Cumhurbaşkanlığı seçiminin birinci tur oylamasından sonra kulislerin ilgi odağı Meclis Başkanı Yıldırım Akbulut oldu.
ANAP lideri Mesut Yılmaz'ın kamuoyuna "diğer adaylar çekilsin" yönündeki açıklamalarının yanı sıra Genel Sekreter Mustafa Taşar da dahil olmak üzere birçok ANAP kurmayı Akbulut'tan, adaylıktan çekilmesi ricasında bulundular.
Bunun nedeni, Akbulut'a giden oyların Anayasa Mahkemesi Başkanı Ahmet Necdet Sezer'e döneceği tahmini ve Yılmaz'ın liderler önerisine imza koymasıydı.
ANAP kurmaylarının adaylıktan çekilmesi ricalarına karşılık Akbulut'a "çekilme" telkininde bulunanlar da oldu.
Bu telkinde bulunanların gerekçesi ise şuydu:
"Bu yarış sonuçta Sezer ile Meclis içinden bir aday arasında sonuçlanacak. Meclis, dışardan adaya tepkili. Siz Meclis Başkanı olarak, adaylığınızı sürdürürseniz ve Sezer ile karşı karşıya kalırsanız şansınız yüksek olur."
* * *
MECLİS Başkanı Yıldırım Akbulut'la dün konuşma olanağı bulduk ve sorduk:
- Adaylıktan çekilmeniz yönünde telkinler var. Çekilecek misiniz?
- Hayır yarışa devam etmeye karar verdim. Sonucun lehimize olacağına inanıyorum. Bu demokratik bir yarıştır.
- Meclis Başkanı olarak ikinci oylamaya girmenizin makamınızı yıpratacağı düşüncesi öne sürülüyor. Buna katılıyor musunuz?
- Hayır katılmıyorum. Ben Meclis Başkanıyım. Karar makamı değilim. Oy hakkım bile yok. Oysa karşımdaki aday, Anayasa Mahkemesi Başkanı. Partilerin kapatılmasına bile karar verebilen bir mahkemenin başkanı. Temyizi bile yok. Eğer makam düşünülerek karar verilecekse öncelikle bu makamın dikkate alınması gerekir. Bu bakımdan Meclis Başkanlığım ile bu yarış arasında bağlantı kurmak yanlıştır.
- İkinci ve üçüncü turda kendinizi ne kadar şanslı görüyorsunuz?
- Demokrasinin şartlarından biri seçimdir. Demokratik seçimin vazgeçilmez koşulu da eşit şartlarda yapılmasıdır. Ancak bu yarışta şartlar eşit değil. Sayın liderler, adaylardan biri lehine ağırlık koydular ve ısrarla da milletvekillerine bu yönde baskı yapıyorlar. Bu nedenle seçim, adaylar açısından eşit koşullarda yapılmıyor. Buna rağmen ben Meclis'in dışarıdan bir aday yerine kendi içinden birini cumhurbaşkanlığına seçeceğine inanıyorum. Bu inanç nedeniyledir ki adaylığımı sürdüreceğim. Dışarıdan aday ve liderlerin ağırlığı düşünülürse böyle bir adayın seçilmesi seçimden çok tayin olur.
Akbulut'un hesabı, "Meclis içinden mi, dışından mı" ikilemine gelinirse milletvekillerinin içerden adaya yönelecekleri düşüncesine dayanıyor.
Akbulut'un böyle bir yol ayrımını yakalaması için Sezer ile birlikte dördüncü tura ulaşması gerekiyor.
Yazara E-Posta: fbila@milliyet.com.tr