Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Türkiye'de ya adalet sistemi tümüyle çöktü ya da kimse "hortumcu" değildi...
Öyle ya...
Bankaların içini boşalttıkları, vatandaşın parasını kendi parası gibi görüp cebine attıkları, sonra yurtdışında paravan şirketlere aktararak kaçırdıkları ve sonra da tamtakır hale gelmiş bankaları devletin kapısına bıraktıkları gerekçesiyle birer ikişer yakalanıp cezaevine konulanlar şimdi birer ikişer serbest kalıyorlar.
Ünlü banka sahipleri çıkıyorlar.
Buna sevinenler çok...
Hatta bir tanesi hala çıkamadı diye üzülenler de...
"Bu ünlü hala niye içeride" diye soruluyor da, "bu paralar nerede" diye sorulmuyor.
"Diğer hortum vakalarının sahipleri çıktı da bu niye çıkmadı, ayıp değil mi" diye kalem oynatılıyor da, "sahi bu niye içeri girmişti" diye yaprak oynamıyor.
Oysa sorgulanması gereken şu...
Sayfalar tutan raporlardaki saptamalar ne oldu?
İçleri boşaltıldığı için Fon'a alınan bankaların sahipleri boşaltılan paraları geri mi verdiler de çıkmaya başladılar?
Yoksa, zaten hiç banka boşaltılmamış, halk deyişiyle hortumlanmamıştı da o kadar murakıp, müfettiş, polis, jandarma, savcı "hikaye" mi uydurmuşlardı?
Bankalar, Fon'a dolu dolu devredildi de BDDK mı dolup taşan kasalardaki paraları göremiyordu?
Ve aslında bankaları boşaltan sahipleri değil de, bankaya para yatıran vatandaş "suçlu"ydu da, biz mi yanlış biliyorduk?
Medyanın görevi vatandaş adına hortumlanan paraları kovalayıp, sorgulamak değil de, ünlü banka sahipleri adına banka boşaltanların aynı anda cezaevinden çıkmalarını sağlamaktı da, biz mi yanıldık?
Bir gariplik yok mu bu işte?
Var, tabii... Elbette var...
Dediğimiz gibi:
Ya adalet çöktü ya kimse hortumcu değildi!