İsrail - Filistin gerginliğinin bir savaşa yol açmaması için diplomatik temas trafiğini en yoğun biçimde yürüten merkezlerden biri Ankara.
Ankara, bir
"arabuluculuk" sıfatı taşımadan, fiilen tarafları uzlaştırmaya dönük çok yönlü çaba harcıyor.
Başbakan Ecevit, dünkü görüşmemizde durumu
"çok ciddi" olarak nitelendirdi ve şu değerlendirmeyi yaptı:
"Barış sürecinde çok olumlu ilerlemeler kaydedilirken, ortaya çıkan gerginlik kaygı verici. Oysa, koşullar barışa ulaşmaya çok elverişli. ABD Başkanı Sayın Clinton'ın öneri ve çabaları, barış ortamı yaratılması için kaçırılmaması gereken bir fırsat niteliğinde. Biz de Ankara olarak elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Sayın Barak ve Sayın Arafat'la çeşitli şekillerde sık sık görüşüyoruz. Önerilerimizi iletiyoruz. Sayın Barak da, Sayın Arafat da etkili ve cesur liderler. Barışa ulaşabilecek bu ortamı değerlendirmeleri gerekir."Başbakan Ecevit ve Dışişleri Bakanı İsmail Cem, yürüttükleri yoğun temas trafiği içinde
"Ankara formülü" olarak isimlendirilebilecek somut öneriler de geliştiriyorlar.
Ankara'nın önerdiği formül bu gerginlik ortamında tarafları yakınlaştırabilecek bir yol olarak algılanıyor.
İsrail ile Filistin arasında tıkanma noktalarından birini ABD'nin önerdiği uluslararası komisyon formülü oluşturuyor. Clinton'ın önerisi, ABD, İsrail ve Filistin'in iştirak edeceği bir komisyon kurulması. İsrail de, Filistin de buna itiraz ediyor. İsrail, egemen bir devlet olduğunu, Filistin'in devlet olmadığını, bu nedenle
"devletlerarası bir komisyon" oluşumuna karşı olduğunu belirtiyor. Filistin ise üçlü komisyona karşı çıkıyor.
Ankara'nın bu tıkanıklığı aşmak ve tarafları aynı masa etrafında toplamak için geliştirdiği formül ise üç aşamalı:
1- Ateşkesin sağlanması,
2- Devletlerarası bir komisyon yerine
"şahsiyetler komisyonu" kurulması,
3- Clinton'ın Kudüs konusunda yaptığı
"paylaşım" önerisi üzerinde değişiklikler yapılarak uzlaşmaya varılması.
Ankara,
"tüzel kişilik" tartışmalarını geride bırakmak için devletler yerine uluslararası ağırlığı olan devlet adamlarından oluşan bir barış komisyonu kurulmasını öneriyor.
Ankara'nın geliştirdiği bu formül, hem taraflara, hem de ilgili ülkelere iletilmiş durumda. Alınan yankı ise olumlu.
Dışişleri Bakanı İsmail Cem, Ankara'da görüştüğü Mısır Dışişleri Bakanı Amr Musa'ya da Ankara'nın bu yaklaşımını iletmiş durumda.
Cem, pazar günü telefonla Yaser Arafat'la da görüştü. Başbakan Ecevit de Arafat'la görüşmek için Konut'a geldi ancak telefon bağlantısı kurulamadı.
Yine Dışişleri Bakanı İsmail Cem, ilk kez Suriye Dışişleri Bakanı Faruk El Şara'yı da telefonla aradı. İlk kez bir Türk Dışişleri Bakanı'nın, Suriye Dışişleri Bakanı'nı araması Şam'da çok olumlu bir etki yarattığı gibi Ankara'nın önerileri de destek buldu. Şara, Cem'e, Güney Lübnan için taşıdıkları kaygıyı iletti.
Dışişleri Bakanı İsmail Cem'in görüştüğü iki önemli isim daha var. Biri Ürdün Dışişleri Bakanı Abdülillah El Katip ve Filistin adına barış görüşmelerini yürüten Saeb Erakad.
Ankara aktif biçimde İsrail - Filistin sorununda devreye girmiş durumda.
"Ankara formülü"nün tarafları yaklaştırması olasılığı küçük değil.
Yazara E-Posta: fbila@milliyet.com.tr