenebilir. ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Marc Grossman, Dünya Bankası Başkanı James Wolfensohn ve Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Horst Köhler ile yaptığı görüşmelerin Türk tarafının beklentilerine uygun olduğunu belirtmek mümkün. Görüşmeleri tamamladıktan sonra kaldığı Ritz Carlton Oteli'nde Türk gazeteciler ile sohbet eden Ecevit, ABD - Türkiye dayanışmasının ve Türkiye'nin konumunun, ABD yönetimince algılandığı kanaatinde. Ecevit, sohbette Grossman'a, Irak ile ilgili düşüncelerini aktardığını belirtti. Ecevit, konunun bugün ABD Başkanı George Bush ile yapacağı görüşmede de gündeme gelebileceğini kaydetti. Grossman da, gazetecilerin sorularını yanıtlarken, "Ecevit, Irak ile ilgili düşüncelerini büyük bir dikkatle bize aktardı. Biz de kaydettik. Irak ile ilgili düşüncelerimizi çok dikkatlice Ecevit'e aktardık" dedi. Görüşmenin perde arkasından yansıyan bilgiler ise ABD yönetiminin Irak'ta liderliğin mutlaka değişmesi gerektiği biçiminde. Grossman'ın bu düşünceyi Ecevit'e, "Irak, muhakkak kontrol altında tutulmalı ve liderlik değişmeli" sözleriyle aktardığı kaydedildi. Saddam'ın mutlaka gitmesi gerektiğine dikkat çeken Grossman'a karşı ise Ecevit'in şu değerlendirmeyi yaptığı belirtildi: "Irak'taki çözülme bölgede büyük istikrarsızlığa sebep olur. Bu bakımdan Irak'ın bütünlüğü çok önemli. Güneyde Şiiler İran nüfusuna kayabilir. Türkmenler, ezilebilir."Ecevit'in konuya Saddam'ın yönetimde kalması veya kalmaması açısından değil Irak'ta ve dolayısıyla bölgede istikrarsızlığa yol açılmaması yönünden vurgu yaptığı görüşmede, Grossman'ın, Saddam'ın elindeki kitle imha silahlarına da dikkat çektiği belirtildi. Buna karşılık Ecevit'in, Irak yönetiminin BM'nin silah denetimine izin vermesi gerektiği görüşünü yinelediği kaydedildi. Ecevit'in, IMF Başkanı Köhler ile yaptığı görüşmede, Türk heyetini tatmin etmiş görünüyor. Köhler'in ekonomik programın başarıyla uygulandığı ve sonucunun ödülünü Türk halkının alacağı biçimindeki sözleri IMF'nin desteğinin süreceği biçiminde yorumlandı. Buna karşılık Köhler'in, devlet reformu yapılmasını vurgulaması Ankara'dan yeniden yapılanma girişimlerinin devam etmesi talebi olarak algılandı. Ecevit'in, Köhler'in bu sözlerine karşılık, "Biz üç partili ama çok uyumlu bir hükümetiz. Bazı tartışmalar, çekişmeler Washington'a da yansıyor olabilir. Ancak, biz sonuçta hep uzlaşıyouz. Bu bakımdan kaygı duymayın, sabırlı olun" yanıtını vermesi istikrar mesajı olarak vurgulandı. Ecevit'in yüzünü güldüren görüşmeden biri de Dünya Bankası Başkanı Wolfensohn'la yaptığı görüşmeydi. Wolfensohn'un Köy - Kent Projesi'ne ilgi göstermesi ve övmesi Ecevit'in, "30 yıllık rüyam" dediği projenin bir dünya projesi olarak nitelenmesi biçiminde takdir gördü. Ecevit, gazetecilere izlenimlerini anlatırken, "İlk gün temasları bizim açımızdan çok iyiydi" değerlendirmesini yaptı ve ABD yönetimi ve basınından gördüğü ilgiden memnuniyetini ifade etti. fbila@milliyet.com.tr Başbakan Bülent Ecevit, ABD'deki ilk gününü dün tamamladı.