Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

       SANAYİ ve Ticaret Bakanı Yalım Erez, siyasette "El Nino" gibi...
Samsun'da olmasa bile Trabzon'da karaya ayak bastı ve bir çeşit kurtuluş mücadelesi için ilk ışığı yaktı:
"Büyük yürüyüşü başlatalım,
Ya değişim, ya ölüm !"
Erez, alçak gönüllüğü de elden bırakmıyor:
"Ben önde gideyim demiyorum. Bu yürüyüşte biri lider olacaksa, ben arkasına düşmeye hazırım. Yeter ki değişimi başlatsın."
Anlaşılan Yalım Bey kafaya koymuş; yine lider yaratacak...
İnsan bunu hissedince, "aman ha" demekten kendini alamıyor.
En son "yaratıp, peşine düştüğü lider"i anımsayınca, "eyvah, bir daha mı" dememek mümkün mü?
Aynı kaygıyı Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit de duymuş olacak ki, Yalım Bey'in önerisini şöyle değerlendiriyor:
"Sayın Erez, yeni kadroların siyaseti yürütmesini, yeni lider kadrolarının devreye girmesini istiyor. Hayırlı olsun. Kendisi bu konuda başarılı çalışmalar yapmıştır. Örneğin Tansu Çiller'in liderliğe yükselmesinde Sayın Erez önemli katkılarda bulunmuştur. Yine benzer katkılarda bulunabilir."
Anımsanacaktır...
"Tansu Hanım'ı liderliğe kim taşıdı?"sorusu ortaya atılınca, amansız bir tartışma başlamıştı:
- Onu liderliğe ben taşıdım, ben.. Ben olmasaydım...
- Sen nereden taşıyacaksın be.. Tansu Hanım'ı İstanbul'dan alıp, uçakla Ankara'ya getiren, Baba'ya tanıştıran benim, ben...
- Siz nereden Çiller'i taşıyacaksınız be.. Daha kendinizi taşıyamıyorsunuz. Onu lider yapan kim? Kim olacak, benim, ben... Havaalanından alıp Ankara'da bir tur attırdıktan sonra, arabayla Güniz Sokak'a teslim eden benim, ben..
Bu tartışmalar sürmüş gitmiş, gerçek çok sonra anlaşılmıştı. Anlaşılmıştı ki, Tansu Hanım'ı DYP liderliğine oturtan asıl güç, Yalım Erez ve arkasındaki Odalar Birliği Teşkilatı'ydı.
Gerçek ortaya çıkmış ve Yalım Bey, Tansu Hanım'ın peşine düşürek, bir anlamda "değişim" için kimin peşine düşüleceğinin de işaretini vermişti...
Tansu Hanım da, Erbakan Hoca'nın peşine düşünce, Yalım Bey de, kendini "Refahyol'un başmimarı ve Sanayi Bakanı" olarak bulmuştu...
Neden sonra Çiller'in Erbakan'ın peşini bırakmayacağını anlayınca, Erez, Çiller'in peşini bıraktı..
Şimdi yine etrafa kötü kötü bakıyor...
Besbelli niyeti, yine bir lider bulup çıkarmak ve peşine takılmak...
Hal böyle olunca, nasıl "aman ha" demezsiniz?



Yazara E-Posta: F.Bila@milliyet.com.tr